1952 entry daha
  • katolik dünyasındaki algısını merak ettiğim yapı. ayasofya için ortodoks mabedi dense de, inşa edildiği dönemde günümüzdeki gibi mezhep ayrımı yoktu.

    ayasofya ms 6. yy'da inşa edildiğinde:

    - 1054 yılındaki ortodoks - katolik ayrımı
    - 800 yılında roma piskoposu'nun*, karolenj imparatoruna "roma imparatoru" olarak taç giydirmesi
    - 755 yılında roma ve ravenna şehirlerinin "doğu roma" egemenliğinden çıkması. "bizans papalığı" döneminin bitmesi. grek - roma kilisesi ayrımı
    - 629 yılından itibaren, doğu roma'nın yönetim dilinde latince yerine grekçenin ağırlık kazanmaya başlaması*

    gibi önemli gelişmeler yaşanmamıştı.

    ayasofya inşa edildiğinde d. roma imparatorluğu'nun sınırları şuydu. 536'daki volkanik kış ve 541'de başlayan büyük veba salgını yaşanmasa, muhtemelen antik roma sınırlarına ulaşacaktı. ancak o haliyle de, italya'nın yıkımı pahasına da olsa, antik roma'nın bütün önemli bölgeleri geri alınmıştı.

    iznik hıristiyanlığı, eski antik roma sınırlarının genelinde kabul görüyordu. papa (roma piskoposu), imparatorlar tarafından atanıyor veya imparatorun onayıyla seçiliyordu. kısaca, "doğu roma imparatorluğu"na, tam anlamıyla roma imparatorluğu diyebileceğimiz bir dönemdi.

    ayrıca, ilk ayasofya'nın 1. constantinus tarafından inşa edildiğini ve nova roma ismiyle kurulan konstantinopolis'in, o zamanlar antik roma'nın tek başkenti olduğunu belirtelim. roma kilisesi de 1. constantinus tarafından kurulmuştur.**

    ayasofya'yı bir "yunan bazilikası" olarak görmek, türk-yunan çekişmesine malzeme ederek sığlaştırıp dışlamak yanlış***. ayasofya'ya roma'dan kalma bir miras olarak bakarsak, gereksiz tartışmaların önüne geçeriz.

    ----

    * latince, 717 yılında imparator olan iii. leo'ya kadar önemini korumuştur. 800'lü yıllara kadar, imparator ve bazı yöneticilerin latinceyi konuşabildiği veya anladığı söylenir.

    11. yy'a kadar, latince bazı alanlarda kullanılmaya devam etmiştir.

    ** roma imparatorluğu'nun yönetiminde doğu bölgelerinin ağırlık kazanması, 286 yılında imparator diocletian'ın, başkent olarak nicomedia'yı (izmit) kullanmasıyla başlamıştır. diocletian aynı zamanda, hristiyanlara karşı en büyük baskıyı uygulamış imparatordu.

    *** d. roma'nın son döneminde bile yunan, helen, grek gibi kavramlar kullanılmıyordu. "bizans" veya "doğu roma" diye bir isim de yoktu. doğu roma tabirini, bir dönemi ifade etmek için kullanıyoruz. ki aslında, antik roma dönemindeki değişim ve dönüşümler, doğu roma'da yaşananlardan daha hızlı ve keskin olmuştur.
17 entry daha
hesabın var mı? giriş yap