hesabın var mı? giriş yap

  • dune kişiyi hapseden olay örgüsünün yanında barındırdığı özlü sözler ile de dikkat çeken bir kitaptır... gerçek olmasını istemediğiniz bir evren (bkz: #1366360) ve gerçek olması gereken karakterle beraber gerçek hayat da kullanabileceğimiz pek çok tavsiye içerir... bunlardan bazıları:

    • başlangıç dengelerin doğru olduğuna dair en hassas ihtimamın gösterileceği zamandır.

    • soyluluk kurnazlık gerektirir.

    • popüler bir adam güçlerin kıskançlığını uyandırır.

    • besin-güvence-özgürlük yalnızca içgüdü ile elde edilmez.

    • hayvani bilinç ne verilen anin ötesine geçebilir ne de kurbanlarının soyunun tükenebileceğinin fikrine erişebilir.

    • hayvan yok eder, üretmez.

    • hayvani zevkler duyu seviyelerine yakın kalır ve algısal olandan kaçınır.

    • insan, üzerinde evreni görebileceği temel bir koordinat sistemine gereksinim duyar; isteyerek odaklanmış bilinç senin koordinat sistemini oluşturur.

    • tüm maddeler-hücreler-varlıklar geçicidir. içlerinde sürekli akış için çaba harcar.

    • hayvanlar bir kapandan kurtulmak için bacaklarını ısırarak kopartabilir. bir insan ise kapanda kalır; acıya dayanır ve avcıyı öldürüp kendi türüne yönelen tehdidi ortadan kaldırma umuduyla ölü taklidi yapar.

    • nefret; asla unutmamamız gereken gerçeklerden dolayı. sevgi ise yalnızca temel gerçek.

    • imkansızlar; yalanı bilmeden doğruyu görmeye kalkışmak ve karanlığı görmeden de ışığı.

    • gençlik ve güzellik gittiği vakit fark edilecek ki ikisi arasında bir zamanlar denge ile dolu olan o yer maharet ve becerilerin tükenmez bir kaynağı haline gelir.

    • oğlunu çok fazla korursan, herhangi bir yazgıyı gerçekleştirecek kadar güçlenemez.

    • boyun eğen hükmeder.

    • dünya dört şeyle ayakta durur; bilgenin ilmi, soylunun adaleti, cesurun yiğitliği, haklinin duaları. ama tüm bunlar hiçbir şey değildir, yönetme sanatını bilen bir yönetici olmadıkça.

    • bir yönetici zorlamayı değil ikna etmeyi öğrenmeli. en iyi adamları etrafında toplamak içinde ortaya en iyi kahve ocağını koymalı. ve bulunduğu yerin dilini kavrayabilmeli.

    • yaşamın sırrı çözülecek bir problem değil tecrübe edilecek bir gerçekliktir.

    • bir süreç durdurularak anlaşılmaz. anlama sürecin akışıyla birlikte hareket etmeli ona karışmalı onunla birlikte akmalıdır.

    • hangi duyularımızın eksikliği dört bir yanımızdaki diğer dünyayı görmemize ve işitmemize engel oluyor?.

    • oğul babanın uzantısından başka nedir ki?

    • tuzağın nerede olduğunu bilmek, ondan kurtulmanın ilk adimidir.

    • adamların sadakati; üstün olduklarına dair inançlar, gizli antlaşmaların gizemi ve acıyı paylaşma duygusu körüklenerek sağlanabilir.

    • akil vücuda emreder ve vücut itaat eder, akil kendisine emreder ve dirençle karşılaşır.

    • kökünden sökülmüş bitkiyi öldürmek kolaydır, özellikle düşman ellerde.

    • hızlı öğrenmenin ilk koşulu ‘’nasıl öğrenmeli?’’ yi öğrenmek.

    • öğrenebileceğine dair kendine güven. her tecrübe kendi dersini taşır.

    • dağın tepesinden dağı göremezsin.

    • komutanlar daima kendinden emin görünmelidir; tehlikeli bir mevkide oturup asla bunu belli etmezken, bütün bu güvenin yükü omuzlarına biner.

    • savaş teorisi hesaplanmış riskten ibarettir.

    • göz ve pençeyle yönetmeli... tıpkı başka kuşların arasında atmaca gibi.

    • babanın insan , etiyle kanıyla insan olduğunu keşfettiğin andan daha korkunç bir aydınlanma ani muhtemelen yoktur.

    • hiç bir şey bir lidere şov havasından daha fazla bağlılık kazandırmaz.

    • zaptetmek için insan öz saygısına mal olabilecek kararlarla karşı karşıya kalabilir.

    • güç ve korku, devlet yönetiminin araçları.

    • asla olasılıklardan bahsedemezsin yalnizca olanaklardan söz edersin.

    • hediye, bahşedenin lütfüdür.

    • büyüklük geçici bir tecrübedir , asla kalıcı değildir.

    • bolluk insani tehlikeli bir tedbirsizliğe iter.

