hesabın var mı? giriş yap

  • hayatımda sözlüğün olmadığı zamanlarda, 16 yıl içtikten sonra,
    15 mayıs 2011 akşamı yaptığım şeydir.

    benim 2 tane oğlum var, sevdiğim bir eşim var,
    çocuklarımını büyüdüğünü, kızlarla çıktıklarını, evlendiklerini, onların da evlatları olduğunu görmek istedim.

    sadece o kadar.

    bir akşam zort diye bıraktım, ardıma bile bakmadım, zerre de zorlanmadım. bu kadar kolay olacağını düşünmemiştim.

  • kayserispor - vestel manisaspor üst
    malatyaspor - samsunspor 1 handikaplı
    çaykur rizespor - denizlispor 2
    ankaraspor a.ş. - trabzonspor a.ş. 2
    mke ankaragücü - gaziantepspor 1
    konyaspor - sivasspor 1
    fenerbahçe - kayseri erciyesspor 1
    beşiktaş a.ş. - galatasaray a.ş. 2

  • bir terör örgütünün şehir yapılanması ile görüşmeye başlarsınız. insanı etkilemek üzerine görevlendirilmiş kişiler sizi bir eylem bombacısı yapar ve ülkeniz için, ezilen halkınız için öleceğinize inandırılırsınız. ölürsünüz, bir bok değişmez.

    terör örgütünün karşısındaki bir yapılanmada bulunursunuz. polis, asker ve benzeri mesleklerden birini seçersiniz. yine insanı etkilemek üzerine görevlendirilmiş kişiler sizi bir savaşın içine gönderir, halkınız bu terör belasından kurtulsun diye çatışıp ölmeniz emredilir. çatışır ve ölürsünüz, bir bok değişmez.

    çünkü bu düzeni değiştirmek istiyorsanız, yaşamak için mücadele etmeniz gerekir.

    ülkem için ölmeyi düşünecek kadar romantik bir aptal olmadım hiçbir zaman. ölüm sihirli bir değnek değil. bu ülke için bir şeyler yapmak istiyorsanız ilk önce yaşamayı öğrenip, yaşatmayı öğretmek zorundasınız. toprağı, hayvanı, suyu, ağacı, meyveyi, çocuğu, çiçeği, sevgiyi, sağlıklı bir insanın omurgası olan saygıyı... bunlar yaşarsa ülke yaşar.

  • erkekler tuvaletinden "carrrrrrt" şeklinde ped açma sesleri yükselirdi.
    ses çıkmasın diye yavaş yavaş açmaya çalışırlardı, fakat bu kez de "cczzzzz" şeklinde daha uzun süreli sesler çıkardı.
    "ulan en iyisi bir kerette açayım" modunda olurlarsa, kısa süreli fakat desibeli daha yüksek olan "caaaaaart" sesi duyulurdu.
    eninde sonunda o sesin duyulacağı teorisini erkekler de bilirlerdi.

  • temelde ses ile anlam arasındaki ilişki nedensizdir. yani "masa" sözcüğü ile [m,a,s,a] seslerinin bir araya gelip anlamlı bir kavram şeması oluşturması, yeterince geriye gittiğimizde, tamamen sebepsizdir. konuyla alakalı bazı okumalar için anahtar sözcükler; (bkz: saussure)(bkz: chomsky)(bkz: gösterge)(bkz: sözce)

    yine de biyolojik çerçevede bakarak mantık odaklı bazı çıkarımlar yapmak mümkündür. iki ayak üstünde yürüme, akciğerlerin kapasitesinin artması, başparmağın çoklu hareket becerisi, ses aygıtının gelişmesi vb. evrimsel süreçler dilin "doğuşunun" kaynağıdır. aynı zamanda bu sürecin bir uzantısı olarak beyin mekanizmalarına doğrudan bağlıdır. yani insan vücudunun ve beyninin evrimsel sürecine bakarak dilin kronolojik bir haritasını (kesin tarihler olmasa da) çıkarabiliyoruz. tabii burada bahsettiğimiz dil günümüz dilleri gibi hem kültürel hem de toplumsal bir sistem değil, insan beyninde oldukça büyük bir etkinliğe sahip dil "becerisidir".

