hesabın var mı? giriş yap

  • atakan, nasıl unutuldun ama?
    derbi adamı böyle yapar evlat. türkiye gerçeklerine alış. yallah d&r'a...

  • new york siluetinin pazar günleri yakılan mangalların dumanından şu hale gelmesi bunlardan biridir.

    not: central park'ın gerek konum gerekse insan profili olarak türkiye'de olabilecek tek karşılığı maçka parkı'dır. görmek için bir hafta sonu gidip şöyle bir etrafa bakmanız yeterli.

  • türkiye cumhuriyeti'nin ilk first lady'si ünvanını taşıyan atamızın eşi latife hanım'ın da, istanbul arnavutköy amerikan koleji'nde ortaokul ve lise, paris sorbonne üniversitesi’nde de siyaset ve hukuk okuduğu göz önüne alınarak; her an eşine destek mahiyetinde yabancı dil konusunda yardımcı olabilecek kapasitede bir kişi olduğunu ayrıca hatırlatan görüntüler.

    ingilizce ve fransızcanın yanı sıra, ispanyolca ve almanca bildiğini de iliştiriverelim satır arasında. önemli.

  • 20 bin lira maaşla nasıl 3 araba sahibi olunuyor ve ayda bir yurtdışına gidilebiliyor ve üzerine hediyeler alınıyor acaba. abla 20 bin liradan o kadar uzak ki bu parayla ne yapılabileceğini bile bilmiyor :)

  • peki hocam allah sormayacak mı "benim filistinli mazlum kullarımı, çocukları, bebekleri öldüren israil ile ticaret yapan, müslüman katillerine para kazandıran partiye nasıl oy verdiniz?" diye.

  • gümbür gümbür çalan savaş tamtamlarına rağmen ukrayna'dan çıkarmayı akıl edemeyen antonov airlines yetkilileri ve rusya sayesinde ziyan olmuş tombul kuştur. halen ne kadar hasar aldığı, tamir edilip edilemeyeceği hakkında net bilgi yoktur.

    1980'lerin başında sovyetler birliği, amerika uzay programına karşılık vermek için buran uzay programını başlattı. yeni buran uzay mekiği ve onu taşıyacak olan energia süper roketinin günümüz kazakistan'ında bulunan ve en yakın limandan binlerce kilometre uzaklıktaki baykonur uzay üssü'ne taşınması gerekiyordu ve mevcut altyapı ile bu devasa boyutlu uzay araçlarını taşımak mümkün değildi.

    sovyetler birliği yetkilileri, devasa karayolları hatta büyütülmüş demir yolu ağı da dahil her türlü ulaşım modelini düşündüler ancak bu seçenekler gerçekçi görülmediği için tek yolun hava yolu ile taşımak olduğu anlaşıldı. mevcut hiçbir sovyetler uçağının bu kargoyu taşıyacak kapasitesi ise bulunmuyordu.

    o dönem yeni üretilen mi-26 helikopterleri 26 tona kadar ağırlıkları taşıyabiliyordu ancak demo ağırlık ile yapılan deneme uçuşu sırasında yükün sarkaç gibi sallandığı ve uçuş güvenliğini tehlikeye soktuğu görüldü.

    sovyet mühendisleri bu değerli ve devasa kargoyu, ilk kez 1982 yılında uçan antonov an-124 ile taşımayı düşündüler. ancak kiev'deki antonov tasarım bürosunda yapılan çalışmalar, buran mekiğinin yarı monte edilmiş halinin bile, uçuş için hayati önemi olan dikey dengeleyiciler etrafındaki hava akışını olumsuz etkileyeceğini gösterdi. bunu önlemek için ruslan mekiğinin zaten devasa olan gövdesine yedi metrelik bir ek yapılması önerildi ancak bunun da yeterli olmayacağı görüldü. antonov an-124

    an-124'ü güçlenme planları çıkmaza girerken, moskova, daha büyük bir uçak konusunu düşünmeye başladı. bu devasa uçak an-124'ün steroid kullanmış bir benzeri olacaktı.

    an-225, adından da anlaşılacağı gibi 225 tona kadar iç kargo taşıyabilecekti. tam yüklü buran uzay aracı ise 100 tondan biraz daha ağırdı ve an-225'in sırtında yolculuk edecekti.

