• ankara kalesi'nin ana giriş kapısının karşısında, eskiden at pazarı olarak bilinen mevkide yer alan çengel han adlı tarihi kervansaray'da yer alan bu müze ankara'nın ilk ve tek sanayi müzesidir. ulaşım, sanayi ve iletişim tarihi ile ankara ve atatürk'e ilişkin objeler yer alır. en güzeli ise koç holdingin sermaye birikiminin ilk nüveleri görülebilir.
  • üst kattan gezmeye başlıyorsunuz. oyuncak tren koleksiyonu var. o koca koca lokomotiflerin en ince detaylarına kadar dikkat edilerek yapılmış minyatürlerini görüyorsunuz. yan odada doğu almanya dönemi çocuklarının oynadıkları tahta oyuncaklar var. odadan çıkıyorsunuz edisonun sesini duyabileceğiniz bir fonograf var başka bir odada 99 yılına ait macintosh bir bilgisayar... bir oda da rahmi koç' un abdullah gül ile yediği akşam yemeğine ait mönü sergileniyor. hurma tatlısı yemişler o gece. böylesi gereksiz bir bilginin zihnime kazınmasına neden olduğu için gıcık olduğum müze. keyifli keyifli geziyordum halbuki o mönüyü görene kadar.
  • ankara'da güneşli bir pazar gününde rotanızın önemli bir parçası olabilecek müze.
    bir hayatı, bir insanın ilgi alanlarını (oldukça fazlalar:)), o insanın başarılarını ve de kim bilir hangi anılara şahitlik etmiş o eşyaları görmek çok keyifli.
    zamanda hızlı ve hızlı olduğunca dolu bir yolculuk.
  • bir ailenin entellektüel yanını ortaya net bir şekilde koyan müze.

    ankara'da bulunan bu müzeye mutlaka yolunuzu düşürün. bu kadar zengin bir koleksiyona zor rastlanır.
  • ankara'nın ilk sanayi müzesidir.henüz gezme fırsatım olmadı fakat resimlere bakılırsa gezilip görülmeye değer.
  • minyatür objelere bayılan biri olarak benim için gezmesi son derece keyifli olan müze.

    giriş tam 9 tl, öğrenci 5 tl.

    rahat bir 2-3 saatinizi ayırabilirsiniz. içinde de yok yok. oyuncak evler ki favorim, buharla çalışan makinalar, lokomotif modelleri, eski daktilo ve bilgisayarlar, biblolar... kısmen interaktif denilebilir aslında, bazı objeleri kurcalayabiliyorsunuz çünkü.

    tek kötü yanı ulaşım sıkıntısı bence. daha kolay bi alternatif var mı bilmiyorum ama biz kızılay'dan yürümeyi tercih ettiğimiz için yorulduk biraz gidene kadar.

    ankara kalesi, erimtan müzesi, anadolu medeniyetleri müzesi ile komşudur aynı zamanda.
  • içinde gerçek anlamda her şeyin olduğu, gidip görülmesi gereken müze. içinde bulunduğu hanın odaları tematik olarak (maket oyuncaklardan, eski bilimsel araç gereçlere, traktörlerden eski bisikletlere, eskiden kullanılan balıkadam kıyafetlerinden, eski uçak motorlarına, daktilolara, bilgisayarlara...) ayrılmış durumda. hatta -eskiden o hanın içindeler miydi bilemiyorum ama- esnaf dükkanları bile sergileniyor; muhtemelen orijinal tabelalarıyla birlikte hem de.
    giriş ücreti de öğrenci 3 tl, tam 5 tl. ankara'daysanız gidip görün. pek güzel.
  • bünyesine safranhan bölümünü de ekleyerek ankara’nın tarihi mirasına sahip çıkmaya devam eden müzedir. 1511 yılında hacı ibrahim bin hacı mehmed tarafından inşa edilen, zaman içinde önce kervansaray, ardından cezaevi olarak kullanılan tarihi safranhan, ankara rahmi m. koç müzesi’nin bir parçası olarak hizmet vermeye başlamıştır. rahmi m. koç müzecilik ve kültür vakfı tarafından 4 yıl süren titiz bir çalışmayla restore edilerek müzeye dönüştürülen safranhan’da toplam 42 oda ve sergileme alanları bulunuyor.
  • içeride sizi görünce,
    seyyan hanım'dan mazi kalbimde bir yaradır
    çalmaya başlayacak bir radyo barındırır

    dipnot :
    bu kadar az ve 2019 yılından bugüne hiç entry yazılmamış olması şaşkınlık verici. keşke survivor başlıkları yerine bunlar gündem olsa..
  • ankara'da gezilmesi gereken ilk 3 yerden biri. atatürk köşesi, esnaf sokağı, makineler, oyuncaklar, bebek evleri, klasik araba koleksiyonu ve çok daha fazlasını görebilirsiniz müzede. zeki alasya'nın buda koleksiyonunu da görebilirsiniz. ayrıca müzede kendi hatıra paranızı(jeton) basabileceğiniz bir de makine bulunuyor. bu makineye birkaç lira atıp kolu çevirerek hatıra paranızı kendiniz basabiliyorsunuz. hatıra paranızı almadan gitmeyin derim.
hesabın var mı? giriş yap