• kendi içinde alt gruplara ayrılan ilaçlardır.

    antipsikotiklerin mekanizmaları psikotik problemlerin dopaminerjik hipotezleri ile bağlantılıdır. her ne kadar psikiyatrik sorunlar için katı biomarkerlar olmasa da, bir örnek olarak mezokortikal ve mezolimbik pathwaylerin şizofreni hastaları için önem arz ettiğine dair bulgular mevcuttur. haliyle şizofreni, majör depresyon ve bipolar gibi problemlerde kullanılan bu ilaç grubunun içinde dopamin reseptörlerini bloke eden etken maddeler görülür.

    antipsikotikler kendi içlerinde birinci jenerasyon ve ikinci jenerasyon olmak üzere iki ana gruba ayrılırlar. birinci jenerasyonda high potency ve low potency olmak üzere iki ilaç grubu vardır. klorpromazin high potency iken, flufenazin, pimozid ve haloperidol gibi ilaçlar low potency grubuna girer.

    "aradaki fark ne peki?" derseniz, cevabı şudur: high potencyler dopamin reseptörlerini bloke etme hususunda spesifiktirler, d2 reseptörlerini bloke ederler. low potencylerin mekanizmaları ise yalnızca dopaminle ilgili değildir. antikolinerjik ve antihistaminerjik nitelikleri de vardır.

    ikinci jenerasyonda ise aripiprazol gibi d2 agonistleri, 5-ht2a antagonistleri ve diğer dopamin reseptörleri ile etkileşen ilaçlar bulunur. olanzapin ve klozapin gibi ilaçlar ikinci jenerasyondur.

    hipnotikler insomnia tedavisinde veya anestezilerde kullanılırlar. benzodiazepinler, non-benzodiazepinler, barbitüratlar ve melatonin agonistleri bu gruptadır. özellikle benzodiazepinlerin bağımlılık yapma riskleri oldukça yüksektir.

    lorazepam, diazepam ve midazolam benzodiazepin grubunda olan ilaçlara örnektir. mekanizmaları gama-aminobütirik asit agonistliğidir. gaba etkinliğini artırarak işe yararlar. non-benzodiazepin grubundaki bir ilaç ise zolpidemdir ki, zolpidem de aslında gaba a reseptör agonistidir.

    barbitüratlarda kısa süreli ameliyatlarda kullanılan anestetikler arasında thiopental vardır. etkisini gaba'da klorür iyonofor bölgesine bağlanarak gösterir. buna karşılık sekobarbital orta uzunluktaki ameliyatlarda kullanılabilir. fenobarbital ve primidon ise en uzun süreli olanlardır. agomelatin ise bir melatonin agonistidir. uyku bozukluklarında veya adhd gibi durumlarda hastaya melatonin agonistleri de verilebilir.

    antidepresanlar bildiğimiz üzere ağırlıklı olarak depresyonda kullanılan ilaçlardır. hastaya özel ilacı bulmak mühimdir, mekanizmaları tek tip değildir. serotonin gerialım inhibitörleri arasında fluoksetin, essitalopram bulunurken, serotonin-norepinefrin geri alım inhibitörleri arasında venlafaksin gibi ilaçlar vardır. zaten ilaç gruplarının isimleri işleyiş mekanizmalarını da açıklamaktadır.

    mao inhibisyonu ve dopamin seviyesini yükseltici bir ilaca örnek monoamin oksidaz inhibitörleri arasından selegilindir. trisiklik antidepresanlar serotonin ve norepinefrin geri alımının inhibisyonu üzerinden etki ederler. nortriptilin trisiklik bir antidepresandır. bunların dışında atipik antidepresanlar da mevcuttur. seçici a2-adrenerjik antagonistliği ile serotonin ve norepinefrin seviyesini yükselten, h1 antagonisti olan mirtazapin gibi atipik ilaçlar da mevcuttur.

    duygudurum düzenleyiciler ise bipolar gibi durumlarda verilirler. tipik bir örneği lityumdur. bu tür durumlarda omega-3'ün de faydalı olabileceğine dair bulgular olmakla beraber, yazının başında belirttiğimiz aripiprazol gibi antipsikotik ilaçlar da etkilidir.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap