ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hadi 2. gezi'yi yapın diyen rte'nin asıl amacı
-
tabii ki gündem değiştirmektir.
ama aslında bir taşla 3 5 kuş birden de vurmaktadır.
- haziranda vizesiz avrupa.
- turizm krizi
- partili cumhurbaşkanı
- ypg'nin koridor oluşturması
- işlizliğin yine iki basamaklı hanelere yükselmesi
edits:
+ diploma
+ reza zarrab
+ yargıtay üyeleri atama hakkı
...gibi konular bir süreliğine konuşulmayacak. bu sırada bizler bu işin içinde bir iş var diye düşünürken adam gidip harbiden oraya o ucubeyi dikecek.
ps: ya adamın agenda'sı o kadar geniş ki hangi birini aklımda tutacağımı şaşırdım resmen. o bakımdan kışla mışla hikaye. simultane bir gezi daha olursa bunun sebebi kışla olmaz merak etmeyin.
11 eylül 2022 vadistanbul'da silahlı çatışma
-
(bkz: ortadoğu'da sıradan bir gün)
türkiye'nin herhangi bir şehrinde, herhangi bir saatinde hiç suçunuz yokken ölebilirsiniz.
bu ülkeyi bu hale getirenlerin allah belasını versin.
edit: imla.
sktch.in'de çizilen ekşi sözlük nick'leri
kübra nur palut'un 28 kiloya düşmesi
-
edit: kübra nur kendi hesabından tweet atmış, heyet raporu çıkar çıkmaz uçak ambulans ile yurtdışı nakli yapılacakmış.
https://twitter.com/…?s=20&t=uwyjgi34-hgpuvjkvol4hq
emeği geçen herkese teşekkürler, inşallah bir an evvel sağlığına kavuşur.
edit ( eylül 2023) :
gerekli tedavisini yurtdışında aldı. ancak zaman içerisinde komplikasyonlardan dolayı sağlığı kötüleşen kübra; 6 eylül 2023 tarihinde vefat etmiş, geride kalanlarına sabır dilerim, çok üzgünüm.
------------------------------
30 yaşında bir anne. acil tıp teknisyeni kübra nur palut bursa'da 3 yıl önce doğumdan sonra ‘kronik atriyal ve bağırsak disritmi’ (caıd) hastalığına yakalanmış ve şu an 28 kiloya düşmüş. tedavisi için buluduğu bursa uludağ üniversitesi’nde (buü) gastroenteroloji bilim dalı öğretim üyesi prof. dr. macit gülten tarafından yapılan açıklamada hastalığın türkiye'de tedavisi olmadığı; belçika'daki leuven katolik üniversitesi hastanesi’nde görevli gastroenterolog prof. dr. jan tack tarafından tedavinin yapılabileceğini söylemiş. kendi imkanları ile tedavi için belçikaya gidemeyen kübra'nın 3 yaşında bir çocuğu var, onun için direndiğini ve fazla vakti kalmadığını söylüyor. yardım çağrısı umarım sonuçlanır, evladı ile uzun ve güzel bir hayat yaşar.
https://www.hurriyet.com.tr/…-kiloya-dustu-42043169
https://www.yenisafak.com/…orundayim-2063273?page=3
https://www.haberturk.com/…yim-fazla-vaktim-kalmadi
hanife gürdal'ın bikinili fotoğrafı
-
(bkz: hanife gürdal kim amk)
uefa'nın fenerbahçe'ye vereceği ceza
-
filip holosko + 1.5 milyon euro'dur.
late bloomer
-
(bkz: walter white) kirkli yaslarinin sonunda kendi halinde lisede kimya ogretmeni olarak calisirken kanser oldugunu ogrenince ailesine geride para birakma amacı ile liseden talebesi jesse pinkman ile uyusturucu imalati ve dagitimi işine girmistir.
caner eler
-
öncelikle yazıdan bir bölüm:
"kahve tiryakisi de olmuştum. en sevdiğim şeylerden biri evde kahve yapmaktı. ama onu taşıyamıyordum. daha doğrusu ayakları swing dans hareketleriyle yönlendirip salona geçiyordum. ya da benim için taşıyanlar oluyordu."
eurosport'ta staj yaptığım dönemdi. kafayı kaldırıp etrafa bakındı. her zamanki gibi gözüm üzerindeydi. "hey stajyer!" dedi, "senden bir şey rica edebilir miyim?"
caner eler, yani benim spor spikerliğine başlama sebebim, bisiklet tutkumun ses bulmuş hali, idolüm, benden bir şey rica ediyordu; bense ricasını zaten emir telakki etmeye dünden hazırdım.
