bükülmek
-
içinin dışa doğru giderek büküldüğünü düşün. (yolun gülle dolsun, güller dikensiz.)
duramazsan bir süre sonra un ufak dağılırsın.
durabilirsen hemen etrafına bak: (sözünde misin, istasyon doğru mu?)
öyle bükük kalmak hiiiç de kolay değildir. gerginlik yaratır.
her gerginliğin bir anlamı vardır gerçi (di mi hermeneutik haller uğrunda
bırak küçük dağlar yerinde dursun.)
ya da
içinin içe doğru git gide büküldüğünü... (seni gidi)
bi düşün
bu kez de kendi kendini yutabilirsin
egonun bir sonraki patlamasına kadar kozmolojik bir noktaya sıkışırsın
her iki senaryoda da finale varıncaya kadar
hiç ummadığın yerlerinde solucan delikleri çıkabilir:
bir de bakarsın olmadık iki noktan bir oluvermiş.
hipotetik yolculuklar yapmışsın kişisel tarihinde de
ruhun bile duymamış:
banach uzayından
negatif delta hilbert uzayına düşmüşsün
yalanmaktan çatlamış dudaklarına
lipschitzler sürülmüş.
epigrafınla barışmış, gradyanınla sevişmiş
entropinin... -
-
bir cismin düz konumda iken eğri hale gelmesi
-
ing.si (to be bent/to be twisted)
(bkz: hot bended)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap