hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi

  • 2 yıldır beraberdik. evlenme kararı almıştık. evlilik teklifi için tek taşını bile almış, teklif edeceğim günü bekliyordum. bu arada çeyiz düzmeye de başlamıştık. beyaz eşya seçiyor, ev bakıyorduk. onu terk ettiğim gün, ailelerin tanışmasına gün saymaya başlamıştık.

    bu arada pandemi denen lanet çıktı* esnafım ben. işlerim bozuldu. kapanmalar zorlamaya başladı beni. günün yarısı dükkan kapalı, haftasonu kapalı derken mali dengem bozuldu. kiralar birikti, kartlar patlamaya başladı, krediler çekildi vs derken haliyle her günüm şikayetle geçmeye başladı. seviyorum ya, evleneceğiz ya. sevdiğim kadına dert yanıyorum haliyle. başka kime yanayım? yine dert yandığım bir gece bana " ehh yeter ya her akşam şikayet" dedi. canım öyle bir yandı ki...*

    sonra şunu fark ettim. evleneceğiz. idareli olmalıyız. benim de işlerim çok ama çok kötü olmaya başladı. buna rağmen evliliğe dair bir şeyler yapmaya çabalıyorum. yediğimi içtiğimi kısıyorum falan. yine de gel diyor gidiyorum, yap diyor yapıyorum. özledim diyor o işsizlikte dükkanı kapatıp gidiyorum. gak deyince et, guk deyince su hikayesi gibi. sonra fark ettim ki ben bu haldeyken müstakbel eş adayım tredyoldan alışveriş yapma derdinde. hiç yokmuş gibi 40. botunu, 50. montunu falan alıyor. alışveriş konusunda çılgın. öyle böyle değil. durumları da çok iyi, rahat yani. kendi rahatlığından ödün vermeyecek kadar rahat hem de. ama birden kafamda şimşek çaktı ya da geleceği gördüm diyebilirim. biz evleneceğiz ve bu hengamede benim işlerim çok kötüyken o kendine üst baş alma derdinde. müşterek hayat için köşeye bir şeyler koyması gerekirken o, hediye olarak istediği botu o anlık alamamam ve tükenmesi neticesinde alamadığım botu, satışa tekrar çıkar çıkmaz alma peşinde.*

    kafama gelecek kaygısı girdi bir kere. en son bana ilişkimizin başında söz verdiği bir şeyi yapmaya kalkması ve benim bana söz verdiğini bu nedenle iznim olmadığını söylemem üzerine kızıp, küfredip yüzüme telefon kapaması son darbe oldu.e sen söz vermiştin? *

    bu 3 olay sadece 1 ay içinde oldu ve ben ayrıldım. arkama da bakmadım. o, onu ne kadar çok sevsem de benim açımdan doğru kişi değildi. evlilik gibi ciddi bir olaya onunla birlikte gidilmeyeceğini gördüm. doğru ya da yanlış bilmem ama benim doğrum buydu ve ne kadar doğru bir karar verdiğime eminim artık.

    şimdi bunları niye yazdım? kimseye anlatmadım çünkü. soranlara olmadı dedim geçtim. bitmiş olsa da kimse onun için farklı düşünsün istemedim. sadece ona gerekçeleri söyledim o da bahane dedi. haklıydı belki. onun bahane olarak gördüğü şeyler hayatın ta kendisiydi ve evlilik konusunda beni karamsarlığa itti.

    şimdi buraya rahat rahat yazıyorum çünkü aradan aylarrrrr geçti biteli. ilişki biteli olduğu kadar bende de bitti. çok uzun zamandır haberim yok. ne yaptı ne etti takip etmeyi, okumayı, görmeyi bıraktım. ölse haberim olmaz. ama çok içimde kalmıştı. birilerine anlatmam lazımdı. sözlük de bunun için var değil mi? hiçbir his olmadan rahat rahat içi dökmek için. zaten onunla ilgili yazmıyorum. yok hükmünde benim için. bir kez yazayım içimde kalanı paylaşayım, içimdeki aksın gitsin istedim.

    debe editi: debeye girmesine şaşırdım entarimin. kendi halimde içimi dökmüştüm oysa. yine de destek ve hakveriş mesajlarınız için teşekkür ederim. hepsini okuyorum.