    • her genç organizma için en büyük potansiyel rekabet kendi türünden gelir.

    • büyüme; en az miktarda bulunan ihtiyaç maddesiyle sinirlidir. ve doğal olarak en az elverişli koşul büyüme oranını kontrol eder.

    • boğulmakta olup ta kendisini kurtarmak için sizin omuzlarınıza çıkan adam anlayışla karşılanabilir. böyle bir durumla oturma odanızda karşılaşmadığınız sürece.

    • atalarımızın uyguladığı şiddetin karşılığını öderiz.

    • kişisel problemlerle karşılaştığımızda, en derin kişisel şeyler mantığımızın incelemesi için dışarı çıkarmakta en çok zorlandığımız şeylerdir. gerçekten kafamızı meşgul eden o en derindeki asil şey dışında her şeyi suçlayarak onun çevresinde debelenmeye eğilimliyizdir.

    • güç iki tarafı da keskin kılıçtır.

    • insanların ruhsal kaslarını geliştirmek için zor günlere ve baskıya ihtiyaç vardır.

    • merhamet insafsız olmalıdır.

    • insani insanlardan ayrılmak üzer, bir yer yalnizca bir yerdir.

    • karşılaşacağın her şeyin değerini bilmeye hazır ol.

    • karanlık kör bir hatıradır, burunlar görür, kulaklar görür.

    • doğruluğa gösterilen saygı dürüstlüğün temeli sayılır.

    • tek çıkışı olan mağaraya kaçan herkes ölmeyi hak eder.

    • zamanın görüntüsü geniştir ama içinden geççiğimizde, zaman dar bir kapıdır.

    • bir planın başarısı içeriğine olduğu kadar uygulanışına da bağlıdır.

    • eğer sadece gözlerine bel bağlarsan diğer duyuların zayıflar.

    • korku akil katilidir. korku toptan yok oluşu getiren küçük ölümdür. korkumla yüzleşeceğim. üzerimden ve içimden geçmesine izin vereceğim. ve geçip gittiği zaman geçtiği yolu görmek için içimdeki göze döneceğim. korkunun gittiği yerde hiç bir şey olmayacak. yalnizca ben kalacağım.

    • devlet yönetiminin araçlarını daima keskin ve hazır tutmak gereklidir. güç ve korku... keskin ve hazır.

    • bir şeyin yokluğu varlığı kadar öldürücü olabilir.

    • yumuşadık ve üstünlüğümüzü kaybettik.

    • bir hinci vaktinden önce almak için her şey tehlikeye atılmaz.

    • bir düşünce dile getirilse de getirilmese de gerçek bir şeydir ve bir gücü vardır.

    • zihnin baskı anında hangi yöne gideceğini eğitim belirler.

    • bir sistemde ne kadar çok yaşam varsa, yaşamak için o kadar fazla yer vardır.

    • doğa felaketleri telafi etmeye, onları gidermeye yada azaltmaya kendi yöntemiyle onları sistemin içine dahil etmeye eğilimlidir.

    • birinin hata yapmasını engellemek, cennetten çıkmış hediye gibidir.

    • körpe kamış kolay kırılır. başlangıçlar çok tehlikelidir.

    • sağ kalabilmek yabancı bir suda yüzebilmektir.

    • ilerleme kavramı geleceğin dehşetlerine karşı bizim için bir koruma mekanizması görevi görür.

    • hayran olduğun bir düşmanın seni korkutması daha kolaydır.

    • bir adamı insan üstü yapan şey dehşet vericidir.

    • suç, başarısızlık hissi şeklinde başlar.

    • ihtiyat liderlik edecek bir adama yakışır bir özelliktir.

    • insan dengiyle yada dengine yakın olanla pazarlık eder.

    • korkulacak adam duyguları olmayandır.

    • baskı dinlerin gelişmesine neden olur.

    • mükemmel olanı ararken tehlikeyle karşılaşma olasılığı vardır.

    • bilinmeyenler endişeyi beraberinde getirir.

    • aristokrat evliliklerin sevgiden farklı sebepleri de vardır.

    • bir şeyi onu yok edebilenler onu kontrol eder.

    • altındaki tüm adamlar mevkine göz koyarlar.

    • bilgelik sevgiyi azaltır.

    • güvenli yola bakan göz sonsuza kadar kapanır.

    • adetler değişir.

    • zor görevler zor yöntemler gerektirir.

    • keder zaferin belirtisidir.

    • ümitsiz insandan tehlikelisi yoktur.

    • ihtiyatlı olmak adına yapılan hata eleştirilemez.

    ayrıca;
    (bkz: dune messiah/#9625607)
    (bkz: children of dune/#9625680)

  • ördekler için yol yapılmasından çok, yolda insan olmaması ve görseldeki ördeğin bu yolu kullanıyor olması şaşırtıcı.

    bizde yaya yoluna araba parkedilip, bisiklet yollarında piknik yapıldığı düşünülünce daha bir şaşırtıcı.

