• kafenin hemen sağ tarafında kalan apartman sakinleri de incelenmeye değerdir. eskiden -sanırım- 3. katta, karşı apartmandaki uzun saçlı öğrencilerle aynı davranışları sergileyen birtakım adamlar otururdu, şimdilerde ise 12143423464 kişilik koreli bir aile apartmanı mesken tutmuş durumda. alakasız bilgileri geçip kafe hakkında bilgi vermek gerekirse, saçını kızıla boyayan bir garsona, marie claire'in bu ayki sayısına, süper tatlılara, şurup konusunda bonkör davranılmayan çilekli cappucinoya (gerçi rica edince kırmayıp şurubu daha fazla koyuyorlar) sahip şirin bir yer olduğu söylenebilir. sıcak çikolata soslu browniesi tatlılar arasında tek geçilir, makarnaları pek başarılı değildir ama cafe&shop burger hem doyurucu hem de mantar sosuyla akılçelici, salya akıtıcıdır. unisex bir tuvaleti vardır ama tuvalet yer itibariyle başarısızdır. kafenin en çok masa bulunan kısmın göbeğine tuvaleti koymayı akıl eden herkesi tebrik ediyorum. bütün müşterileri selamlayıp tuvalete girmek ve çıkmak bambaşka bir keyif gerçekten.
  • kadıköy'de, en güzel tatlıları yapan mekan.. bunun yanına görünmez bakınız ile "bence" demiyorum, kimle gittiysem aynı fikire sahip oluyorlar çünkü..

    limon sevmediğim halde her gittiğimde limonlu merengue'inden yerim.. yine cheesecake sevmem, cafe shop'un bütün cheesecakeçeşitlerini yerim vallahi, hadi spesifik olayım kestanelisi diyeyim bari.. brownie'si, çikolatalı pastası, tartları vs.. hepsi harikadır kanımca.. merengue'den vazgeçebilsem tadamadıklarımı da denemek istiyorum ama olmuyor (misal dün yapmamışlar, çikolatalı pasta aldım, yeme de yanında yat misali, harika bişeydi.. söz aldım ama, gitmeden önceki gün telefon edicem, ertesi gün çıkarmıycaklarsa da yapacaklar o pastayı.. ha evet, isteyenlerden pasta siparişi de alıyorlar..)

    mekanın kendisi inanılmaz şirin, çalışanları, sahibi, çok şeker insanlardır ayrıca, yukarıda yazdıklarımdan belli olmuştur heralde..

    bir de "uzuuuunn sabah kahvaltısı" diye bir olayları var ki, bakmışlar hafta sonu gelenler 2'den sonra ayılıyorlar, sınırlamayı kaldırmışlar, öğleden sonra istediğiniz saatte kalkıp gidin, kahvaltınızı edin..

    her türlü bayılıyorum, kadıköy'de hafta sonlarının olmazsa olmazı kafe..

    (bkz: süper)
  • uzun yıllar önce keşfettiğim ancak bir süre nedense my chef'in mideye ve keseye hitap eden menüleri nedeniyle unutmaya yüz tutmuşken, bir arkadaşımın "bademli tavuk yemelisin orada!" diyerek yeniden dürttüğü güzel ötesi kafe.

    masasından sandalyesine, girişteki basılı materyallerden, duvarlarındaki resimlerine kadar sizi "rahat" hissettiren bir mekan. sakin, dingin, göz yormayan bir ışıkta, günün her saati yemek, içmek, oyun oynamak, bir şeyler okumak ve sohbet etmek için son derece ideal. çalışanların güleryüzü ve ilgisi size alışmaya başladıklarında daha da artıyor.

    pek çok yemek denedim burada. işte o fayda-mliyet analizleri! ıspanaklı kekini, ıspanaktan ve ıspanağın bir kekte olabileceği düşüncesinden nefret eden insanlara sevdirdiğine gözlerimle şahit olmuş biri olarak kesinlikle öneririm. büyük bir dilimi 4 tl. krepleri 8-10 tl aralığında. doyurucu. derin bir kasede sunulan çorbaları da oluyor. o da yanlış hatırlamıyorsam 4 tl. bahsettiğim bademli soslu piliç bonfile tabağı 12 tl. dün de sabah erken saatlerde kahvaltı yapmam gerekti kadıköy'de. aklıma geldi, uğradım. iki çeşit kahvaltısı var. temel şeylerin bulunduğu 10 tl'lik bir tabak ve öküz doyuran dediğim daha alengirli 20 tl'lik tabak. 10 tl olanı söyleyip, dana gibi yiyip, çayımı yudumlarken gazetemi okudum. kalkmak istemedim. gel gör ki dünya, kurtarılmak üzere beni bekliyordu.

    benim huzur bulduğum sevimli mekanlardan biri. dilerim çalışanları, dekoru ve yemekleriyle hep böyle devam ederler. bir diğeri bostancı'daki moonstruck'tı. kapatıp starbucks açtılar yerine :(

    son not: 8 şubat cuma günü mekanın içinde sanırım bir tadilat yapılması gerekiyordu. biraz ses oldu. adını bilmediğim ama mekanın sahibi/işletmecisi olduğunu bildiğim uzun saçlı arkadaş yaklaşıp özür diledi. ikramda bulunmak istedi, ki son derece de normal karşılamıştım aslında durumu. bir sıkıntım yoktu. çıktıktan sonra bir gülümseme, hayata dair bir umut aldı beni.
  • istanbul'a geldiğim günlerde uğramadan geçemediğim, mis cafe latte'sinden içmeden güne başlamadığım güzel ambianslı yer. zaman zaman bu yerde buket uzuner ve cezmi ersöz ile de selamlaşırız.
  • fiyatları biraz daha uygun olsa gidip sabah akşam oturacağım huzur dolu mekan. garsonlarının güleryüzü için bile gitmeye değer. sanki kapıdan girince bahariye'nin kalabalığından birden kurtuluyor insan. güzel kadıköy'ü daha da güzel kılıyor cafe n shop.
  • çok farklı bir mekanı arıyorken "neyse boşver bulamayacağız orayı, şurası da güzel bir yere benziyor" diyerek girdiğimiz ve bayıldığımız mekan. birçok yerin aksine gürültüsüz, sakin ve tam kafa dinlenecek bir yer. ıspanaklı pastasına ise taptım! çalışanların güleryüzlülüğü de takdir edilesi. gidiniz, görünüz efendim.
  • fiyatlarin bahsedildigi kadar abartili olmadigi, kadikoy rexx'in ust sokaginda bulunan, yapmacik degil gercekten guleryuzlu garsonlariyla insani evinde hissettiren kafe. soguk bir kis gunu arkadaslarla oturup sicak bir kahve icmek ve meshur cheesecakelerden yemek icin en guzel mekandir kanimca.
  • abartısız, kadıköy'ün en huzurlu, rahat, fiyat olarak makul, keyif verici mekanı. dışarda yer bulabilmek kaydıyla...
  • bir cuma gecesi kadıköy'de yanınızdaki insanla konuşurken birbirinizi duyabileceğiniz desibeldeki müzik eşliğinde sakin ve bir ev konforunda vakit geçirebileceğiniz, tiramisusu ve apple pie'ı geçer not almış mekandır.
  • bu kafenin en ilginc tarafi tam karsisinda bulunan apartmanda oturan uzun sacli ogrenci kardeslerimizin pencere onunde soyunmak, evde yari ciplak dolasmak gibi huylarinin bulunmasidir. bahcesinde otururken ister istemez gozunuz kayar.
hesabın var mı? giriş yap