hesabın var mı? giriş yap

  • öyle tırt biriydim ki, mezuniyet töreninde kepim kaybolmasın diye havaya atmadım. bi de havaya atıp tutmuş gibi yavşak tavırlar sergiledim.

  • 5 m2 odada 3 yıl açlıkla mücadele etmiş peygamberin ümmeti bu olmamalı.

    islam dini mütevazılikten gösteriş dinine devrildi.

    berra'nın mevlidi

    edit: imla ve link eklendi.

    mesajlara cevap: arkadaşlar fikriniz varsa bunu entry olarak girin herkes okusun beni de bu şekilde rahatsız etmemiş olursunuz. adam dinle ilgili düşüncesini bana mesaj atıyor alt tarafa yazabilirsin. hayır amacım kimseyi kırmak ya da üzmek değil ama illa kalp mi kıralım?

    ister inan, ister inanma o senin sorunun.

  • bu tür haberler mısır'dan filistin'den falan gelirdi de gülerdik... ülkenin gele gele geldiği nokta burası işte amk.

    ibret-i alem için şişme noel baba'yı siksinler de rahatlayalım... hayır bu noel baba olayına dünyanın başka hiçbir yerinde bizim kadar takan var mı acaba merakta etmiyor değilim hani...

  • amerika'yla ticaret anlasmasi yapan ulkelerde anlasmayi izleyen yillarda ciddi artisin goruldugu hastalik. anlasmayla beraber ulkeye rahatlikla akabilen fast food, gazli icecekler ve yuksek fruktozlu misir surubu* bu olguyu tetikleyen en guclu etkenler olarak gosteriliyor.

    meksika'da 1994 yilinda yapilan anlasmayi izleyen 1996-2012 yillari arasinda amerika'dan hfcs ithalati %1200 artiyor. 2013 yilinda meksika, en obez ulke olarak amerika'yi geride birakiyor. [1] [2]

    kanada'da 1989'daki anlasmayi izleyen yillara yonelik yapilan arastirmaya gore gunluk erisilebilen kalori miktari 170 kcal artiyor. bu fazlalik kanadalilarda ortalama 1.8 ila 12.2 kg arasinda bir kilo artisina sebep oluyor [3].

    samoa'da ise durum daha karisik. 2. dunya savasindan sonra amerika'da hizla artan hindi tuketimi geride bircok yenilemeyen hindi parcasi birakiyor. hindinin kuyruk kismindaki, tuylerini parlak tutmaya yarayan oldukca yagli bir doku da buna dahil. hindi ureticileri bu kismi cope atmak yerine samoa'ya ihrac ediyor. o zamanlar proteinden yoksun olan samoa halkinin hindi kuyrugu tuketimi 2007'de yilda ortalama 20 kg'i geciyor (bu rakam amerika'nin 3 kati. ulkemizde ise yilda yaklasik 23 kg et tuketiliyor). bu artis samoa icin oldukca iyi bir firsat gibi gozukse de dortte ucu yag olan bir besinin bu kadar yaygin olarak tuketilmesi beraberinde %56'ya varan obezite oranlarini getiriyor. dahasi, samoa 2007 yilinda hindi kuyrugunu yasakladiginda dunya ticaret orgutu*'ne alinmamakla tehdit ediliyor ve bu yasagi kaldirmak zorunda kaliyor [4].

    amerika ile ticaret anlasmasi olan 20 ulkenin (turkiye bunlardan biri degil) obezite ortalamasi %23, dunya ortalamasi %14, turkiye ortalamasi ise %32 [5].

    edit: burada bahsedilen etki bir entry'de mantik yuruterek kanitlanamayacak bir durum. bu etkiyi arastirmak icin bilim insanlari senelerce calisma yapmis. bu entry'de de o arastirmalarin ozetleri ve referanslari verildi ki causality var mi yok mu (var [3]) merak eden yazarlar daha detayli okuyabilsin. tabi ki butun faktorleri gozardi edip sadece ve sadece amerika ile anlasma yapmak obeziteye sebep oluyor demek mumkun degil. haliyle bunun tersi (amerika ile anlasma yapmamak obeziteyi engelliyor) de dogru degil. bu nedenle turkiye'de anlasma olmamasina ragmen obezitenin bu kadar yuksek olmasi herhangi bir celiski teskil etmiyor. turkiye'de obezite oraninin bu kadar yuksek olmasinin sebepleri hakkinda da eminim bircok akademik calisma yapilmistir. bir ozet yazan olursa merakla okunur :)

  • ulan şaka gibi. türkiye'nin en büyük adamı olacan, 2 buçuk dakika kafede cuara içenlere ceza yazdırmak için zabıta bekleyecen.

    gerekli işlem yapılsın de geç. işine bak, nereye gideceksen git dayı.

  • bir japonun fiziki özelliklere bakarak, ciddi ciddi sorduğu bir soruya şahit olunmuştur.

    -siz türkler neden hepiniz birbirinize benziyorsunuz ?

  • kuzenim, 14 yaşındaki oğlunun facebook mesajlarına bakmaktadır. "yin yang, gel gel beraber okuyalım çok komik" çağrısıyla birlikte bu eşsiz günaha katılıyorum. yazışmalar muazzam.

    ilk mesajla birlikte her şey hızla gelişiyor..

    erkek: beni eklemişsin? tanışıyor muyuz?
    kız: ben sizin okuldan bilmem ne sınıfından bilmem kim. ben seni tanıyorum ama demek ki sen beni tanımıyorsun.

    araya birkaç kısa geyik serpiştirildikten sonra:

    erkek: çıkalım mı?
    kız: düşünmem lazım..
    1-2 dakika sonra kız: düşünüyorum...
    1-2 dakika sonra kız: tamam kabul ediyorum.
    erkek: oleyy. çok sevindim :)))

    5 dakika sonra erkek: aşkım?
    kız: aşkımmmm.

    yarım saat sonra erkek: o senin fotoğrafının altına yazıp duran lavuk kim?
    kız: salağın teki ya boşver. peşimde koşup duruyo. yüz vermiyorum. önemli biri değil, kafana takma.
    erkek: benim için önemli ama!..
    kız: ya boşver, yakında vazgeçer zaten.
    erkek: neyse ben onu hallederim en kısa zamanda..