ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yurt dışından türkiye'ye gelince fark edilenler
-
insanı üzen şeylerdir genelde... taa ki onca zaman sonra ilk defa türk yemeği yiyene kadar.
sonra trafiğe çıkanca yine üzer sizi.. o ayrı mesele.
sonra yine yemeğe oturursunuz, bir soslu dürüm, bir içliköfte.... mutlu olursunuz.
sonra atm kuyruğunda arkanızda duran adamın omuzunuzun üzerinden neredeyse el gözeneklerinizi görebilecek kadar dibinize girdiğini görüp, yine üzülürsünüz...
sonra bir tatlıcaya girip bir porsiyon baklava yersiniz... mutlu olursunuz
tatlıcıdan çıkarken ayağınız parampinçik olan kaldırım taşlarına takılır, üzülürsünüz.
ve bu gider böyle....
kombiden sıcak su gelene kadar israf olan su
-
kovaya doldurup, duş - banyo sonrası banyoyu temizlemekte kullandığım sudur. böylece israf da olmamış oluyor. içim rahat bu yüzden.
rüzgar çetin
-
kendisiyle 2 yıl önce 2-3 kere aynı masada bulunmuştum. o zamanlarda kaç tane arabayı haşat ettiğiyle, istediğimi yaparım kimse birşey diyemez havasıyla konuşuyordu. sonradan sinan çetinin oğlu olduğunu öğrendim ki onu da kendi babasının çalışanların çoğunu minimum maaşla çalıştırdığını gururla anlatarak ve bunun şark kurnazlığı değil ticari zeka olarak gördüğünü söylüyordu.
o zamanlar kendisiyle tanışma sebebim bir arkadaşımla olan muhabbetleriydi. daha sonra arkadaşımla aralarındaki şeyi bitirmişler. sebep ise rüzgar çetinin arabayı manyak gibi kullanması, arkadaşımın korkuyorum, düzgün kullan demesi üzerine kavga etmeleri ve en sonunda kendisine hakaret etmesi olmuş.
haşat ettiği arabalarla, ve babasının insanları az maaşla çalışmaya zorlamasıyla övünen biri için hiç üzülmüyorum açıkçası. keşke hayatını kaybeden polis emniyet kemerini taksaydı da çocuklarını babasız bırakmasaydı. zira bazılarının babaları çok güçlü, onlara birşey olmuyor.
bir kadın susuyorsa yapılması gerekenler
-
mağaralarda karanlıklarda yaşa, ateşi bul, tekerleği bul, baltayı keseri icat et, çanak çömbelek yap, hayvanları evcilleştir, yazıyı bul, piramitleri inşa et, uygarlıklar kur, bilime sanata felsefeye kafa yor, matbaayı bul, yer çekimini, basıncı keşfet, telefonu telgrafı, termodinamiği, elektromanyetizmayı bul, savaşlar yap, özgürlükler için mücadele et, sanat çalışmaları yap, ay'a git, kuantum, izafiyet derken bunca uzun yolculuğa rağmen aslında henüz yolun başında olduğunu fark et, sonra interneti icat et, dünya globalleşsin, mesafeler kısalsın, iletişim kolaylaşsın, kuyruklu yıldıza araç gönderip, mars'a insan kolonisi göndermeye hazırlandığın sırada "kadın susarsa ne yapalım" diye yarrağım gibi bir soruyla muhatap ol.
sikmişim kadının suskunluğunu. çay verin içsin.
avm'de yılbaşı ağacına tepki gösteren kadın
-
yılbaşı kutlamak suretiyle benim başörtülü bacımı mağdur etmişler.
22 ağustos 2010 sedat kapanoğlu röportajı
-
okumayanlar için özet geliyor:
n.a: ekşi sözlük pis, kaka ve bok sizce de öyle değil mi?
s.k: değil.
işyeri diyalogları
-
oda hiç olmadıgı kadar kalabalıktır. misafirler için çay istenir:
oda: 615'e 12 çay.
çaycı: abla naptın yaa, mevlüt mü okutuyon?
14 kasım 2016 süper ay
-
dünyaya sadece 30 km daha yakın olacak.
%14 daha büyük görünecek
%30 daha parlak olacak
ancak bu iki değer de sadece teknik değerler. her gün her ya fotoğrafını çeken, takip eden insanlar fark edebilecek ama sen ben muhtemelen farkı göremeyeceğiz.
balkondan yaptığım çekim:
https://www.flickr.com/photos/benugur/25332494929
bu da ayın çekimi yaptığım noktadan gözle gördüğüm hali:
https://www.flickr.com/photos/benugur/30932943246
bu aynı noktadan telefonla basit bir timelapse:
https://www.instagram.com/p/bmxtumjh3et/
tramvayda videosu çekilen baba ve oğul
-
bunlar pro dilenci. t1 tramvay hattında takılıyorlardı. özellikle turistlerden aldıkları banknotları salisede cebe indirir baba. o torbadaki pet şişe sayısı sabittir.
edit: dilenci demeyeyim, performans sanatçısı.
edit 2: tramvay zaten bu.
babaların garip huyları
-
21. yüzyılda (yirmibir) msn alan baba garip değildir ama msn alıp kişisel iletisine ''bütün bisikletlere bindim bisana binmedim'' yazan baba gariptir. ne kovalıyo kimbilir.
10 ekim 2014 türkiye çek cumhuriyeti maçı
-
sanırım maç öncesi şöyle bir konuşma oldu
fatih terim- arkadaşlar, caner den başka orta yapanı siksinler miiiii??
takım: siksinlerrrrrr
fatih terim: hadi allah yardımcınız olsun..
28 aralık 2021 migros rezaleti
-
böyle kurumsal şirketlerde bu işin çözümü basit. gerekli mercilere şikayette bulunun, olayın kamera görüntüleri vs. zaten mevcuttur. bu tarz kurumlar özellikle müşteri ilişkilerine önem vermek zorunda. aptal müdürenin gerekli cezayı alması, belki işine son verilmesi çok olası.