63 entry daha
  • bir süredir izleme listesinde duran ve "kim izleyecek şimdi ilaçların yan etkisindeki bir kadının garip davranışlarını" şeklinde sürekli ötelenen film, bu gibi düşünenleri oldukça şaşırtabilir

    ilk yarısı klasik bir "prozac nation" eleştirisi şeklinde. emily(rooney mara) bir depresyonu her belirtisiyle yaşarken her sohbet ettiği insan -patronu, kocasının arkadaşı vb.- ona başka bir antidepresan öneriyor. televizyonlarda sürekli bu hapların reklamları dönüyor, dergiler bunların reklamlarını yayımlıyor...

    ilginç bir film ve izlenebilir.

    --- spoiler ---

    bazı zayıf noktalar var; mesela doktor siebert(catherine zeta-jones) ekranda ilk gözüktüğü andan itibaren şüphe uyandırmaktan başka bir şey yapmıyor. bu belki de izleyiciye olayların tamamının siebert'in komplosu ve emily de dahil diğerlerinin bu komplonun kurbanları olduğu izlenimini yaratmak için bu şekilde yapılmış ama yine de gerçekçilikten kaybettiriyor.
    keza jonathan'ın(jude law) bir tesadüf eseri siebert'in yazdığı makaleden haberdar olması, yine başka bir tesadüf eseri emily'nin araba kazalarında nasıl yaralanılmayacağını bildiğini öğrenmesi, keza ilaç araştırmasıyla ilgili jonathan'ı kovan kadının oradaki olayın bütünüyle ya da diyaloğun gidiş yönüyle hiçbir alakası olmadığı halde hisse fiyatlarından bahsetmesi fazlasıyla saçma geliyor.

    diğer bir konu -ki bence en önemlisi-, anlatıldığı üzere, emily'nin tüm bunları yapma sebebi alıştığı ve kocasının hapse girmesiyle kaybettiği yaşam tarzına yeniden kavuşmak istemesi. bunun için ise siebert ile ikisi hisselere yatırım yapıyorlar; tabi hisse fiyatlarında büyük bir değişim olması gerekiyor ki gerçek anlamda zengin olsunlar. bu kadar büyük bir değişim için de büyük bir "olay" olması lazım; bir ilacın etkisiyle cinayet işlenmesi gibi. ancak bu denklem bir kadının 3-4 yıl boyunca "seviyor" rolü yaptığı kocasını hapishanede ziyaret etmesini ya da sahip olduklarını kaybetmiş olması ona bu planları yapacak kadar kin duymasını açıklamıyor ya da daha doğru bir ifadeyle sebepler sonuçlar için hafif kaçıyor.

    en nihayetinde hoş olmayan bir husus ise filmin antidepresanlar hakkında ortaya koyduğu fikir; emily'nin durumunun farklı olduğu ortaya çıktıktan sonra filmin genelinde insanların antidepresanlar hakkında söylediklerine bakarsanız ortaya genel olarak şu fikir çıkıyor:

    "bir dönem çok kötü zamanlarım oldu, ben de antidepresan kullandım ve çok iyi geldi. evet bazıları seni kusturabilir ya da uyuşuk hissetmene neden olabilir ama vazgeçme ve doktorundan başka bir tanesini iste"

    konu ilaçlar ve özellikle de insan hayatına hatta topluma etkileri tartışılan antidepresanlar olduğunda bu şekilde alttan alta yapılan bir reklamı rahatsız edici buldum.

    --- spoiler ---
56 entry daha
hesabın var mı? giriş yap