• üretmeden harcamaya dayalı beleşçi mantığımız çerçevesinde bazı vatandaşlarımıza iç çektiren(ecek) uydurma maden zinciri parçası.

    diğerleri için bkz: "onenyum", "bunenyum".

    konu ile ilgili internetten bir yazı:

    ***

    ülkemizde trilyon dolarlık “bilmemnenyum” madeni bulundu. ülkemize trilyon dolarlık getiri sağlayacak olan bu maden sayesinde tüm dış borcumuzu ödeyip dünyaya hakim bile olabileceğiz. adı üzere bilmemnenyum’un değerini kimse bilmiyor, pahasız yani bu element, daha önceleri ülkemizde bulunan “onenyum” “bunenyum” “osminyum” “mahminyum” “tortum” “toryum” “neptunyum” “plutonyum” elementlerinin milyarlarca dolarlık getirisinden sonra bir de “bilmemnenyum” madeni bulundu ülkemizde, ne kadar şanslıyız değil mi arkadaşlar?

    ancaaaaaak petrolün yerini tutacak bu madenin bilgilerini dış güçler bizden saklamaktadır. abd, ab vs. gibi dış mihraklar bu madenleri kullanmak ve ülkemizin elinden almak için hain emeller peşindedirler. metal fırtınadan sonra bunenyum fırtınasının oluşması oldukça olasıdır…

    espriyi bir yana bırakıp gerçeklere dönelim.

    osminyum, toryum, neptünyum ve benzeri elementlerin ülkemizdeki varlıkları ve de bu elementlerin değerinin çok yüksek olması gibi gerçek dışı konularda, internet ortamında gerçek dışı çeşitli yazılar ve sunumlar dolaşmaktadır. bu neptunyum vs. madeni ile milyar dolarlık rezerv iddiaları asılsızdır.

    milyon dolarlık rezerve sahip olduğumuz ortaya atılan neptünyum elementi, uranyum-238'in nötron yutması sonucu oluşur bu da birkaç gün içerisinde plutonyum-239'a dönüşür. neptünyumun 237 nolu izotopu haricindekiler çok kısa sürede bozulup başka elementlere dönüşür. dünya üzerinde kullanıma hazır neptünyum yanmış nükleer yakıtların yeniden işlenmesi sırasında elde edilen kadardır. buradan çıkaracağımız sonuç neptünyum doğal bir element olmadığıdır. madem ki neptünyumun doğal bir element değil, neden bazı insanlarımız ısrarla türkiye’de neptünyum olduğunu iddia etmektedirler?

    türkiye’de neptünyum madeni var iddiası da başlı başına saçma bir iddiadır, ve bu iddiayı ortaya atan şahısların niyetinden de şüphe edilmelidir. ayrıca ülkemizde nükleer santral de bulunmamaktır. neptünyum bulunsa dahi ülkemize getirisi diğer ülkelere satışı yoluyla olacaktır. çünkü ülkemizde neptünyum bulunsa bile neptünyumu sadece tek kullanım alanı olan dedektörlerde kullanabiliriz.ayrıca ülkemizdeki neptünyumun toplam değerinin, türkiye’nin tüm dış borçlarını kapatacak değer olduğu iddiaları da saçmadır.

    diğer bir milyon dolarlık rezervimiz olan!!! toryum elementinin dünya rezervinin büyük bir bölümünün ülkemizde olduğu ve bunun değerinin de türkiye’nin borçlarını birkaç defa ödeyebileceği tamamıyla gerçek dışıdır. doğrudan toryum madenciliği dünyanın hiç bir ülkesinde bulunmamaktadır. toryum nadir toprak elementleri çıkartılırken yan ürün olarak elde edilir, dolayısıyla toryum doğrudan bir nükleer yakıt maddesi değildir! ayrıca, bugüne kadar toryum kullanarak elektrik üretmek üzere birkaç değişik nükleer reaktör tipi inşaa edilmiş fakat istenen fayda sağlanamadığı için kapatılmıştır. şu an itibariyle dünyada toryumun kullanıldığı bir nükleer reaktör bulunmamaktadır.

    dünya üzerinde bulunmayan ve nükleer reaksiyonlar sonucu ortaya çıkıp, birkaç milisaniye içerisinde yok olan başka elementler de vardır. ilerleyen zaman içerisinde birilerinin o elementin dünyada en zengin türkiye’de bulunduğunu ortaya atar.
    bakalım zaman gösterecek ülkemizde başka ne değerli elementlerin ortaya çıkacağını…

    bu gibi konularda ülkemiz insanları için daha gerçekçi düşünmenin vaktinin geldigini düşünüyorum. bu tür haberlerle, yazılarla tek kelime ile kandırılmaktayız.
    tabiri caizse, delinin teki kuyuya tas yuvarlamakta, bizler ise kuyuyu izleyen “çok akıllı” şahsiyetler rolünü oynamaktayız. bakıyoruz kuyuya; ancak o taşı ve de o taşı kuyuya atanı aramaya calışmıyoruz. sadece bakıyoruz… internet ortamında dolaşan bu e-postaları, powerpoint sunumlarını, hiçbir araştırma yapmadan bu tür hurafelere inanarak başkalarına göndereceğimiz zamanı gerçeği aramak için harcasak keşke…

    ülke insanlarımız bu hazinecilik, ganimetçilik ve mirasçılık zihniyetinden bir an önce vazgeçmelidir. diğer ülkeler teknolojiyi nasıl geliştirecekleri konusunda kafa yorarken bizler ise hala ülkenin neresinde ne çıktı, bunu kimse satsak ne kadar kazanırız gibi basit mantık isteyen işlerle uğraşmaktayız. diğer ülkeler teknolojilerini geliştirip hammaddeyi akıllıca işlemektedirler; fakat bu mirasçı mantık ile bizler sadece madenlerimizi hammadde olarak pazarlarız ve de hammaddemiz işlendikten sonra diğer ülkeler tarafından üretilen bu ürünleri daha yüksek fiyatlardan satın alırız. ülkemizde mevcut olan bor minerali gibi kaynaklarımızı akıllıca işleyip ve dünya pazarına ürün olarak sunmamız, teknolojiye ve gelişime yatırım yapmamız ülkemiz için daha da hayırlı sonuçlar verecektir.

    kaynak : ziya erdemir, nükleer enerji yüksek mühendisi, elektrik üretim a.ş.
    (yazı boyunca verilen bilimsel açıklamalarda ve yazının genel mantığında sayın erdemir in bir yazısından yararlanılmıştır)

    ***
hesabın var mı? giriş yap