7 entry daha
  • hayatımda köpek beslemedim, bir gün sokaklara köpek için mama bırakmadım ya da bir mama almak için para vermedim. üstte iftira suçu işleyen köpek ve hayvansever düşmanlarına gelsin bu.

    köpek beslememem, sizler gibi safi onları öldürme arzusuyla yanıp tutuşan tiplere karşı (yazdığınız, favorilediğiniz yazılarla ispatlı şekilde) sessiz kalacağım anlamına gelmiyor. o sessiz hayvanların sesi soluğu benim! kendi yetişebildiğim alanda, gördüğüm yazılarda hayvanları katletme arzusuyla yazı giren, icraat yapmaya çalışan her kim varsa karşısında beni bulur. yasal olarak ne gerekiyorsa yapmaya hazırım. köpek sorununu görmezden gelecek kadar gözüm dönmedi ancak bu konuya yaklaşımım sizler gibi 7/24 zehirleme, katletme arzusunda olduğunuz gibi değil.

    her şeyden önce belediyelere görev düşüyor. örneğin pazartesi gününden itibaren sadece bu işe bakılacak bir ekip kurulacak ve tehlike arz eden bölgeleri saptayıp bu hayvanları yakalayıp kısırlaştıracaklar önce üremenin ve örgütlenmenin önüne geçilecek. çünkü köpekler örgütlenince tehlikeli oluyor. şu anda ülkede bunu yapan tek belediye olduğunu sanmıyorum. herkes sallamayı seviyor sadece. ortada bariz bi konu var ve o konu kilit. bi yandan zehirlemek isteyip bunu zalimce gerçekleştirenler ( ki kanunen suç, ben yakalarsam hapis cezası aldırtmak için ne gerekiyorsa yaparım) diğer yanda sokaklar köpeklerindir kimse alamaz onları diyip konuyla ilgili hiçbir önlem almayanlar. bunların arasında da vurdumduymaz belediyeler. ya her sokak sakini bilinçli davranıp bu hayvanları kısırlaştırılacakları şekilde belediyelere iletmeli. tehlikeli bölgeler yani genelde kırsal kesimlerdeki köpek örgütlenmelerinin derhal önüne geçilmeli. hep söylüyorum hiçbir köpek, saldırıya uğrayan çocuklardan kıymetli değildir. olamaz, aksi de düşünülemez. evet herkes söylüyor bunları ama aksiyon alan yok. bu iş birlik olarak çözülmeli. önce herkes şu nefret duygusunu bir tarafa bırakacak. 7/24 twitter'da ekşi'de yapılan bu kara propagandaya bi son verilmelidir.

    tehlikeli bölgede köpek popülasyonu kısırlaştırılma ve toplanma yoluyla azaltıldıktan sonra hayvanlar barınaklara alınmalıdır. hep yurtdışı örneği veriliyor. bildiğim kadarıyla ingiltere'de son derece düzgün barınaklarda hayvanlar korunuyor ve sahiplendirme yapılıyor. yani başka yerde köpek satışı vs yasak. hani yurtdışını örnek alın denir sürekli ama yurtdışındaki barınaklar bizimkilerin yanında 5 yıldızlı otel gibi ve sürekli koruma altında.

    bizde her şeyden önce parayla kedi köpek satışı yasaklanmalıdır. akabinde kedi ve köpekler doğru planlamayla kısırlaştırılmalı, düzgün barınaklar oluşturulup oralara alınmalı, oradan da sahiplendirme yapılmalıdır. yani hayvan sahiplendirme için tek yol olacak o da barınaklar, başka hiçbir yer değil. evlerde hayvan üretilmeyecek, her hayvanın kimliği olacak uymayana ciddi yaptırımlar yapılacak. bu iş bu kadar zor değil.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap