hesabın var mı? giriş yap

  • birazdan şu pastane bu dondurmacı diyenler doluşur. he kardeş istanbul dan maraş a gideriz dondurma yemeye.

  • böyle duygusal yazılar bana iğrenç geliyor nedense. duygusal olmak için ne yiyor ne içiyorsunuz bana da söyleyin hazır markete gideceğim.

  • vaktiyle bir amca vardı tanıdığım. o kadar cimriydi ki, anlatamam.
    -mercedes, audi alacak parası vardı. parçası ucuz diye tofaş şahin almıştı ama binmezdi o arabaya, benzini gidecek diye. her tarafa yürüyerek giderdi.
    -üzerindeki tişörtler 10 yıllıktı, rengi solmuştu ama yinede giyerdi.
    -12 yıldır kullandığı ayakkabıları vardı.
    -ölene kadar dışarıda yemedi pahalı diye.
    -karısına bir kez olsun dışarıda lokantada akşam yemeği ısmarlamadı, çok pahalı diye.
    -ramazanda yoksullar için yapılan iftar yemeğine katılırdı. evde yemek bitmesin diye.
    -yazın sıcaktan ölürdü antalya'da klimayı açmazdı. elektrik gidecek diye.

    sonra her fani gibi bu dünyadan göçtü. öldüğünde bıraktığı miras 20 trilyon'du, eski parayla. şimdinin parasıyla 20.000.000 tl'si. ne mi oldu? o kadar parası 2 damadıyla bir gelinine kaldı. damatlarıyla gelinin altında son model bmw, mercedes, audi var. damatları öğlen yemeğini bodrum'da akşam yemeğini paris'te yiyorlar. gelini 2500 liralık çanta alıyor. damatları 1000 tl'lik takım elbise giyiyorlar. o parayla günlerini gün ediyorlar. krallar gibi yaşıyorlar.

    birkaç ay önce damadını gördüm dışarıda altında 200.000 liralık bmw'siyle. o cimri amca geldi aklıma, parçası ucuz diye tofaş şahin almıştı ama binmezdi benzin parası gidecek diye.

    o cimri amca ömrünün sonuna kadar varlık içinde yokluk çekti. şimdi ise eloğlu zevk-u sefa yapıyor.
    demem o ki gençler hayatınızı yaşayın şu kısa dünyada.

  • “beşinde de aynı tişört nasıl var anlamak zor biraz, ya da bana öyle geliyor.”

    kadınlar anlaşıp hediye olarak almışlardır ve aldıkları hediye tişörtü buluşmada giymelerini istemişlerdir.

    neden sonuç ilişkisi kurmak bu kadar zor olmamalı.

  • türk halkını kitleler halinde ilk kez tiyatro ile tanıştıran milletimizin medeniyete giriş kapılarından birisidir.

    yazar cemil meriç’in tanımıyla, televizyon henüz sokaktaki insanın şuurunu iğdiş etmemişken o dönem çocuk olan bir neslin hayal dünyasını inşa etmiştir.

    bir masalın, bir filmin, bazen de harikalar diyarının içine alice misali bir anda dalıvermektir. bir rüyayı uyanıkken yaşamaktır.

    tv ekranı ve gerçek tiyatro sahnesinden çok farklıdır. diğerlerinde karakterler size birileri tarafından sunulup hayal gücünüz sınırlandırılırken, radyo tiyatrosunda tanıştığınız, şahit olduğunuz herkes ve her şey sizin hayalinize bırakılmıştır.

    bugünlerde artık o kadar geniş bir oyun yelpazesi vardır ki polisiye, macera, dram, romantizm, komedi, çocuklara yönelik eserler dâhil ne ararsanız web ortamında kolaylıkla bulabilirsiniz.

    örneğin; dostoyevski’nin buradaki suç ve ceza eserinin içeriğine 5.5 saatlik bir sürede kitabın içine girmişçesine yaşayarak kitabı okumuş olanlardan daha hakim olabilirsiniz. kitap okumayı sevmeyenler, üşenenler, okumak için fırsat yaratamayanlar için biçilmiş kaftandır.

    isteğiniz eserleri türkçe bulamıyorsanız la theater works sitesinden ingilizce olarak da bulabilirsiniz. ingilizcesini ilerletmek isteyenler için de zevkli bir listening yoludur.

    ayrıca stres atmanın da en güzel yollarından birisidir. mükemmel bir yol arkadaşıdır. gideceğiniz yere vardığınız halde arabadan inemediğiniz zamanlar olur. yalnızlığı kıymetlendiren bir taç gibidir.

    bir insanın özellikle yaratıcılık gerektiren işlerde diğer insanlara üstünlük sağlayabilmesi hayal gücünün kuvvetiyle doğru orantılıdır.

    radyo tiyatrosunun özellikle çocuklardaki hayal gücü gelişimine de inanılmaz etkileri vardır. bu anlamda özellikle küçük çocuklar için kitaplardan bile değerlidir. herkes çocuğuna kitap okutamıyor olabilir ama herkes çocuğuna bunu kolaylıkla dinletmenin bir yolunu bulabilir.

    çocukların tv ve tablet başında aptallaşmasını ve hayatın dışında kalmasını seyretmek yerine nöral bağlantılarının gelişimesine olumlu bir katkıda bulunabilirsiniz.

    böylece birçoğu dört duvar arasında yetişen günümüz çocuklarını hem gerçek hayattan koparmamış olur hem de hayal gücü zirvede çocuklar yetiştirerek yarının dâhilerini yetiştirmeye önemli bir katkı yapmış olabilirsiniz. davranışlarında göreceğiniz olumlu etkiler de sizi şaşırtacaktır.

    aslında her işin kolayını seven milletimiz için önemli bir buluş ve değerli bir sanat dalıdır. ama maalesef ki her güzel ve naif şey gibi bu da sonunda hiç olmuştur.

  • "dünyaya zulmeden bir milletin dilini öğrenmişsiniz" deyip "7 cihana korku salan" osmanlı'yı öven bir kişinin videosu.

    doğru ya batı yapınca zulüm, osmanlı yapınca fetih, ecdad, din iman.
    tarihi iki yüzümüzle okumayı bıraktığımızda insan olacağız, gerçekten.