    edit 2: inanılmaz şaşkınım gerçekten. 100'den fazla mesaj gelmiş. herkese çok teşekkür ediyorum. cevap veremediklerim kusura bakmasın, iyi dilekleriniz için çok teşekkür ediyorum.

    arkadaşlar ben bu kararı aldığımda dönüp arkama bakmadım. ilişkim boyunca hep o mutlu olsun diye debelendim durdum ama bir yerden sonra artık kendimi ve geleceğimi de düşünmem lazımdı ve ben aylar sonra bile aynı kafadayım. haklı olduğumdan, doğrusunu yaptığımdan hiç şüphem olmadı ve gördüm ki gelen mesajların büyük çoğunluğu doğrusunu yaptığım yönünde destek mesajları olmuş. entariyi girerken amacım destek almak değildi sadece içimde kalan son irini akıtmak istemiştim ama olay çok büyüdü hatta yazdığıma pişman oldum bile diyebilirim. teşekkürler herkese.

  • simdi biraz fantastik gelebilir; ama gercek.

    iki yil once bitirdigim, oncesinde de iki yil suren bir dunya turu seruvenim oldu. katildigim gemi ile okyanustan okyanusa, limandan limana dolanmistim. yasadigim bu donemi yillar sonra hatirlamami saglayacak anilar biriktirme karari almistim ilk adimimi attigimda disari. bu minvalde, en basta cok klasik olan gittigim ulkelerden magnet ya da kartpostal biriktirmek geldi aklima ama sonra cok siradan buldum bunu ve vazgectim. ne yapsam diye dusunurken aklima cok zor ama inanilmaz bir sey geldi.

    bitirebilmem yillarimi aldi; ama degdi.
    amerika'sindan japonya'sina kadar, hindistan'dan isvec'e kadar, portekiz'inden tut da turkiye'ye kadar butun maviliklerden gectim. ve bu seyirler sirasinda geminin arkasindan sarkittigim kucuk bir kova ile sular topladim ve bir kavanozda biriktirmeye basladim. gunu gelip de son okyanus suyunu kavanoza aldigimda hedefime ulasmistim. bir kucuk iksir sisesi aldim ve butun topladigim sulardan birer kasik alarak o sisede harman yaptim.

    dunyanin dort bir yanindan topladigim, tam yedi denizin suyu var bende. bir gun karsima biri cikar da evlenecek olursam, mustakbel kisiye teklifimi sacma bir yuzukle degil, emegimi verdigim bu kucuk sise ile yapmayi dusunuyorum. mecaz anlamda degil, gercekten dunyayi avuclarina sermis olacagim.

  • "...yokluğun, cehennemin öbür adıdır
    üşüyorum, kapama gözlerini..."

    ne kadar derin bir insan olduğu iki kısacık dizeyle dahi ortadadır.

    her yaptığıyla, her söylediğiyle, her yazdığıyla candır, ciğerdir. unutulmaması, yaşatılması gereken bir değerdir.

    şiirlerini kendi sesinden dinleyebileceğiniz hasretinden prangalar eskittim adlı bir albümü de mevcuttur.

  • lakabı "iron dog" (demir köpek).

    alman imparatorluk donanması'nın en ünlü savaş kruvazörü. dreadnaught döneminde inşa edildiğinden, o dönem hızla ilerleyen teknolojiye yanıt olarak, kendisinden henüz 7 yıl önce inşa edilmiş olan sms von der tann hızla eskimiştir. o sırada hızla gemi inşasına girmiş olan alman donanması sırasıyla sms moltke, sms goeben ve sms seydlitz'i suya indirmiş, ancak hala ingilizlerle rekabet edebilecek güce sahip olmadıklarından yepyeni ve modern bir savaş kruvazörü tasarımına yönelmişler, bu yetmediği gibi bundan 3 adet yapmışlardır. işte bunların ilki, aynı zamanda bu sınıfa adını veren sms derfflinger'dir. (diğerleri sms lützow ve sms hindenburg)

    sms derfflinger ingiliz kraliyet donanması da dahil, zamanının en modern savaş gemisiydi. 1. dünya savaşı'nda almanların ingiliz kıyılarına yaptığı bombardıman sortilerinde ve dogger bank deniz savaşı'nda savaşmış, en son olarak da jutland deniz savaşı'nda şov yaparak bu gelmiş geçmiş en büyük deniz muharebesinin yıldızı olmuştur. burada derfflinger, kızkardeşi sms lützow ile birlikte alman donanmasındaki en büyük ve modern gemi olduğundan ingilizlerin başlıca korku kaynağı ve hedefi olmuştur. bundan ötürü çok ağır hasar almasına rağmen geri gekilmemiş ve korkuturcasına ingilizlerin üstüne üstüne giderek direnmiştir. ingilizler bu inatçı dirençten ötürü "iron dog" lakabını takmışlardır.

