• ne zaman ebeveynlik üzerine bir yazı yazsam bu konu hakkında danışma mesajları alıyorum. bazı yazarlar nasıl iyi ebeveyn olacağını, bazıları nasıl kötü ebeveyn olunmayacağını, bazıları ise ebeveynlik üstüne okuyabilecekleri kitap önerebilir miyim diye soruyor.

    ilk belirtmek istediğim husus ebeveynlik üstüne kitap okumayı önermediğim olacak. kitaplar, birçok detay üzerinden ebeveynlik için katı bir çerçeve çizerek ideal bir ebeveyn imgesini dayatıyor ve anne-babanın kaygısını arttırıyor bence. ideal anne baba yoktur. ideal anne babaya gerek de yoktur. yeterince iyi ebeveyn diye bir kavram var. çocuğun duygusal ihtiyaçlarını okuyabilmek ve bu ihtiyaçları karşılamak doğrultusunda onunla eşgüdüm içinde olmak yeterli ebeveynliğin en önemli adımı.

    çocuğun sevgiye, şefkate, dinlemeye, dinlenilmeye, sınıra ya da özgürlüğe ihtiyacı olabilir. bunların hepsi zaman zaman beliren ihtiyaçlar. bir an gelir serbest bırakmanız gerekir, başka bir anda ise sınır ve kapsanmaya ihtiyaç duyar çocuk. bu, çocukla kurulan ilişki geliştikçe gelişen bir eşgüdüm halidir. bazen sözel bazen davranışsal bazense bilinçdışı düzeyde etkileşimler bu eşgüdümü belirler.

    buradaki kritik noktalardan biri ebeveynin kendi kişilik yapılanması. kimse kendisinden öte bir ebeveyn olamıyor aslında. bu da şöyle bir anlam içeriyor, sert köşeleriniz, sivri uçlarınız varsa bunlar çocuğa hasar verebiliyor. insan ilişkilerinde belirgin sorunları olan kişiler, profesyonel destek almalı ki bu kenarlar, köşeler törpülensin ve çocuğa batmasın.

    bunun dışında, kişilik özellikleri, ebeveyn ve çocuğun özgün yanları, ilişkiyi de özgün kılan unsurlar. iyi ebeveynlik ile ilgili tanım yapmak bu yüzden zor. ama bazı kritik noktaları her ebeveynin dikkate alması gerekir.

    * çocuğu sevdiğinizi belli edin. o anlar sevdiğimi demeyin. sarılın, öpün, saçlarını okşayın. özellikle de oğlan çocukları cinsiyetçi tutumlar nedeniyle bunlardan daha fazla mahrum kalıyor. her çocuğun temel ruhsal ihtiyaçlarının başında sevgi görmek gelir. kız ya da oğlan, bunu ihmal etmeyin.

    * çocuğa psikolojik, sözel ya da fiziksel şiddet uygulamayın. düşünün ki bir kabahat işlediniz, örneğin işinizde bir hata yaptınız ve patron gelip size tokat attı. ne hissedersiniz? aşağılanma, utanç, öfke... işte çocuğa şiddet uygularsanız o da bunları hissediyor. yoksa çocuğa hiç kızılmaz, çocuk uyarılmaz, kural konulmaz diye bir şey yok. yeter ki çocuğu korkutup ezmeyin.

    * okuma yazmaymış, matematikmiş, piyanoymuş, baleymiş. bunlar teferruat. zekası normal sınırlar içinde olan her çocuk okumayı öğrenir. zeka ve çalışma kapasitesi ile de ders başarısı elde eder. ortaokuldaki sınıf arkadaşlarım içinden en başarısız olanı nalbur dükkanları açıp parayı buldu, cannes senin majorca benim geziyor. en başarılı olan ne oldu derseniz, işinden gece vakti çıkabilen bir beyaz yakalı.

    * çocuk yetişkin olmamış bir insan. yetişkin olmayışı onu kaale almayacağınız ya da konuşulanları anlamayacak anlamına gelmiyor. henüz dünyayı erişkinler kadar tanımadığı için onun yerine karar almanız gerekecek elbette ama bu onu hiçe sayarak davranmanız anlamına gelmez. özgür bırakın, doyduğunu, neyi ne kadar yemek istediğini o bilsin; öte yandan sınır da koyun, zararlı olacak gıdayı da sizin koyduğunuz sınırla yemesin.

    * çocuğunuzu dinleyin, hem onun kim olduğunu öğrenmenize yardım eder hem de duygusal bağınız güçlenir.

    * çocuğunuz canınız ama sizin parçanız, kolunuz, bacağınız, sizin bir temsilciniz değil, o ayrı bir insan. ne sizin olamadıklarınız olacak ne de yapamadıklarınızı yapacak; sizin küçük kopyanız da değil ki sizin yolunuzdan gidecek. onu kendinizden ayrı bir insan olarak kabul etmek konusu üstüne oturup düşünün ara ara.

    ebeveyn olmak insan olmak demek, insan olmak hata yapmak demek, bu saydıklarım içinde de zaman zaman yapamadıklarınız, ihmal ettikleriniz, unuttuklarınız olacak.
    olsun. yeter ki dönüp kendinizi değerlendirin, emin olamadığınız noktada güvendiğiniz insanlara fikir danışın. hata yaptıysanız farkına varın ve devamını getirmeyin. çocuklar düşündüğünüzden daha dayanıklı ve esnek canlılar, yaş ilerledikçe katılaşıp esnemekte zorlanıyor insanoğlu. bir çocuğun yaşam koşulları olumlu hale gelince öyle hızlı düzeliyor ki ruh hali, çocuk psikiyatrisinde çalışırken bunu görüp hem şaşırmış hem de mutlu olmuştum. hatalar hepimiz için, yeter ki görüp düzeltmeye meyledelim, ve böylece çocuklarımız mutlu, huzurlu bir çocukluk geçirebilsin.
  • her baba yiğidin harcı değil
  • tek bir sey esasinda ama bunu anne olmak ve baba olmak diye ayiran bir cin seddi var, aydan gozukuyor. ayirinca basiniz goge mi eriyor, iste ermisi var. aferin.

