• irfan değirmenci'nin ilk kitabı.

    zaman zaman haberlere konu olan anket çalışmaları vardır hani, "aşağıdakilerden hangisinin komşunuz olmasını istemezsiniz?" diye sorulan. o anketlerde en çok işaretlenen şıkların hepsini düşünün şimdi. kimden nefret ediliyorsa onları düşünün. nefret suçlarının kurbanlarını düşünün. önyargıyla yaklaşılanları düşünün. ötekileştirilenleri düşünün. dışlananları, kovulanları, ayrımcılığa ve haksızlığa uğrayanları düşünün. haklıyken haksız konuma düşürülenleri, kapının önüne konulmak istenenleri düşünün.

    yeterince düşündüyseniz okumaya başlayabilirsiniz. uykunuz geldiği anda, hiç çekinmeyin, kitabı bir kenara koyup gözlerinizi yumun. bir uyuyup uyanalım, her şey daha güzel olacak, biliyorum.

    irfan değirmenci
    eski bir televizyoncu ;)
  • en yakın zamanda alacağım ama d&r ya da idefixten almayacağım kitap.
  • mutlaka alınması gereken kitap. alın hediye edin gerekirse ama alın mutlaka. nerden almayacağınızı biliyorsunuz nasılsa ;)
  • birazdan alacağım kitap. dr ve idefix gibi rezil sitelerle ilişiğimi kestim zaten bakmadım bile. kitapyurdu'nda var almak isteyen suserlere.
  • kitapyurdunda sipariş verdiğim ve 2 gün içinde elime ulaşan kitaptır

    son zamanlarda youtube da irfan değirmencinin videolarını izlerken kendimi buluyordum. hayranlığım boyut atlamıştı ve instagram/twitter hesaplarını resmen stalklar hale gelmiştim. kitabı almayı hep erteliyordum, çünkü kütüphanemde biriken kitaplarıma öncelik vermeye çalışıyorum. ama geçen hafta artık böyle yürümeyeceğini farkedip sipariş verdim, kitap elime ulaştı ama 2-3 gün boyunca kitabı elime alabileceğim lezzetli bir an yaratamadım. ya metroda ayakta kaldım sabahları, ya akşam eve geç geldim derken kitaba sadece uzaktan bakıyordum. esas lezzeti bu geceki nöbetimde tattım. telefonumdan uzaklaştım ve okurken kendimi kaybettim. irfan değirmenciyi bile aklımndan çıkardım okurken swh
  • irfan değirmenci'nin ilk kitabıdır. hemen kovulmasıyla yazılıp raflara konulan kitap değildir. kendinin de dediği gibi zaten 1 yıl önce yazmaya başlamış kovulunca hızlandırmıştır.
    şaşırtan kitaptır açıkçası ben beklemiyordum kendisinden böyle bir kitap. destek olmak amacıyla aldım. okudum; devrik cümleleri, betimlemelerle gereksiz uzattığı cümleler ve son kısımda acaba burdan itibaren mi kovulduktan sonra yazdı dedirten yer beni rahatsız eden şeylerdir. ama günümüz tarihini, olaylarını o kadar güzel ve sarsıcı anlatmıştır ki. gazetecilik gözlemiyle yazma yeteneğini birleştirince güzel olmuştur. tavsiye edilir.
  • türkiye'nin ne durumda olduğunu, dünüyle bugünüyle çok güzel bir biçimde aktarmıştır. göte göt demiştir.

    hatta maalesef ki yarınlarımızı da anlatmıştır.
    (bkz: 10 mayıs 2017 çevreci çiftin öldürülmesi)*
  • sertap' güzel bi parçasıdır
  • irfan değirmenci'yi kanal d'de sabah haberleri sunduğu zamanlar çok severek takip ettiğim için kitabını da büyük bir heyecanla aldım.
    ilk kitabı diye biliyorum ve ilk kitap için oldukça başarılı buldum. eğer yazarlığa devam ederse sonraki kitaplarının edebi yönünün çok daha güçlü olacağına eminim.

    bu kitap şimdiye kadar okuduğum en samimi kitap olabilir. karakterleri nergis, poyraz, mert, derya, yusuf, meryem, belkıs abla o kadar yakından tanıdığımız insanlar ki. sanki hepsi de bizim çevremizden. kitabı okurken kendinizi kısmet apartmanında gibi hissediyorsunuz, onların dertlerine ortak oluyorsunuz.
    kitapta, bu güzel insanların, türkiye'de artık her gün duyduğumuz bela ve sıkıntılarla nasıl başa çıkmaya çalıştıklarına, nasıl direndiklerine şahit oluyoruz.

    tek bir sayfası bile sıkmayan güzel roman.
  • irfan değirmenci'nin işinden edilmesinin ardından bu kitap yayınlanınca sanmıştım ki o süreci anlatıyor kitapta.

    değilmiş.

    *

    önsözde "ilk kitabım benim değil, bunca zaman haberlerime taşıdığım insanların öyküsü." yazmış.

    o zaman sandım ki meslek yaşamında tanıdığı ilginç kişileri ve hikayelerini yazmış.

    yok o da değilmiş.

    *

    roman yazmış.

    bir apartmanda yaşam mücadelesi veren birkaç komşu.

    *

    gay bir çift, atanamayan öğretmen, onun haksız yere terör örgütü üyeliği ile suçlanıp işinden edilen hamile öğretmen karısı, türbanlı bir yetim kız, ablası erkek terörüne kurban giden kimsesiz bir çocuk ve hepsine annelik eden gözüpek bir kadın.

    *

    hepsinin kahredici derecede dramatik hikayesi var. gün yüzü görememek üzerine kurulmuş hayatlar.

    *

    tanık olduğumuz olaylar da romanın içinde yer alıyor:

    -suriyeli mülteci bir ailenin insan kaçakçıları tarafından yok edilmesi,

    -camına kar topu çarptı diye kavga çıkarıp katil olan esnaf,

    - parkta yürüyen hamile kadına saldırı,

    -çocuk tacizcisi ve her türlü yalana, hileye, pisliğe başvuran dinciler,

    -kafasına cam düşen kız,

    -twitter'da öfke kusanlar,

    -doğudaki dışarı çıkma yasağı ve ölülerin gömülememesi...

    *

    ülke gündemine bir dönem girmiş bu konuların roman içinde yedirilmesi güzel fikir. ama karakterler çok karikatürize. bahsi geçen komşuların yoğun içtenliği çok güzel fakat pek inandırıcı değil, aşırı. kötü karakterlerse evet onlar bildiğimiz kötü. lanet olsun onlara.

    *

    sık sık da şarkılara (şarkı sözlerine) başvurmuş değirmenci. olaylara bir fon müzik koymuş.

    kapanışı da şöyle yapmış:

    "bir varmış bir yokmuş, dünya masalmış
    her yolcudan bu handa hoş seda kalmış
    gökten üç elma düşmüş yuvarlanmış
    herkes payına düşen elmayı almış."
    sezen aksu
hesabın var mı? giriş yap