3 entry daha
  • kimi zaman babanın çocuk gibi olmasına neden olur. daha doğrusu kimi babaların çocuk gibi olması şeklinde tezahür eder. her insanın sarhoş olunca sergilediği davranış biçimleri değişiktir, bizimki çocuk gibi oluyormuş. şöyle de bir anım var, iletmeden edemeyeceğim...

    sene 2003, hal-i hazırda okulu uzatmış olup, 5. sene okunmaktadır ve o gün 6. seneye de uzayacağı belli olmuştur. baba, efkarlanmış ve eve geç geleceğini söyleyerek biraz içeceğini belirtmiştir. gece 03.00, telefonum çalıyor, arayan babam. açıyorum...

    - efendim baba?
    + ben babanın bir arkadaşıyım, şu anda gelecek durumda değil, sen gelip alırsan iyi olur.
    - anlaşıldı, hemen geliyorum.

    daha önce de başıma gelmişti, normalde böyle yapmaz ama işte o günün verdiği stresle biraz fazla içmiş. gittiğimde beklemediğim bir durumla karşılaştım...

    sahne: 3-4 tane polis arabası, sıraya dizilmiş insanlar, sıradakilerin eller önlerinde bağlı, kafalar eğik, tamamının elbiseler parçalanmış, ağız burun kan içinde. aralarında bir tanesi dikkat çekiyor, diğerlerinin babası yaşında, onun da kafa eğik, eller bağlı ama üstünde jilet gibi takım elbise, kaş göz yerinde, o dayak yememiş, babam. polislerin yanına gittim...

    - iyi geceler memur bey, kolay gelsin.
    + sağolasın, buyur.
    - hayırdır bunların suçu ne?
    + bunların bir suçu yok aslında, itle çakalla münakaşa etmişler, adamlar da bunlar bir temiz dövüp kaçmışlar. o kadar.
    - hımm... ya şu adam?
    + sorma ya, bunlar haklı diye tutturdu, onlarla durmak istedi, oğlu gelip alacakmış şimdi onu.
    - eheh... oğlu benim, müsadenizle alıyım ben babamı.
    + eyvallah, iyi geceler...

    - haydin baba yürü eve :)
    + bu çocukları nezarete atacak bunlar! gitmeyelim oğlum yazık.
    - baba bunların suçu yokmuş tamam, biliyo polisler, hadi gidelim.
    + olmaz! kahrolsun faşizm! yuuuh!
    - üühühü baba gelsene hadi ya! memur bey, biraz yardım...
    polis memuru: -tamam amca biz zaten dayak atanların peşindeyiz, bunların bi suçu yok.
    + peki, hadi gidelim bari...

    babamı arabaya bindirdim ve ikimiz de birbirimizi azarlaya azarlaya yola çıktık. babamın nutuk çekmeye başlaması da o ana tekabül ediyor.

    + oğlum okulu uzattın yine.
    - evet baba, üzgünüm.
    + yok lan ne üzülüyon, benim için üzülme, banane ki, kendin çekeceksin.
    - ...
    + şimdi bak, ben senin baban değilim, sen benim babamsın. ben senin oğlunum, ben okulu uzattım, senin umrunda olur mu?
    - ...
    + olmaz, sanane ki, ben uzattım okulu, sanane, benim hayatımdan 2 sene uçup gitti, seni ilgilendirmez.
    - ...
    + babamsın bak! ben okulu uzattım. benim üzülmem gerekir mi?
    - ...
    + gerekir. ben uzattım çünkü, ben üzülürüm, sen babamsın bak, sen uzatmadın ki, sen neden üzülesin... babamsın. babacım benim...

    benim sustuğum ve babamın konuşmasını dinlediğim uzun dakikalar bir trafik çevrilmesiyle son bulur. trafik polisi arabayı durdurur ve cama gelir.

    polis: - iyi geceler, ehliyet ruhsat lütfen.
    ben: - buyrun.
    polis: - alkol aldık mı? (almış olduğumu düşünerek tonluyor)
    ben: -yok memur bey, babam içmişti de ben onu almaya gitmiştim...
    polis: (eğilerek babama bakıyor) - iyi geceler beyfendi, oğlunuz mu?
    babam: - yok hayır, ben onun oğluyum, o benim babam, ben okulu uzattım bugün.
    polis: - ha?
    ben: - memur bey şimdi açıklayacam ama boşverin, he diyin geçin, babam işte, sarhoş...
    polis: - size de bi alkol muayenesi yapalım biz, üfleyin.
    ben: - püüürrrffff...
    polis: hee sıfır çıktı, tamam.
    babam: memur bey ben de üfleyebilir miyim? hiç üflemedim ona ben.
    polis: ehehe abi fazla ağızlık yok yav...
    babam: - ya ben babamın ağızlığıyla üflerim getir sen. püffr... üfff...
    polis: - ohaa! oğlum adam komaya girecek. götür götür...
    ben: - eheh... kolay gelsin memur bey...

    komaya falan girmedi. zaten içtiğinden çok üzüntüsü onu bu hale getirmişti. benim bu okulu uzatmamın ne kadar kötü olduğunu anlamam için sadece babamın üzüntüsünü görmem gerekiyormuş. bir büyük indirip devrilmeyen adam, oğlu için üzüntüsünden devrilebiliyormuş. yine de çaresiz değildi, en azından o okulu uzattığım 2 sene için benden 20 milyar lira para isteyip gülmeyi başarabilmişti annemle beraber. okul bitti, para kazanmaya başladık, borcumu ödedim, fazlasını da yapabilirim umarım...
26 entry daha
hesabın var mı? giriş yap