    savaş esnasında sms lützow ile birlikte ingiliz amiral beatty'nin komuta gemisi hms lion'u top atışına tutmuş, özellikle sms lützow ingiliz gemisine çok ağır hasar vermiştir. bu sırada hms lion tıpış tıpış kaçıp gözden kaybolunca başroldeki gemimiz derfflinger birden kendini boşta bulmuş, sağa sola az biraz bakınınca toplarını etrafta en yakında bulunan ingilizlerin o dönemki ünlü savaş kruvazörü hms queen mary'ye yöneltip salvolarına devam etmiştir. ancak o sırada sms seydlitz de aynı gemiyi salvolamaktadır ve hms queen mary, adeta bir hedef tahtası gibi bu iki alman canavarından gelen 4 salvodan üçünü yemiş ve atomik bir patlamayla havaya uçmuştur. bu patlamanın resimleri efsanedir, internette bulunabilir.

    derfflinger bununla da yetinmemiş, savaşın kırılma noktasında karşısında ingiliz ana filosunu görünce geri döneceğine o sırada birden çok sayıda isabetli inen ingiliz salvolarına maruz kalan kızkardeşi sms lützow'un yardımına koşmuş, sms lützow ile beraber lützow'a o sırada en çok top isabeti yapan ingiliz savaş kruvazörü hms invincible'ı 6 dakika içinde orta taret cephaneliklerini havaya uçurarak patlatmış ve iki parça halinde denizin dibine yollamıştır. bilmeyenler için, bu savaşta almanların batırdığı 3 ingiliz gemisinden ikisi olan hms indefatigable ve hms invincible, henüz adları sms goeben ve sms breslau iken bizim yavuz ve midilli zırhlılarını tunus'tan çanakkale boğazı'na kadar kovalayan iki gemidir ve çok ünlülerdir.

    sms derfflinger, jutland deniz savaşı'nda en çok mürettebat kaybı yaşayan, ve buna rağmen en başarılı ve dirençli muharebeyi yapan alman gemisi olmuştur. savaş esnasında 17 adet ağır top mermisi yemiş, buna rağmen 385 tane ağır top mermisi atmıştır. 157 mürettebat kaybıyla en çok ölümün yaşandığı alman gemisi olmuştur ve buna rağmen bu performansı göstermesi açısından almanların gururu olmuştur.

    alman kraliyet donanması, versailles anlaşması'nı imzalanmasını beklemek için ingilizlerin gözetiminde scapa flow açıklarında demirli beklerken, o zamanki amirali ludwig von reuter ingilizlerin gemilere el koyacağını anlayınca tüm mürettebatlara gemilerini batırma emri vererek ingilizlere tarihin en büyük golünü atmıştır. o sırada birkaç mil ilerde tatbikat yapan, gemileri gözetlemekle görevlendirilmiş ingiliz komutan haberi alır almaz geri dönmüş, ancak dönene kadar nerdeyse bütün gemiler batmıştır. sms derfflinger bizzat 14:45'te sulara gömülmüştür.

    buna en çok, o dönem ingiliz donanması'nın gücüne hayran olup alman gemilerine daha da hayranlık duyan ve versailles anlaşması gereği bir umut derfflinger'in kendilerine teslim edilmesini hayal eden fransız ve italyanları üzmüştür.

  • adamın adı haydar sa senin de adın ege ise ne sorun var burada???

    halbuki sen ikcı olarak yerini bilip haydar bey bize iki kahve deseydin o da tabi ki ege bey her zaman istediğiniz gibi kahvenizi şekersiz yaptım diyebilirdi...

    edit: gelen mesajlardan anladığım kadarıyla adam trollmüş ben de prim vermişim... ( ay bu ilk editimdi çok heyecanlı)

    edit2: gelen diğer mesajlardan da anladığım kadarıyla haydar da trollmüş...
    hem haydar severlerden, hem ege severlerden tek tek özür diliyorum...