dikmek
-
-
elbiseyi olustururken uygulanan eylem.
-
(bkz: mum dikmek)
-
(bkz: dikici)
-
(bkz: topu dikmek)
-
kola, fanta, su gibi seyleri sisesinden icmek.
-
(bkz: tüy dikmek)
-
misket oyunu gibi oyunlarda, katılımcıların bilyeleri veya ilgili oyun nesnesini yere koyması olayı. "herkes beşer tane misket diksin!" gibi. yöresel olarak diklemek şeklinde de kullanımı vardır.
-
diken türkçe dik/dikmek, tikmek/tikgen sözcüklerinden evrimleşip sadeleşmiş bir sözcük. yerel sözcüklerden dikki hem kökenini iyi işaret eder, hem de güzel bir kuzen sözcüktür. tiken de alay yollu söylendiği halde öz köke söyleyenlerin bildiğinden daha yakın. (demek ki kökteki t>d eskilliğinden ötürü benzer şekilde dükkan yerine tükan demeyi seviyoruz.)
tiğdirmek "yönünü yukarı dikmek" anlamında diktirmek sözcüğünden şekillenmiş olabilir.
(bkz: dikmen), dikelmek, dikit, dikey, dikili, dikilmek
(bkz: dik/@ibisile)
(bkz: dikim)
(bkz: diken/@ibisile)
(bkz: dikiş)
(bkz: mum dikmek), tüy dikmek
(bkz: topu havaya dikmek) -
bir şişe ya da benzer kabın baş aşağı edilerek içerdiği sıvının yer çekimine tabi olduğunda akacak oluşunu, ağız haznesine yönlendirerek lehimize çevirmek suretiyle yapıyor olabileceğimiz, ilkel bir bakış açısıyla makul olduğu gibi çokta pratik olması nedeniyle insanın işine gelmesinin de cabası olan hede.
kimileri de bir şişenin ortak kullanım halinde başkalarının bundan tiksinmesine duyarsız kalacak değilim' tadında bir çözüm niteliği taşıyan ağzı ve dikdiği nesne arasında bıraktığı profilden görülecek ölçüde ayarlanmış 3-5 cm'lik boşluk pay ile tiksinmelere karşı ne kadar da hassas olduklarını göstermeye çalışırlar. buna ne denir bilemedim
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap