1049 entry daha
  • "hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum." kaç kez yazılmıştır bu başlığa kim bilir. şahsen sevin veya sevmeyin, orhan pamuk gerçek bir romancı.
  • "zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü, hem akıl çağıydı, hem aptallık, hem inanç devriydi, hem de kuşku, aydınlık mevsimiydi, karanlık mevsimiydi, hem umut baharı, hem de umutsuzluk kışıydı, hem her şeyimiz vardı, hem hiçbir şeyimiz yoktu, hepimiz ya doğruca cennete gidecektik ya da tam öteki yana - sözün kısası, şimdikine öylesine yakın bir dönemdi ki, kimi yaygaracı otoriteler bu dönemin, iyi ya da kötü fark etmez, sadece 'daha' sözcüğü kullanılarak diğerleriyle karşılaştırılabileceğini iddia ederdi."

    (bkz: a tale of two cities)
  • kurtlukta kanun düşeni yemektir

    kemal tahir - kurt kanunu.
  • “bütün mutlu aileler birbirine benzer,
    her mutsuz aileninse kendine özgü bir mutsuzluğu vardır."

    tolstoy-anna karenina.
  • bütün mutlu aileler birbirine benzer. her mutsuz ailenin ise kendisine özgü bir mutsuzluğu vardır. lev tolstoy
  • " birden kaldırımlardan taşan kalabalıkta onun da olabileceği aklıma geldi. içimdeki sıkıntı eridi. " aylak adam
    (bkz: yusuf atılgan)
  • - "gregor samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uyandığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu." *
    dönüşüm - franz kafka

    - "hiç bir insan tek başına bir bütün, bir ada değildir; herkes anakaranın bir parçası, okyanusta bir damladır; deniz bir toprak tanesini alıp götürdüğünde, tüm avrupa küçülür.. bir insan ölünce eksilirim ben, çünkü insanoğlunun bir parçasıyım; o yüzden sen de çanlar kimin için çalıyor diye sorma; çanlar senin için çalıyor.”
    john donne
    ernest hemingway'in çanlar kimin çalıyor romanının önsözünde yaptığı alıntı.

    mevzu "amağn tanrım! ne süper sözler bunlar!!!" meselesi değil, ama o romanların tematiği bağlamında cuk oturan harika giriş cümleleri bunlar.. lise çağlarında okumuşumdur bu kitapları.. olayların gelişimini unutsam bile bu cümleler her aklıma geldiğinde tüm romanı tekrar okumuş gibi olurum.. sevgiler, saygılar, öpücükler, gülücükler bu güzel kalpli insanlara..
  • "ahlak bir zaman sorunudur"
    gabriel garcía márquez'in benim hüzünlü orospularım kitabından bir cümleydi. üstüne düşünülürse hayat değiştirir. öyle bir cümle
  • "merhaba sayın okurlarım" dır. sonrasında şöyle devam eder, aziz nesin;

    merhaba sayın okurlarım, merhaba sevgili okumazlarım, sevenlerim, sevmeyenlerim, can yoldaşlarım, can düşmanlarım, merhaba!
    sayın bayanlar baylar, merhaba!
    sayın olmayan bayanlar baylar, sizlere de merhaba!..
    bindiği dah kesenler, öksürüğe göre esenler, çabuk kırılıp küsenler, merhaba!
    nerdesin, bir şu dağın ardında kalan umudum, merhaba!
    baş tacı edilen hazret-i kuyruk, merhaba! yaban iti bay buyruk, merhaba!
    atı alıp üsküdar'ı geçen, kan tükürüp kızılcık şurubu içtim diyen, kendi yağlarıyla kavrulanlar, el kapılarında savrulanlar, merhaba!
    merhaba bal börek, merhaba zehir zemberek!..
    üçler, yediler, kırklar, cini şeytanı, iti uğursuzu, şeytana pabucu ters giydireni, kıçında altın kaçıran hac yolcusu, pörsük memelerine yavrusu için süt gelsin diye memelerini mincıklatan ey yurdumun mübarek orospusu, merhaba!
    babiáli salhanesinde birbirlerini boğazlayıp yiyen kurt kalemli uğraşdaşlarım, merhaba! gözünü budaktan, sözünü efendiden uşaktan esirgemeyenler, aldatan kaltabanlar, aldanan daltabanlar, merhaba!
    batı kafalı doğu gövdeli, doğu kafalı batı gövdeli, 1961 modeli yerli pan'lar, aralarındaki sandalye dalaşmalarını halka yurtseverlik, özgürlük savaşı diye gösteren politika cambazları, ey tükürdüğünü yalayan,
    ey her kapıyı açan yalan dolan, merhaba! konuşurken mangalda kül bırakmayanlar, halka telkin verip kendileri salkım yutanlar, dönmedolaplar, çarkıfelekler, rüzgar gülü, sayın dönek, bay fırıldak, yüksek sosyete, alçak
    sosyete, orta yerde iki arada bir derede kalanlar, ilericiler,
    gericiler, övüngenler, sürüngenler, ben demiştimciler...
  • edebiyat tarihinin en iyi giriş cümlesi olduğunu iddia etmiyorum ama güzel bir giriş olduğunu söyleyebilirim.

    naim efendiler bu yaz kanlıcaya taşınmadılar.zamanlar artık eski zamanlar değil,iki sene içinde pek çok adetler değişti.kışın konaklarda yazın yalılarda oturan aileler gittikçe azalmaktadır.hele mısırlıların üşüşmelerinden sonra boğaziçinde yalısı,köşkü olup da kiraya vermekten sakınanlara ya çok zengin ya çok hesapsız gözüyle bakılıyor.naim efendi ise ne çok zengin ne çok hesapsızdır.

    yakup kadri,kiralık konak
26 entry daha
hesabın var mı? giriş yap