22 entry daha
  • bu film üç başlık altında değerlendirileiblir.
    öncelikle; moodysson'ın hollywood'a kaydığı yönündeki görüşler bu film için geçerli değildir. zira yapımcılar avrupa hatta isveç vatandaşıdır. ayrıca amerika senaryo gereği kullanılmıştır. amaca hizmet amaçlı.

    ikinci olarak, moddyson'un sinemasının olgunlaşması. ses, görüntü kalitesinin artışı ve prodüksiyonun nispeten büyüklük açısından hollywood kalitesindedir. ama önemli olan olgunlaşmasıdır. asiliğini bir kenara bırakıp "herkesin" anlayacağı dilden çekmeye karar vermiştir filmini. ama belirtmek gerekir ki fucking amal, together, lilja 4 ever, a hole in my heart ya da conteiner değildir bu film. tokat gibi çarpmıyor. ani değil. sert değil. ama sindire sindire anlatıyor. size iyi gelir mi bilmem. ama bu filme "carrier killer" diyenlerin a hole in my hearta "carrier killer" diyenlerden az olduğuna eminim. tüm filmlerini izlediğim bu adamın bu kadar çabuk durulmasını beklemiyordum yine de.

    üçüncü olarak; arriaga, innarutu benzerliği aşikar bir hikaye var karşımızda. nesli tükenmek üzere olan insan nesline bir çağrı niteliğinde film. diyor ki : herkes kendi evinde. herkes kendisine ait olanların yanında iyidir. bu öyle olmalıdır. başkasına anne olmamalısın, başkasının kollarında sıkıntını gidermemelisin. ama amerikalıysan problem yok. nasılsa herşey sonunda düzeliyor. ispanik ya da filipinliysen telaş et.

    ben fazlasıyla sevdim filmi ama moddyson'un bakışının değiştiği aşikar. ama bu beni rahatsız etmedi.
29 entry daha
hesabın var mı? giriş yap