"buyur abi, tabii ki" dedim.
"köşedeki starbucks'tan kahve alabilir misin bana?" diye sordu.
ben hala benden bir şey istediği için şaşkın bir mutluluk içinde ona bakarken açıklamaya yapmaya girişti:
"ben alırım aslında da, taşıyamıyorum.."
nasıl üzüldüğümü ama onun için bir şeyler yapma şansına eriştiğim için de nasıl sevindiğimi anlatamam. yazıdaki mavi kısımla yazılan kelimelerin altına saklanan yüzlerce insandan biri olmanın mutluluğu vardı içimde.
ah be caner abi.. ağladığım yazının sahibi..
kıllı kol tekniği
-
daha bilgisayar öncesi zamanlarda icat edilmiş ve pozisyonu sebebiyle otoriteye sahip kişilerin işinize burunlarını sokmalarını önlemek için geliştirilmiş bir teknik bu.
joe adında bir tasarımcı keşfetmiş bunu, müşteriler yapılan tasarımda kendilerinin de payının olduğunu hissetmek için grafikere illa ki şunu değiştirelim, bunu büyütelim gibi taleplerde bulunuyormuş.
joe abimiz bakmış bu böyle olmayacak, reklam tasarımını müşteriye sunarken kendi kıllı kolunu da afişin bir tarafına koymaya başlamış. tabi müşteri kıllı kolu fark eder etmez bu kol burada ne arıyor, bu böyle olmaz diyormuş, joe da özür dileyip çok haklısınız efendim, sizin de gözünüzden hiç bir şey kaçmıyor, bir önceki hayatınızda sanatçıydınız herhalde ayağı çekip sözlerini "o kıllı kolu çıkarıp baskıya geçelim o zaman" ile bitiriyormuş. müşteri bu sayede kendisini işin başında hissediyormuş ve projeye katkısını sağladığı için başka bir şeye karışmıyormuş.
işte bu yüzden bu tekniğin adı kıllı kol tekniği olarak biliniyor.
siz tabi kendinizi kıllı kol ile kısıtlanmış hissetmeyin, kendi durumunuza göre uyarlayınız.
r2d2r2d3
-
(bkz: #115105042)
duygulara ve fikirlere tercuman olmus yazar.
evde sümüklü böcek beslemek
-
şaşırılmaması gereken hayvan sevgisidir.
biz de ülkece mecliste sülük besliyoruz, ne var yani. hatta yakında atatürk orman çiftliğinde bildiğin kuduz köpek besleyeceğiz!!!
sümüklü böcek demişler ama bu bildiğin insan!
tripofobi
-
bende de olan fobi ama biraz daha farklı bir şekilde. benim fobim biraz daha sık ve boyut olarak az sonra linkini vereceğim fotoğraftan daha küçük olan deliklere, pütürlere, çıkıntılara falan karşı. örneğinşu fotoğraf bende çok da büyük bir iğrenme yaratmıyorken şu fotoğraflar (ki bu dertten muzdaripseniz kesin açmayın derim)
--- spoiler ---
http://1.bp.blogspot.com/…g/s1600/ozdaglar (20).jpg
http://30.media.tumblr.com/…ycst0t1qa0gc0o1_400.jpg
http://trypophobia.net/…10/trypophobia_picture6.jpg
http://cfile23.uf.tistory.com/…5b1c374ef80ede1b90be
http://3.bp.blogspot.com/…mozpcphcy/s1600/trip3.jpg
--- spoiler ---
beni çileden çıkartıyor, tüylerimi diken diken ediyor, huzursuzlaştırıyor. aman allah düşman başına vermesin bu fobiyi.