  • "sebep olanlardan hesap sormazsam, şerefsiz olayım" demiş.

    nihat sanırım farkında değilsin ama "öylesin". hatta o kadar "öylesin" ki, ilgi çekmek ve kamuoyundaki duruşunu yumuşatmak, sempati kazanmak için annesini kullanan bir malum sıfatlı kişisin.

    bir de tehdit ediyor utanmadan.

    edit: birçok arkadaş uyardı. kendini bilmez tarafından zarara uğrama diye. o yüzden malum kelimeyi biraz sansürlüyorum.

  • peugeot rezaleti demeyin bayii rezaleti diyin ühüüü.

    sana ne lan dürrük. armand peugeot'nun 5. kuşak torunu musun ? bizim ülkedeki kadar "marka" veya "ünlü" fedailerini başka yerde göremezsiniz. biebercı ergenler gibisiniz amk.

    rezalet gibi rezalettir ayrıca. parasını verdiğin ürünü - hizmeti adam akıllı edinemediğin tek ülke burası.

  • bak bu adama, turk takimlari igrenc oynadigi her donem ve shaktarın iyi gittigi her periyot sonu ovguler duzuluyor ya.

    hep birileri çıkıp şunu diyor, degerini bilemediniz, bu adama ffutbol cahili dediniz, bu adam dunyanin en iyisiydi bilmemne.

    degil mi?

    hah işte var ya bu adam seneye 3 buyukten birine gelsin (ozellikle bjk bu konuda daha önde bence artık), 2 derbi kaybetsin, 3 beraberlik alsin, takim biraz sendelesin ve biraz defansif oynasin,

    o bugun degerini bilemediniz diyenler çıkıp da; "bu muymuş dahi? bu muymuş profesör? o futbolcuyu solda oynatan adama ben teknik direktor bile demem, istifa et bunamış adam"

    demezse ben de ne olayım.

    ülkem insaninin reflekslerini artik iyice kavradim. sik gibi ülkeyiz bu yüzden. cacık olmaz bizden.

  • zil çalmış, hoca sınıfa girmiştir, arkadaş geç de olsa sınıfa dalar...
    -nerdesin olm sen?
    -şeyy hocam tuvaletteydim
    -zili duymadın mı be!
    -duydum hocam
    -eee nie gelmiyosun kaç saat oldu bıdıbıdı
    -e hocam yarım mı bıraksaydım!
    -!?**?!*

  • 2004 yılındakilerden biri geldi aklıma.
    istatistik, ekonomi ve hayvani ingilizce terimler içeren çılgın bir sınav sonrası görüşmeye çağırmışlar. çok sonradan öğreniyorum ki o güne kadar o sınavda bana en yakın sonuç benim %30 altımda. benim bundan haberim yok tabi..

    iş yerinde arkadaşım da var, görüşme akabinde yemeğe çıkacağız beni bekliyor. kudurmuş adam beklerken.
    "hiç kimseyle yarım saatten fazla görüşmediler" deyince çüş dedim, 2 saat net sürdü benimkisi!
    konuştuğumuz şeyleri paylaşıyorum, aynı süreçten geçmiş arkadaşım yüzüme bakıyor aval aval.

    "oldu bu iş" diyor, "merak etme".

    bir hafta sonra haber geliyor. ben stres mülakatına girmişmişim meğer. hiç streslenmemişmişim, hiç hata yapmamışmışım!
    ahahahaha..
    gözüm bile seyirmemişmiş, bir gram terlememişim.

    iş zaten deli gibi stresli bir iş. olumlu bir cevap geldi sanıyorsun de mi sözlükçü?

    yok.
    yeterince istekli olsaymışım terlermişim, vay vay vay..

    dip not: alanında dünyada tek olan bu eşşekler battı krizle beraber

    son not: direkten dönmüşler, ben bir beddua daha patlayım :p

  • uykuya dalmadan hemen önce kafa içinde ve kulaklarda hissedilen yüksek frekansta ve şiddetli cızırtı, vınlama vs. gibi durumların genel adıdır. ilk yaşadığım zamandan beri çok uzun bir dönemdir kafamda deli sorulara neden olmuştu. elektriksel bir nedenden mi, beyin damarlarıyla ilgili bir durumdan mı gibi deli sorularla yaşayıp durdum yaklaşık 10 yıl boyunca. üstelik başka nedenlerle yapılan nörolojik muayene ve mr vs. gibi tetkiklerde de hiçbir sorun yoktu. tam uykuya dalacakken trebleı fazla kaçmış distortion gibi bir cızırtı oluyor bende ve bir anda irkilmeyle uyku halinden çıkmama neden oluyor. ilk zamanlarda fazla tırstırıyordu ama birkaç yıldır buna alıştım. zaten yılda maksimum 3-5 kez, genelde de stresli ya da aşırı yorgun olduğum dönemlerde ortaya çıkıyor. üstelik artık tamamen zararsız bir durum olduğunu öğrendiğimden, uykuya kaldığım yerden devam etmek zor olmuyor.