kavimler gocunde evi yagmalanan adam

• dün itibariyle 27. yılını devirmiş 28'den gün almıştır.
  ''şimdi gel beraber kadıköy sahilinde oturalım. hani şu beşiktaş'tan, zeytinburnu'na kadar aralıksız görünen sahilde. arkada gençler paten yapar, birisi gitar çalar başkası ise karşıya geçmek için koşar adım vapura yetişmeye çalışır. bak birisi kendini yarınki maçın heyecanına erkenden kaptırmış sarı lacivert çubuklu forma ile geziyor. gözlerini kapat 20 yıl öncesine gidelim beraber. şu top oynamaktan dizinde, dirseğinde yaralar bereler çıktığı zamanlara, topunu eline alıp bir arkadaşınla onun maradona senin ise romario olduğun zamanlara. eve gidip alelacele yemek yiyip tekrar sokağa çıktığımız günleri hatırlayalım. cebindeki son para ile cips alıp içinden çıkan taso ile oyun oynadığımız günler gelsin aklına. baggio'nun 94 dünya kupası finalinde penaltıyı auta attığı günleri hatırlayalım seninle. çillerli yılmazlı günleri hatırlayalım beraber. erdal inönü'yü hatırlar mısın mesela? sonra 96'lar 97'ler büyük futbolcu olma hayallerinin azaldığı anadolu lisesi'ne başladığımız günler gelsin aklımıza biraz, ingilizce öğrenmemiz , sonra 2000'ler bıyıklarının terlemeye başlaması nazım hikmetle sabahattin ali'yle tanışman. karşına çıkan ilk kız ve ilk aşkın. 2002 tayyip erdoğan'ın iktidara geldiği ilk gün, üstüne bir karabasan çökmesi. 2003 ırak işgali; 2004 ege tıbba başlaman, zamanla üniversitenin de aslında hayallerindeki gibi olmadığını anlaman. 2007 saçlarında ilk beyazın çıkması 2010 mezun olup ilk maaşını alman 2011 istanbul'a yerleşmen cerrahpaşa'nın da aslında tam istediğin gibi olmadığını fark edip üzülmen.....
  bak nasıl da su gibi geçmiş zaman değil mi?şimdi artık 28'inden gün aldın. büyük futbolcu olma hayallerin de yok, büyük şair olma hayallerin, bir rock grubu gurup gitarınla baş başa kalma hayallerin de. zaman senin de bütün hayallerini çalıp ayın 15'inde maaşını çeken bir adam haline getirdi. artık sabah hastanede akşam elinde bira bardağınla kadıköy'de siyah paltosuyla bara oturan adam olacaksın.üzgünüm