hesabın var mı? giriş yap

  • gerçek olaydır:

    merkez bankası'nın eski başkan yardımcılarından birinin banka'da bir işlem yapması gerekir. nüfus cüzdanı vs. belgeler arz edilir. "fakat" der görevli bayan "imzanın size ait olduğunu gösteren bir sirküler lazım...".

    amcam cebinden bir adet 20 milyon*'luk banknot çıkartır. üzerindeki imzayı ve adını gösterir. "işte" der "benim imzam bu!"
    işlem derhal gerçekleştirilir.

  • kesin olmayan durumdur. rivayete göre, terhisten sonra sanki asteğmen arkadaşımız subaylığa devam etmişçesine arada geçen süre hesaplanarak rütbe bulunuyor imiş. yani terhisten sonraki 3 sene içerisinde savaş çıkarsa teğmen, 3-9 sene ise üsteğmen, 9-15 sene yüzbaşı gibi. yaklaşık 40 yıl önce terhis olanlar genelkurmay başkanı olarak savaşa katılıyor bu hesaba göre.

  • 40 yaş üstünden bildiriyorum, hayatımızın hiçbir döneminde artık yaşlandım şunu yapmaya başlayayım, şunu artık yapmayayım veya artık annem/babam gibi davranayım demiyoruz. size çok şaşırtıcı bir şey söyleyeyim, bizim anneanne saçı, anne terliği, babaanne ayakkabısı filan dediğimiz şeyler o insanların gençliğinde kullandığı şeyler. 1950lere ait bir film izlediğimde ilk düşündüğüm şey "neden bütün genç kadınlar nine saçı ile geziyor" olmuştu. sonra anladım ki nineler gençliğinde saçını nasıl yaptı ise yaşlıyken de öyle devam ediyor. yani ben hayatım boyunca kot giydim, 90 yaşında da giyeceğim. yaşlandım deyip tayyör giymeye başlayamam. güzel değil, rahat değil, ben değil. aynı şekilde konuşmayı sevmiyorum, hayatım boyunca hep mesajla iletişim kurdum. bundan sonra da öyle olacak.