parazit

• bir çok cinemaximum filmi 12tl’ye yeniden gösterime koymuş, böylelikle bende bir cuma akşamı aktivitesi olarak bu fırsatı değerlendirdim. sizde sinemada izlemenin keyfi başka oluyor diyenlerdenseniz gidip bu 4 oscarlı filmi izleyiniz ya da açıp internetten izleyiniz ama izleyiniz efenim.
  
  öncelikle film isminin hakkını başarılı bir şekilde karşılıyor. ‘parazit’ , bir canlıya bağımlı ve o canlıya zarar vererek yaşayan bir başka organizma ; alt metni anlayan biri bi parazit zincir görebiliyor. sisteme parazit olmuş bi aile (burjuvazi eleştirisi), o aileye parazit olmuş bir başka aile (fırsatçılık & doyumsuzluk), aslında sınıf farklılığı diye adlandırdığımız yapıyı bu parazit zincir üzerinden metaforlarla beraber işliyor. boşuna oscar almamış senaryosu.
  
  ilk yarının nasıl geçtiğini anlamazken, ikinci yarıda beni rahatsız eden , ‘ben ne izliyorum?’ , ‘neden yani?’ dedirten; kafama bi türlü yerleştiremediğim parçalar oldu. ara sıra bir nbc filmi kesiti izliyormuşum hissi geldi. ara sıra gülerken, ara sıra gerildim , rahatsız oldum, içim sızladı, duygulandım... böyle bir 2 saatti , tamam bir başyapıt beklemeyin çok daha iyilerini izledik fakat başkalarının da iddia ettiğinin aksine zamanım çöp olmadı anlayacağınız.
  
  not: film ilk kez ingilizce olmayan bir film olarak en iyi film seçilmesiyle oscar tarihine geçmiş fakat beni izlerken zorlayan şeylerden biri (her zaman farklı dilde bir şey izlerken karşılaştığım bi zorlanma tabii) duyduğumu anlayamamak ve sadece alt yazıdan takip etmek çilesiydi.