78535 entry daha
  • orta son sınıftayım. yani şimdinin sekizinci mi onuncu sınıfı mı oluyor öyle bir şey işte. uzaktan akrabamız geldi. bir tane de güzel mi güzel bir kızıyla beraber gelmiş, benden beş altı yaş büyük. iki gün bizde kalacaklar. tabi ben aşık oldum. hal ve hareketlerim değişti. ağır başlı bir insan oldum. muhabbet ederken bana peçete koleksiyonu yaptığını söyledi. yüzlerce peçetesi varmış. sonra ayrılık günü geldi gittiler. haftaya dönüşte yine gelecekler.

    o aralar atari salonlarına fazla sardığım için param da yok. en güzel hediye ona güzel bir peçete bulmak. deli gibi peçete arıyorum ama her yerde boktan peçeteler var. sonra aklıma geldi. hilton'da güzel peçete vardır. gittim, içeri girdim orada çalışan bir abladan rica ettim ama dedim kırışık olmasın. sağolsun gitti getirdi bir tane.

    o kadar güzel bir peçete ki anlatamam. üzerinde hilton oteli'nin resmi bile var. kumaş gibi. kesin koleksiyonunun en nadide parçası olacak. resmen aşık olcak bana. üstüme atlayıp sarılacak. bir hafta geçti, babam onları almak için otogara gitti. ben de apartmanın ilerisinde yolda bekliyorum. bir an önce onu görmek için. aradan bir saat geçti gelmediler eve döndüm. gelmişler bile. kaçırmışım. neyse güzeller güzeli koltukta oturuyor. biraz muhabbet ettik. üşütmüş hasta olmuş, kıyamam. sonra yemek yedik odama gittim, evlat gibi koruyup kolladığım peçeteyi ona uzattım. aldı, teşekkür ederim dedi. burnuna götürdü, sümkürdü. buruşturup sümükleri ile birlikte cebine koydu.

    bu olayla ilgili tek merak ettiğim şey o anki surat ifadem. geçmişe dönme hakkım olsa o göt gibi kalmış surat ifademe bakmak isterdim. hatta o ebleh suratın fotoğrafını çekip duvarıma asardım. altına da "yüzyılın götü" yazardım.
195169 entry daha
hesabın var mı? giriş yap