    ne olursan ol iletisim iletisim iletisim demis sevgili mevlana.
  • bugün metroda bir anne ve iki çocuğu ile tanıştım. gebze'de oturuyormuş. kadın çocukları için sabah 9 da kalkıp gebze'den acıbadem kidzania diye bir yere götürmüş. çocukları bir şeyler öğrensin diye. çocuklarını tiyatroya, sinemaya götürmeye çalışıyormuş. metroda sussun diye eline telefon, tablet vermek yerine kitap veriyor. kızı 1. sınıf okuma bilmemesine rağmen resimlerle ilgilenirken oğlu 4. sınıf okuma alışkanlığı var. bu bahsettiğim anne çalışıyor. anne ya da baba olmak hiç kolay bir şey değil. bir gün ebeveyn olursam bu şekilde olmak isterdim.
  • iki uykusuzun *, diğer uykusuzu * uyutma çabasıdır.
  • 100 yıl sonrası için de olsa birilerinin hayatına etkinizin olacak olması... iyi ya da kötü. kelebek etkisi diyebiliriz buna. anne baba olarak bir çocuk yetiştirirsin kendi kodlarınla. doğru veya yanlış olan bu kodları çocuğuna yüklersin. peki neler var bu kodlarda? mesela zaafların, korkuların, yediğin toplumsal baskıların yansımaları...
    senden öğrendikleri ile yetişen birey sonrasında çevresini etkiler muhakkak. misal eşini, çocuklarını... domino taşı adeta! ya dikenlerini batıracak insanlara ya da ışığını yansıtacak.. bunu ebeveyn olarak sen belirleyeceksin!
    ebeveynden alınan genetik kodları da unutmayalım lütfen!
    o yüzden çocuk yetiştirirken biraz özen, biraz bilinç olsun lütfen!
  • tanrı'nın evladına karşı insana bahşettiği içgüdüsel duygularının planlı ve düzenli bir şekilde çocuğun hayatına tezahürü.

    en basit hali ile ebeveynliği böyle tanımlayabilirim.

    3.5 yaşında bir erkek çocuk babası olarak sanırım bu konuda bir kaç kelam etme deneyimim var.

    doğru ebeveyn olmak için yapılması en mühim şey zannımca çocuğun yaşından bağımsız olarak bir birey olduğunu kabullenip davranışlarımızı buna yönelik şekillendirmek.

    insan ister bir yaşında, ister 90 yaşında olsun bir bireydir.
    diğer bütün insanlar gibi temel ihtiyaçlarına karşı saygı ister ve bekler.
    biz ebeveynler olarak çocuğumuz ile bunu göz önünde bulundurarak iletişim kurarsak çocuğun özgüvenli bir birey olması yolunda ona en büyük etkiyi bırakırız.

    çocuklar asla ve asla bizim malımız değildir.
    oğlunu döven bir baba veyahut anne gördüğünüzde kendisine neden bunu yaptığını sorarsanız muhtemelen anlamsız bakışlar eşliğinde 'benim çocuğum değil mi' diyecektir.
    şiddetin seviyesi mühim değil. bir tokat dahi bu sınıfa girer.

    evet senin çocuğun ama bu o çocuğun birey olduğunu değiştirmez.
    hiç bir bireye şiddeti mazur gösteremezsiniz.

    ebeveynler çocuklarının kendi başına bir birey olduğunu kabullendikten sonra bunu davranışlarına yansıtmalıdır.

    klişe belki ama ona arkadaşlık yapıp onun bizi anlamasını beklemek yerine bizim onu anlamamız gerekir.

    zeka ve izan olarak çocuğun seviyesine inerek ona her durumda akılcı yöntemleri ve mantığı dikte etmeden öğretebiliriz.

    ebeveynler çocuklarını hiç bir şekilde elektronik aletlere maruz bırakmamalılar.
    hele ki kendi başına bu aletlerle oynamasının önüne geçmelidirler.

    ben çocuğunun akıllı telefonlara hakim olması ile övünen çok ebeveyn gördüm.
    oysa benim oğlum asla ve asla bilmez.
    bilmesi gereken bir detay değil çünkü.
    muhakkak öğrenecektir. fakat bunu öğrenirken yapı ve yaş itibariyle karakterinden de değişimler olacaktır.

    sosyal medya üzerinden öğrenilen bilgiler ne kadar sağlıklı?
    tabi ki günde bir kaç saat çocuğunuzun bir şeyler seyretmesine müsaade edebilirsiniz fakat bunu kontrollü bir şekilde yapmalısınız.

    bazen oğlum youtube da video izliyor. beş dakikada bir reklam çıkıyor.
    hem de prezervatif reklamı.
    işte bu noktada kontrollü seyrettirme olayının size faydası olacaktır.

    şimdilik bunları yazabildim. ama çok çok uzun ve hassas bir konu esasında.

    fırsatım olursa editlerim.
  • “ancak, en üzgün çoçuğun kadar mutlu olabilirsin.”

    harlan coben, başka şansın yok
  • "oyun oynayan oyuncuların,
    koçluk yapan antrenörlerin,
    işini yapan görevlilerin
    dikkatine!
    hatalar yapılacak,
    sakin kalın!"
hesabın var mı? giriş yap