67 entry daha
  • sanıldığının aksine çok fazladır. hatta o kadar ki evli erkeklerden çok daha fazla.

    sebebi, kadına daha çocukken toplum tarafından yüklenmeye başlanan rollerdir. kadın küçük bir çocukken bacaklarını kapatmasını öğrenir. ama erkek bir çocuktan pipisini amcalara göstermesinin istenmesine şahit olur. kendisine kalktığı yatağı düzeltmesi söylenir ve erkek kardeşinin de yatağını toplaması. yine erkek kardeşine su getirir, yemek hazırlar. erkekler konusunda sürekli uyarılır. özellikle sevgilisi olmaması konusunda. ama gel gör ki erkek kardeşinin evde sevgilisinden gururla söz etmesini dinler. eğitim hayatına devam edip etmemesine aile karar verir. yaşı geldiği zaman müstakbel koca adayına da. kendi işi olmayan kadın kocasına el açar. muhtemelen eğitimsiz olan kocası tarafından da ezilir. durum aile bakımından şanslı olan kadınlarda biraz daha iyi olsa da aslında çok bir değişiklik olmaz. yine çocukluğundan itibaren erkek kardeşinin arkasında büyür. eğitimine karışılmaz, okur meslek sahibi olur da yine yaşı geçtiği düşünüldüğü için evlenmek zorunda bırakılır. şansı varsa sevdiği bir adamla.

    kadın çalışsa da yine evin işinden mesuldür. evin temizliği, yemeği, bulaşığı, ütüyü tek başına yapar. yapar yapmasına da bir "eline sağlık" diyen olmaz mesela. tüm bunların karşılığında bir çift tatlı söz duymak ister "kadın kısmı şımartılmaz." şeklinde büyütülen adam küçücük bir iltifatı çok görür. "seni seviyorum" demez bile. sonra yatakta yüksek perfermons bekler. bekler beklemesine de kendi performansından da haberi yoktur. kadını kendi malı, elinin altında bir varlık olarak gören adam karısıyla sevişmez bile. kadın buna rağmen yine sesini çıkartmaz. toplum böyle büyütmüştür çünkü. cinsellik önemli değildir, hele kendi cinsel mutluluğu hiçbir şey.

    toplum baskısı yetmezmiş gibi bir de moda dünyasının dayatmalarıyla karşı karşıya kalır. kocası kendisine bakmadan, onu başka kadınlarla kıyaslar; bakımsız olmakla suçlar. kendisinden esirgenen ilgi, iltifat, sevgi sözcükleri başka kadınlara söylenir. kadın amiyane tabirle saçını süpürge eder de yine yaranamaz. ve ömrü boyunca kendisinin isteklerinin bir önemi olmadan, kendisini düşünmeden dövülse de sövülse de kocasının isteklerini yerine getirir.

    evli erkeğin mutsuzluğu doyumsuzluğundan, sadakatsizliğinden, hep daha fazlasına meyilinden meydana gelir. buna yetiştiği ataerkil toplum da eklenince kendisini her şeyin en iyisine lâyık görmesinden.

    kadın mutsuzluğu ataerkil toplum, erkek sadakatsizliği, kendisine dayatılan ölçülerden gelir.

    kadın mutsuzdur çok mutsuz ama çıt çıkaramaz o ayrı. duygusaldır, düşüncelidir çünkü. "olsun" der, içine atar. çok çok canı yanınca da sesini çıkaramaz. çıkarmaya çalışırsa köylüsünden şehirlisine, eğitimlisinden cahiline, kariyerlisinden ev hanımına kadar ölüm tehlikesi olduğunu bilir çünkü.
233 entry daha
hesabın var mı? giriş yap