dope
-
i like the pope
pope smokes the dope
yazan tişörtle vatikana girebilene aşk olsun,aşkolsun demiş şair.. -
turkcesi uyusturucu .
-
-
uyusma hissi veren, bagimlilik yapan, legal olmayan madde icin kullanilan ingilizce kelime. dope dediginizde insanlarin kafasinda marijuana canlanir genelde
-
10 yildir ayni fakulteye bikmak usanmaksizin kayitli olan lakin okulun tam adresini hatırlıyamadigi icin sinavlara giremiyen sahsiyet
-
(bkz: you spin me round)
-
kıyak, iyi, uçuk gibi anlamlarıyla bu aralar parlayan bir kelime.
sıfat olarak kullanımına örnek "dope shit" (hiç açıklayıcı olmadı değil mi?).
dope is the new sexy.
ona göre. -
debonaire adlı gaz ötesi şarkıları fast and furious filminde jony tran'e baskın yapıldığı sahnede arkada çalar, 'nooluya lan' dersin...
-
los angeles'in tehlikeli mahallelerinden inglewoodda buyumus rick famuyiwa tarafindan yazilmis ve yonetilmis, inglewoodda yasayan zeki, basarili, universiteye basvurmaya hazirlanan genc malcolm'un basindan gecenlerin hem esprili hem heyecanli bir sekilde anlatildigi guzel film. basrol oyuncusu shameik moore. bonus oyuncu olarak the grand budapest hotelden tanidigimiz tony revolori var.
-
bana kalırsa, son zamanların en iyi, en başarılı, en eğlenceli, en cool filmlerinden biri. filmdeki sürpriz isimlerin yanı sıra filmin üç ana karakterine ve onları canlandıran oyuncularına derin sempati duymak kaçınılmaz. akıl dolu referansları, diyalogları, mekanları, kostümleri ve can alıcı müzikleriyle film bittikten sonra bile aklınızın sinemalarında tekrar tekrar oynamaya devam ediyor. filmde sevmeyeceğiniz bir noktanın çıkması çok çok düşük bir orana sahip. buraların çoktan "dope" sesleriyle yankılanması gerekiyordu. film gerçekten adı gibi dope.
ayrıca film, elemanların filmlerindeki grubu awreeoh'un don't get deleted gibi içinde hip hop, rock, dubstep ne varsa barındıran gaz bir şarkıya ve eğlenceli klibine de önayak olmuş.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap