hesabın var mı? giriş yap

  • videoyu izleyerek, ''ama köpek de kuyruk sallamış'' diyecek bir kitleyle beraber yaşıyoruz.

    edit: ''köpek, istemiyor olsaydı kuyruk sallamaz, ısırırdı'' diye mesajlar geliyor. tabii ki, bütün sülalesi eşekle çiftleşerek çoğalmış olan insanlar için normal bir durumdur.

  • pek çok şeyden rahatsız olunabilir, sorun değil. bundan rahatsız olunuyor diye kimse sapık veya yobaz olmakla suçlanamaz. rahatsız olabilirsin, doğrudur veya değildir fark etmez yapacak bir şey yoktur. kimsenin ne giyeceğine karışılamayacağı gibi herhangi bir şeyden rahatsız olması da engellenemez. fikrini sözlükte dile getirebilir ancak sokakta gidip de birine tepki gösteremezsin, birilerini kontrol altına almaya çalışamazsın. yaparsan sorun burada başlar.

  • okul çıkışından oğlunu almış bir baba ile oğul;

    - baba kırtasiyeye uğrayalım ya
    + napcan oğlum kırtasiyede?
    - kalem alcammm
    + bu ne lan iki günde bir kalem alıyon, biz seni okumaya gönderiyoz sen sadece yazıyon.

  • suikastı yapacak katilin istanbul'a geldiğini, spor gazetesi jargonuyla veren haberin başlığı.

    "katil istanbul'a geldi." bu ne lan?
    havaalanında taraftarın yoğun ilgisiyle karşılaşan katil, istanbul'u çok sevdiğini söyledi. kötü bir sezon geçirdiğini belirten katil, buradaki performansıyla tekrar adından söz ettirmek istediğini de ekledi. sakatlığı konusundaki spekülasyonlara ise sahada yanıt vereceğini söyleyen katil; sözlerini, en buyuk paralelspor, diyerek noktaladı.

    debe edit: bu debe editi daha önceki debelenmelerde aklıma gelmemişti. ben de modaya uydum. son bi espri daha yapayım, gidiyorum. katil kiralıkmış, sezon sonu satın alma opsiyonuyla kiralanmış.

  • şekerpare aldım 1,50 tl'ye.
    sudan ucuz lan. kasadaki eleman mutlaka tavuk göğsü deneyin dedi. hem kampanya var çifti 2 tl dedi.
    hemen kasanın yanında duran tatlıyı uzattı bana.
    ben de bıraktım şekerpareyi, yerine tavuk göğsü aldım.
    evde yerken tadında bi gariplik hissettim.
    tarihine baktım, yarın son günü. ulan dedim bi çakalllık var bu işte.

    daha sonra bir gün (kurnazlık yapacam burda) markete gittim yine.
    elimde tavuk göğsü son kullanma tarihine 2 gün var.
    alıp kasaya gittim(zaten ortalıkta genelde kasiyerden başka kimse görünmüyor bu marketlerde)
    dedim;
    "bunun tarihi çok yaklaşmış ama kararsız kaldım alsam mı?"
    "abi sütlü tatlıları tarihi yaklaşmışsa alma, tavsiye etmem" demesinmi adam.
    ulan zübük sen satmaya uğraşmadın mı geçenlerde 1 gün kalmış tatlıyı.
    ince hilelerle çakallıklarını çözdüğüm markettir.
    haklı fırça atmanın gururuyla, emin adımlarla uzaklaştım mekandan.

    edit: ulan ticari itibar zedelemiş olmayayım sakın şu günlerde çok tehlikeli.

  • migrosta bir mağaza müdürü olarak, zerre enteresan gelmeyen ve yadırgamadığımız hadisedir. çocuğunuz susayabilir, eşiniz hamiledir o an salatalık turşusu aşerebilir, mideniz kötüdür birkaç çubuk kraker atarsınız ağzınıza vs. bunlar normal şeyler lan. abartmayın amk. ha yiyip yiyip reyon arasına atan var mı var. dergilerin paketini açıp içinden o an hediyesi neyse çalıp giden yok mu var. asıl küfrü hakeden onlar. çocuğuna bir şişe su açmışsın aç kardeşim afiyet olsun.

  • şimdi bu türbülans dediğimiz olay asfalt yolda cook cook hızlı giden arabanın altında bir anda asfaltın bitmesi gibi bir şey. ne olduğunu anlayamadan bize newton'un kıyağı olan yer çekimi sayesinde uçak bi hayli hızlı şekilde alçalıyor türbülansa girdiğinde.

    o esnada kemeriniz bağlı ise ciddi bir heyecan ile atlatabiliyorsunuz olayı.. yok yolculuk esnasında ben kemer takmam modunda iseniz türbülans esnasında kafanızın ışıklandırmanın bulunduğu üst konsol ve oturduğunuz koltuk arasında pinpon topu misali gezinmesi muhtemeldir.

    ben bizzat yaşadım bu türbülans olayını, kemer bağlı olmasına karşın hiç keyifli olmuyor tavsiye etmem sevgili sözlük ahalisine.. gidin lunaparkta roller coster'a binin arkadasım ne türbülansı...

    halen kulaklarımdadır "allahım sana geliyorum hemde saatte 800 kilometre hızla" nidası..

  • seni hayvanat bahçesinden aldık, maymunsun aslında sen gibi bir hikayeye kardeşi inandırmaktan daha vicdanlı bir harekettir. bir de üzerine "ben seni kafeste gördüm, çok beğendim diye alıp eve getirdik" demiştim ki bana da azıcık minnet duysun. tabii bu hayvansever, vicdan sahibi abla imajım kendisi bağıra bağıra anneme gidip "anne ben maymun muyum?" diye ağlayana kadar sürmüştü.

  • çok istiyorsa kendine entegre etsin.

    bizim entegre olmuş daha önemli sıkıntılarımız var.
    yüksek vergiler, ahlak sorunu, yolsuzluk, rüşvet, vb.