    antonov tasarım bürosundaki mühendisler, uzay araçları için havadan fırlatma rampası görevi görecek gerakl (herakles) adlı bir uçağın tasarımı üzerinde de çalıştılar ancak bu çalışmalar asla tasarım aşamasına geçirilmedi.

    an-225 sovyetlerin bulduğu en iyi çözümdü ancak gelişimi buran ve energia'nın gelişiminden yavaş ilerledi. bu nedenle mühendisler, geçici bir çözüm aramaya koyuldular ve eski bir myasishchev vm-t atlant bombardıman uçağını görevi gerçekleştirecek bir kargo uçağı olarak revize ettiler. vm-t atlant ve ruslan uzay mekiği

    antonov firması, 1985 yılında an-225'i geliştirmeleri için sovyet savunma bakanlığı'ndan resmi bir emir aldı. projeden petr balabuev, uçağın geliştirilmesinden ise anatoly vovnyanko sorumluydu.

    uçağın üretimi sırasında radikal değişiklikler yapılması gerekti. uçağın kanatları, iki yerine üç motor barındıracak şekilde geliştirildi, uçağa daha fazla yapısal güç sağlamak için aft kargo kapısı kaldırıldı, iniş takımı 10 adetten 14 adete çıkarıldı. üç sıra tekerleğin dönebileceği şekilde yeniden tasarlanarak, uçağın pist üzerinde manevra yapabilmesine olanak sağlandı. (airbus a380 aft kargo kapısı: görsel)

    uçağın üretim aşamasından video

    uçuş sırasında dengenin sağlanması için ruslan'ın orijinal gövdesinin ön kısmı uzatıldı. ancak an-225'in devasa çift dengeleyicisinin ağırlığını telafi etmek için arka kısmı 1 metre kısaltıldı.

    vovnyanko, an-225'in kargo taşırken daha iyi denge sağlamak ve daha sonra maks olarak anılan 9a-10485 mini mekiğin fırlatılmasını mümkün kılacak boşluğu sağlamak için çift kuyruğa ihtiyacı olduğuna inanıyordu. an-225'in, projenin ilk aşamalarından itibaren gelecekte uzay araçları için uçan bir fırlatma rampası olacağı hayal ediliyordu ancak bu gerçekleşmedi.

    an-225 programının tamamlanması için sadece iki yıl süre tanındı ancak proje bu sürenin iki katından daha uzun sürede tamamlandı. tam yük ile 640 tona ulaşan uçak için uygun bir hangar bulunmuyordu. uçağın son montajı için montaj hangarına çapraz olarak yerleştirilmesi gerekiyordu. ana bileşenlerin saklanabileceği bir depo alanı bulunmadığı için tüm bileşenlerin doğru zamanda, doğru montaj sahasına teslimi gerekiyordu.

    30 kasım 1988'de yapılan resmi tanıtımında hangardan çıkarılması için, hangara çapraz olarak yerleştirilen uçağın döndürülmesi gerekiyordu, bunu sağlamak için zemini yağlamak zorunda kaldılar.

    tanıtımı sırasında an-225, ukraynaca'da "rüya" anlamına gelen "mriya" olarak vaftiz eildi. ilk kez bir sovyet uçağı, sovyet toplumunun mihail gorbaçov önderliğinde liberalleşmesini yansıtan, ukraynaca bir isim almış oldu. gorbaçov ve eşi raisa bizzat uçağı görmeye geldiler.

    21 aralık 1988 antonov an-225 mriya'nın ilk uçuşu: görsel

    21 aralık 1988'de test pilotu aleksandr galunenko, mriya'yı ilk kez kiev yakınlarındaki hostomel havaalanı'ndan (antonov uluslararası havalimanı) kaldırdı. galunenko'ya göre, an-225, erken test uçuşları sırasında 110 kadar dünya rekoru kırdı.

    tüm bu çabaya rağmen an-225 görevi için çok geç kaldı. buran uzay mekiği son uçuşunu mriya'nın gökyüzüne kavuşmasından bir ay kadar önce yaptı. giderek nakit sıkıntısı çeken sovyet ordusu oldukça pahalı olan energia-buran projesine olan ilgisini kaybetti.

    ancak an-225, tasarlanma amacını 13 mayıs 1989'da gerçekleştirmeyi başardı. baykonur uzay üssü'ne geldi ve sırtında buran ile test sürüşünü tamamladı. daha sonra sovyet uzay mekiğini paris air show'a taşıdı. bu ihtişamlı görüntüye tanık olan fuar katılımcıları bunun buran uzay programının sonu ve an-225'in uzun sürecek emekliliğinin başlangıcı olduğunu bilmiyorlardı.

