16 entry daha
  • üzerine kapanan sıkıcı ve dar iç mekanlardan, anlamsız bir tartışma gibi uzadıkça uzayan sokaklara, oradan kucaklayan denize açılan en sevdiğim eliot şiiri. yazılanı anında anlayabilecek kadar ingilizce bilmediğimden, şiiri okurken yavaşlamam ve yazılanı kafamda canlandırmam gerekiyor; herhalde bu yüzden, şiirleri yoğun imgeler üzerinden ilerleyen, imgelerin sıralanışına özen gösteren t. s. eliot, e. a. poe gibi şairleri çok seviyorum. o görselliğin kurduğu atmosfer içerisinde şiir ılık bir teşrin gecesi, bir avuç tozda korkuyu görebileceğin kadar yoğun bir tür çağrışım alışverişine dönüşüyor ve hiçbir zaman başladığın yerde bırakmıyor.
18 entry daha
hesabın var mı? giriş yap