    biyolojik evrim sonrasında dili "üretebilecek (production)" ve "gerçekleştirebilecek (realization)" noktaya varan insan, yakın dış dünyasını adlandırmaya başlayacaktır. bu noktada yansıtma kuramını'nın geçerliliğinden bahsedebiliriz ancak durum elbette bu kadar basit değildir. çünkü dil, her şeyden önce, insan hayatının devamlılığını sağlamada oldukça hayati bir araçtır. bu yüzden de salt iletişimden ziyade (ilkel de olsa) sosyal hayatın faydası için kullanılan bir mekanizma olarak düşünmek en doğrusu olur. bu konuyla ilgili bazı abahtar sözcükler; (bkz: biyodilbilim)(bkz: pragmatics)(bkz: nörodilbilim)(bkz: dilin evrimi)(bkz: sinirbilim)

    şu ana kadar yazdıklarım dilin oluşumunu nasıl açıklıyor, bir örnek üstünden birlikte bakalım.

    --- örnek ---

    çok fazla ağaç olmayan, afrika savanalarına benzer bir yerde yaşadığımızı hayal edelim. bize zarar verebilecek canlıların olduğu bir ortam içindeyiz. bu yüzden bir kısmımız avlanırken etrafı gözlemleyerek önceden haber verebilecek kişiler seçiyoruz ve avlanmaya başlıyoruz. derken biri bir aslan görüyor, bunu gruba bildirmek istiyor ve aslanın o grup içindeki adıyla bağırıyor.

    "ba!"

    böylece grup aslan geldiğini anlıyor ve oradan kaçıyor. şimdi aynı grubun göç ettiğini ve daha yeşil, ormanlık bir alana geldiğini varsayalım. grubumuz bu yaşam alanını "to" olarak adlandırsın ve ortamdaki tehlikeli canlı da kaplan olsun. yine bir av sırasında benzer bir durum olduğunda aynı kişi farklı bir ad kullanma ihtiyacı duyacaktır. kaplan genel anlamda aslana benzer bir fizyolojiye sahip olduğundan ilk benzettiğimiz canlı o olacaktır elbette. ama hem farklılıklarından hem de ortam değişikliğinden dolayı ekstra bir betimleme yapmamız gerekecektir. çünkü sonuçta aslan, "kaplan" değildir. bu noktada yapılacak en mantıklı betimleme kaplanı "orman aslanı" olarak tanımlamak olduğundan nöbetçi şöyle seslenecektir;

    "to-ba!"

    --- örnek ---

    bu örnekten de anlaşılacağı üzere insan dili kavramlar arasında ilişkiler kurarak gelişir ve büyür. anlambilimsel şemalar pek çok diğer şemaya uzantılar geliştirerek dilin örüntüsel yapısını besler. yani olguları başka olgulara benzeterek, benzemeyen noktalarda ise farklılıklarını tanımlayarak adlandırırız. bir başka deyişle temelde dilin altında yatan mekanizma, insan aklını karmaşık bir yapı haline getiren örüntüler üzerinden işler. bu kez anahtar sözcüklerimiz ise şöyle; (bkz: semantics)(bkz: anlambilim)(bkz: budundilbilim)

    elbette dilin oluşumsal süreci bu kadar basite indirgenecek bir konu değildir ancak şimdilik burada bırakmak yeterli olur diye düşünüyorum. işbu entry dilin kültürel bağlamına çok da girmeden yazılmıştır. ilerde dil ve kültür için de ayrı bir entry girerim.

  • --- spoiler ---

    kusura bakmayin artik size sayin basbakan degil sayin recep tayyip erdogan diyorum, cumhurbaskani adayisiniz..

    --- spoiler ---

    evet aynen boyle dedi. dedikce kivrildi, egildi, bukuldu, kambur oldu..

  • zaytung'un formulle ile ilgili son derece carpici yorumu,

    coca cola'nın formülünün ortaya çıkmasından sonra le cola'dan beklenen açıklama geldi: "maalesef bir tanesini bile tutturamamışız...