• yerini facebook event davetleri ile değiştirmeye başlamıştır.
  • tanesi yer yer beş lirayı bulan çöp. yani son gideceği yer çöp.
  • en özel gününüze sevdiklerinize davet etme aracıdır.

    eskiden olsaydı birkaç belli katalogdan beğenseniz de beğenmesiniz de bir seçim yapmak durumunda kalınıyordu.

    ancak şimdi düğün öncesi save the date fotoğraflarınızdan yada şişe içerisinde davetiye gibi ilginç tasarım davetiye seçenekleri olabiliyor
  • düğünlerin olmazsa olmazı. dağıtımı da en sıkıntılı boyutu.

    entrilerimden de anlaşılacağı üzere ruh hastası düzeyinde fenerbahçeliyim. böyle olunca davetiye de bilet şeklinde oldu. barkod yerine karekodu eklemesi yaptık. okutunca buraya gönderiyor :)

    söz uçar yazı kalır. burada hatıra olarak kalsın.
  • nasıl karşılandığı önemli.
    rahmetli dedemin evinde, elektrik düğmeleriyle duvar arasına sıkıştırılırdı bunlar. beyaz karton üstüne bir çiçek resmi olurdu genelde. dedem davetiyeyi okuduktan sonra resmine bakar ve oraya sıkıştırırdı. zamanla yetmedi o kısımlar, duvara asılı çerçevelerin kenarlarına da sıkıştırmaya başladı.
    milenyum yaklaştıkça davetiyeler arasından sürprizler de çıktı. daha büyük kartonlar gelmeye başladı önce. kartonların rengi değişti. çiçek resimleri yerini manzara resimlerine bıraktı. hat yazıları da geldi bazen.

    dedem, gelen davetiyeyi diğerleri ile kıyaslar oldu. üstünde hat yazısı olan, en büyük ve en renkli olan salonun hemen girişindeki elektrik düğmesinin üstüne gelmeye hak kazanıyordu. ama işin en önemlisi, o davetiyelere süs gözüyle bakıyordu dedem. babannem de onun gibi düşünüyordu, bazen "şunu koy oraya, bak daha güzel" diye konuşmasını duyardım.

    bundan 10-15 sene kadar önce, birden davetiyelerin büyüdüğü, neredeyse kişilik sahibi olduğu, o kişiliğin de yeni gelin ile nargile kafe müdavimi abi arasında gidip geldiği bir dönem yaşadık. ferman şeklinde davetiyeler, "tez sünnet düğünü yapılaaa!! bu davetiyeyi alan kişiler filanca saatte düğün salonunda ola" şeklinde biten sünnet davetiyesi metinleri gördük. aynı günlerde müthiş bir mizah da başgösterdi, karikatür çizimleri, sinema bileti şeklinde davetiyeler (başroller kısmına gelin damat adının yazılması, düğün saatinin gösterim zamanı diye belirtilmesi... aman allahım kapa bu parantezi, kapa!) hasılı ilginçlikler moda oldu.

    ama ne oldu biliyor musunuz? hiçbir mizah her bakışta güldürmedi. duvara asacak değerde olmadı hiçbiri. bebenizin diş çıkardığını müjdeleyen magnetleriniz kısa zamanda çöpü boyladı da, banal bulduğunuz için yaptırmadığınız bademli nikah şekerleri daha bir iştahla yendi. dedem düğün davetiyelerini abartıyor muydu? evet. o günlerde bu yaptığını hep abartılı bulmuştum. fakat ülkenin en ünlü gsm şirketinde müdür olan arkadaşımın evine gittiğimde bana biblolarından, yani salondaki tek görevi tv sehpasının ona ayrılan köşesinde, hiçbir işe yaramadan duracak olan o minik fillerinden bahsederken 10 dakikalık bir hikaye anlattığında dedemi hayırla andım. odadaki eşyaların rengiyle nasıl uyumlu olması gerektiğini düşündüğünü, uyumlu renge karar verince objenin yastık desenlerine uyumlu olması gerektiğini anlattı. muhabbetin sonunda bi de baktım ki o mor fillere karar vermiş. mor filler bakınca iç açmıyordu, çok ciddiyim, dedemin komşusunun oğlunun düğün davetiyesindeki sarı papatyalar daha fazla iç açıyordu. o filleri elime alsam arkadaş şaşırırdı, o filler ellenmek, oynanmak için değildi. dedemin davetiyelerini okurdum en azından. "maaile" yazan davetiyeler benim için daha değerliydi.

    sonunda ne oldu? salonunu kurallara, renk uyumlarına ve modaya uygun döşeyen arkadaşımla seneler oldu görüşmüyorum. eksikliğini hissetmiyorum. dedem öldü. sanırım davetiyeler de ev boşaltılırken çöpe atıldı. ve ben şu an gerçekten boşa konuşuyorum.

