mr. jones

• şarkıda ismi geçen mr jones'un tam adı marty jones. kendisi adam duritz'in çocukluk arkadaşı, aynı zamanda da o sıralarda beraber çaldıkları grubun basçısı.
  marty jones'un flamenco gitar çalan babası, ispanyadan geldiği sırada new amsterdam isimli bir barda sahne alır. adam ile marty de onu izlemeye giderler. sene 91 counting crows yok piyasada bizimkiler de daha çapulcu takılıyorlar. yan masada 2 kız görürler. delicesine tanışmak isterler fakat bunu yapacak cesaretleri yoktur maalesef. ezik hissederler kendilerini ama durumla dalga da geçerler.
  
  şarkı bir yandan bu olayı anlatırken bir yandan da istediği kişi olamamanın eksikliğini hisseden, hayallerini keşfetmeye çalışan ve bunlarla hesaplaşan bir adamın iç dünyasını anlatıyor.
  
  sevilmek, kabul görmek ve artık yalnız hissetmemek istiyor : "when everybody loves me, i will never be lonely " ama bir yandan adam duritz'in röportajlarında da söylediği gibi çok hayranı olan ve sevilen bir ünlü olsa bile bunun yalnız kalmayacağı anlamına gelmediğini her zaman biliyor aslında.
  
  karşı masadaki iki kızla tanışaması ona yapmak isteyip yapamadığı her şeyi düşündürüyor ve bunları elde etme isteğini hafif esprili, biraz neşeli biraz hüzünlü sözlerle anlatıyor:
  
  "we all want something beautiful
  i wish i was beautiful"
  
  "believe in me
  help me believe in anything
  i want to be someone who believes"
  
  şarkı belki de bir yandan basit isteklerden yola çıkıp aslında daha derindeki hayallerden bahsettiği için, bir de hem hüzünlü hem neşeli olabildiği için bu kadar güzel.