ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
son kale yıkıldı
-
(bkz: oo umut kırarım bir dal)
eric church
-
amerikan country sanatçısı.
bu müzik türü benim için arada sırada dinlemelik olsa da eric church oldukça dikkat çekici bir sanatçı. son albümündeki creepin' parçası ile tanıdım kendini. umarım zaman geçtikçe bilindik örnekler gibi pop sanatçısı kimliğine bürünüp, başarısız olup unutulmaz.
son 20 yılın en gıcık lafı
-
olsundu.
food neophobia
-
bireylerin yeni yiyecek maddelerini deneme korkusuna verilen isim.
food neophobia kavramsal açıdan insanların yeni yiyecekleri tüketmede veya denemede isteksiz bir şekilde davranmasına dayanıyor. bu aslında beynimizin bize uyguladığı bir savunma mekanizması cünkü içgüdüsel olarak kendine zarar verebileceğini düşündüğün potansiyel zararlı yiyecekleri tüketmekten kaçınıyorsun. dolayısı ile kişinin, kendisine zarar verebileceğini düşündüğü yeni yiyeceği reddetmesi sayesinde olası kötü sonuçlardan kaçınması mümkün olabiliyor.
7 mart 2022 rusya'nın ukrayna talepleri
-
ukraynalı kadın ve çocuklar köle olarak, erkekler de madenlerde çalışmak üzere teslim olsunlar maddesi eksik.
ttnet
-
ticari itibarı olmadığından zedelenemez.
yaşar alptekin'in merve boluğur'a bakmaması
-
bu adami bu kadinin dansina bakmiyor diye otekilestirdiginiz anda siz bagnaz oluyorsunuz. adamin kendi hur iradesi. bakmak zorunda degil ki.
10 ağustos 2021 optimar araştırma anket sonucu
-
madem öyle "hadi erken seçime gidelim" dediğim.
zlatan ibrahimoviç
-
galatasaray'a asla gelmeyecek futbolcu. çünkü sabri üzülür, burak ağlar, selçuk banane banane der, umut'un boynu bükük kalır...
(bkz: takım içi dengeler)
özlem tekin
-
trt de staj yaptıgım yıllarda kendisine çekim öncesi mikrofon takmaya calışmıştım. vucuduna dokunmamak için özen gösterirken bocaladım kablolar dolandı vs sonra aldı mikrofonun yakaya takılacak kısmını alttan sokup tshirt ünün içinden geçirip yakasına taktı "aha bukadar iki elinle bişeyi dogrultamadın amk çaylagı" der gibi yüzüme bakmıştı.
bir de şunu eklemek isterim, kendisiyle o gün 3 ayri mekanda çekim yapmiştik. gün boyunca nereye gitsek minübüsün en arkasında stajerlerle oturmustu. sanki okul arkadasimiz gibi muhabbet etmiştik. gördügüm kadariyla egolarindan arinmis ve çok alcak gönüllü bir insan o yüzden bu alemden elini etegini çekmeye karar vermis olabilir.
kavak yelleri
-
deniz sedyede karnında demirle hastaneye girerken "içimde bir şey var bu akşam" diye giriveren müzik olamamıştır.
ersan ilyasova'nın enes kanter'i yere sermesi
-
açıkçası ersan’ın, bloğu yaparken “şimdi ananı laciverde boyadım fetöcü enes” diye düşündüğünü zannetmiyorum.