    yine de, kıssadan hisse çıkarılırsa ve bir kişi bile tiyatro bileti görünümlü davetiye yaptırmaktan vazgeçerse mutlu olacağımı biliyorum.
  • gösterişliliğinin görgü ile ters orantılı olduğuna eminim. kanıtlayamam. süslü davetiye, kral dairesi kadar kendini kandırmaca...

    bir de şuraya, buraya bağış yaptık diye göz boyayanlar var. bağış davetiyesi ve bağış nikah hatıraları normalden çok pahalı oluyor. atıyorum sade bir davetiyenin adedi 70kr, bağış davetiyesi 4tl. şeker yerine dağıtılacak magnet de 7tl mesela. borç harç 250şer adet bağış davetiyesi ve magneti yaptıran biliyorum. nikaha elli kişi geldi. magnet de on adet alınmış misafirler tarafından, biri ben. bana da gelin verdi kendi eliyle...
  • levhayı ne yapacağız biz ? evimize mi asacağız ya?
    bu ekipman öyle bir hal aldı ki bunun plexi'si yapılmış bunun. lan levha ya...
    adam şeffaf plexiden levha yaptırıyor. 15 cm boy, 10 cm en ve 2,3 cm et kalınlığı. tövbe estafurullah.. tüy dikilmesi, mühürlenmesi (sanki bana kanuni sultan süleyman eve ferman göndemiş), 3 tane envai çeşit zarfla belenmiş halde gelmesine alıştım da bir nakış işlemesi yada plexi levhaya alışamadım.
    kanaviçe düğün davetiyesi nedir güzel kardeşlerim, ey romalılar? kaneviçeyi çok severim yanlış anlaşılmasın, duvarda da çok şık durduğunu düşünürüm ama yazık değil mi ya? kimse senin düğün davetiyeni kullanmayacak, elinden alıp telefona kaydedip çöpe atıyor. kaneviçeyi duvarına mı assın ?
    lan levhayı ne yapsın gerildim bak yine.
    neyse bir kız arkadaşım bu levhalardan istedi. yanılmıyorsam totelde 1000 adet davetiye basılacaktı öyle 100 tane falan da değil yani. neyse isterim diye tutturdu, tanesi yamulmuyorsam 3 tl gibi bir şey. oğlan hop oturup hop kalktı, bizi aradı destek istedi "bu çok saçma davetiyeye bu parayı neden vereyim? zaten çok sıkışığım." hoş kızın yüzüne yaparız, hallederiz diyip arkasından bizi araması bende hafif bir midem bulantısı yaratmadı değil. neyse kızı aradım işte haberim yokmuş gıbı davetıyeyı ne yaptın falan anlattı dedı plexiiiii . dedim ne kadar? neyse uzatmayayım, kendisine cok gereksiz bir harcama olduğunu, herkesin çöpe atacağını bence daha naif bir şeyler bakmasının daha tatlı olacağını falan anlattım kabul etmedi.

    günümüz teknolojik gelişmelerinde gereksiz olan ancak matbaa endüstrisine bahar ve yaz aylarında ciddi gelir elde ettirden düğün ekipmanlarından biri.
  • sadece düğün sahipleri için önemli olan ve sadece onlar tarafından saklanan bir düğün saçmalığı , alıp atıyoruz, vermek için uğraşmayın.
  • çok da gerekli olmayan bir şey zannımca. gelecek olan zaten geliyor, gelmeyecek olan zaten gelmiyor. dolayısıyla davetliler ile davetiye arasında bir bağ olduğunu düşünmüyorum. ha yaptırılmazsa nolur derseniz bir şey olmaz ama işte adet yerini bulsun...

    bu arada ben bu “adet yerini bulsun” maksatlı davetiyelerim için (bkz: kaçuv) ya da (bkz: darüşşafaka) gibi kurumlardan birini tercih edeceğim. hem sınırlı seçeneğiyle beni kararsızlıktan kurtarır hem de yaptığımız iş bir yaraya merhem olur belki.
  • günümüz şartlarında önemini kaybetse de; senede 500bin çiftin evlendiği varsayıldığında ciddi oranda talebin olduğu söylenebilir.

    özellikle ücretsiz online davetiye yapmak isteyenler için basit bir site mevcut online davetiye linkinden oluşturabilirsiniz.

    yine aynı sitenin basılı düğün davetiyeleri de var, onun için de düğün davetiyesi linkinden ulaşabilirsiniz.

    edit: parayla satıp, basit bir işi tamamen çorbaya çeviren bir çok uygulamadan hem iyi hem de basit.
hesabın var mı? giriş yap