ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
güneşin bir gün sönecek olması
-
o yüzden idareli kullanıyoruz, akşamları yakmıyoruz.
serdar ortaç'ın another brick in the wall cover'ı
birol güven'in gençlere işsizlik öğüdü
-
birol güven'in pollyannavari öğüdüdür. şunu demiş:
''üniversite bitince iş bulacağınızı düşünmeyin. bulamayabilirisiniz.
iş meselesini öğrencilik yıllarında çözün. öyle bir öğrencilik yılları geçirin ki mezun olunca işiniz hazır olsun.
eğer fırsat gelirse okulu bırakıp işe girin. okulu nasıl olsa bir gün bitirirsiniz.''
link
birol sanırım türkiye gerçeklerinden habersiz. çocuklar duymasını 20 yıldır ülkeye kakalayabilen bir vatandaş olarak plazasında çayını yudumlarken ülkenin içinde bulunduğu durumu pek çözemiyor.
yanına gidip iş talep ettiğinizde sizi kovacak adamlar gençlere kanaat önderi rolüne soyunuyor ya, çıldırmamak elde değil.
istanbul yalova arasının 15 dakikaya inmesi
-
http://www.milliyet.com.tr/…tay/2002224/default.htm
üstteki habere göre izmit körfez köprüsü tamamlandığında mümkün olacak olaymış.
avrupa yakasını boşverdim altunizade kavşağını "istanbul" olarak ele alırsak körfez köprüsünün bulunduğu kocaeli-fatih'e varmak yaklaşık 67 kilometre, köprü çıkışı hersek burnundan yalova 24 kilometre.
24+67=91 kilometrelik yolu 15 dakikada almak için ortalama 364 kilometrelik bir hızla gitmek gerek ki formula 1 araçları dahil böyle bir ortalama hızla gidecek bir araç yok diye biliyorum.
istanbul'u sultanbeyli olarak dahi ele alsak yol 58 km'ye iniyor ki bu da saatte ortalama 232 km hız yapar.
bakan beyin bu hesaplamasını temel alacak olursak istanbul bursa arası da 26-27 dakikaya falan iniyor olmalı!
00:23 edit: yazım hataları.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"şırnaktan arkadaşım geldi "ee o kadar yol geldik bi meyveli lahmacun ısmarlarsın" dedi meğersem waffle istiyormuş amk..."
annenin whatsapp kullanması
-
56 yaşından sonra akıllı telefon kullanmaya başlayan annemle beni her defasında güldüren durum.
canım annem*
fiziki kitap okuyanların e-kitap nefreti
-
kitap zaten fiziki olan, cisim olan kitaptır. “fiziki” diye kayıtlamaya gerek yokmuş aslında.
kimse kimseye nefret duymuyor. sadece tarz ve idrak meselesi. ben, her ikisini de kullanıyorum ama kitap ağır basıyor. elimde tuttuğum kitabın hazzını hiçbir fani şeyden alamam. böyle de bir gerçeğim var.
zor okunan kitaplar
-
(bkz: ilyada)
savaş sırasında birinin çıkıp "vay efendim sen benim kim olduğumu biliyonmu da karşıma çıkıp benimle savaşıyorsun" diyerek 20 sayfa soyunu sopunu anlattığından; ve o anlatanın karşısındaki kişi de " sende beni bi tanı da sonra sorun çıkmasın" diye 20 sayfa daha insan zihnini ziyan ettiğinden* homerosun ilyadası zor bir kitaptır ama gothenin faust'u gibisini görmedim. *
bahçeli'nin yks barajları düşürülsün açıklaması
-
ülkücü gençliğin barajı geçemediğini göstermektedir. *
gökçek'in yavaş ile canlı yayına çıkmak istemesi
-
cok sacma bi durum olur, sayin gokcek siz cumhurbaskani tarafindan gorevden alinan birisiniz, neden ankara buyuksehir belediye baskani mansur yavas sizinle canli yayina ciksin, sifatiniz ne olacak ki?