    görsel - görsel - görsel

    1991'de sscb dağılıp, sovyet sonrası havacılık endüstrisi hayatta kalmak için mücadele ederken, an-225 için çeşitli egzotik ve tuhaf kullanım önerileri yapıldı.

    mriya'nın özel yatak odaları, alışveriş merkezi ve bir kumarhane içeren üç katlı bir yolcu uçağına dönüştürme fikri ortaya atıldı.

    bir diğer fikir ise mriya ve peşinden üretilmesi planlanan an-325'in yeni nesil uzay araçları için uçan bir fırlatma rampası olarak kullanılması yönündeydi.

    en fantastik fikir ise, an-225'in çift gövdeli, 18 motorlu bir varyanta dönüştürülmesiydi ancak bu fikirler çizim tahtasından ötesini göremedi. görsel

    ilk uçuşundan üç yıl sonra an-225, çernobil faciası kurbanlarına insani yardım toplamak için abd'ye ilk ziyaretini yaptı. uçuş, potansiyel olarak ölümcül teknik problemlerle karşılaştı ve hızla yere indirildi. sonrasında ise parçaları için adeta yağmalandı.

    ancak bu, sovyet "rüya"sının sonu değildi. antonov tasarım bürosu yüzyılın başında an-225'i tekrar toparladı ve dünyanın en büyük kargolarını taşıyan kargo uçağı olarak faaliyete başladı. tasarımından 31 yıl sonra bile havacılık rekoru kırmaya devam etti. şirket ayrıca, iskeleti toz tutmakta olan ikinci an-225'in üretiminin tamamlanacağını duyursa da bu konuda henüz bir adım atılmadı.

    belki sürmekte olan savaşın sonucunda bombalanan ilk an-225 tamir edilir, hangarda bekleyen ikincisi de tamamlanır ve savaşın ardından bir sembol olarak gökyüzünde uçmaya devam eder... görsel

    kaynak: popularmechanics

    edit: maalesef kurtarılamayacak şekilde hasar almış gibi gözüküyor. video

  • son zamanlarda özellikle facebook'ta türemiş varlıklardır.

    profilini incelediğinizde bayrak, kuran, tayyip falan vardır ama arkadaş listesi slav hatunlarla doludur. bir boktan çakmaz, okumayı bile bilmez. düşmanı israil'dir.

    edit: başlık ilkokul mezunu değil, solculara vatan haini diyen ilkokul mezunu. yani burada ilkokul mezunu olmasına değil yaptığı harekete benim tepkim. yoksa herkes okuyacak diye birşey yok, ama bilip bilmediği şeyler üzerine başkalarına vatan haini etiketini yapıştıramaz.

  • trabzonlu ali sait yılmaz, yaklaşık 20 yıldır yenimahalle incirlik camii yaşatma derneği başkanlığı yapıyor.

    her milli bayramda camiye türk bayrağı astıklarını söyleyen yılmaz, 29 ağustos akşamı zafer bayramı için cami duvarına atatürk posteri de astı. ama 30 ağustos sabahı yılmaz'a müftülükten “o resmi kaldırın” telefonu geldi.

    iki kez arandığını anlatan yılmaz, “indirmiyorum” dedi, 30 ağustos boyunca bayrak ve atatürk posteri cami duvarında asılı kaldı. yılmaz, olayı şöyle aktardı:

    “atatürk bayrağımız bugüne kadar yoktu. bir arkadaşımdan 30 ağustos için ödünç aldım. 30 ağustos'ta önce cami imamını aramışlar. sonra ben il müftülüğü'nün telefonundan arandım. müdür olduğunu söyleyen kişi ‘o resmi kaldır' dedi. ‘hangi resmi?' diye sordum. atatürk denilmedi, ismini dahi söylemediler. ben de ‘kaldırmam' dedim. saat 19.00 gibi trabzon müftü yardımcısı olduğunu söyleyen bir kişi, özel cep telefonundan aradı. ‘o resmi kaldırın. bayrak dursun orada. yola asın o resmi de' dedi. ‘neden?' diye sordum. ‘bayrak bizim simgemiz' dedi. ‘atatürk bizim kurtarıcımız, cumhuriyet'in kurtarıcısı' dedim. bana ‘terbiyesizlik yapma' dedi.”

    kaynak~