2017 ekonomik krizi

• anayasa fırlatmak ile kriz mi çıkar ulan? daha kriz nasıl, neden çıkar bilmiyorsunuz, üzerine gelip burada ahkam kesip, insanların algısını yönlendirmeye çalışıyorsunuz ama, o burada tutmuyor işte. 45+ ilkokul ve lise mezunu, antisosyal, okumayı sevmeyen bir nesile bunu çok güzel yutturdunuz ama.
  
  ekonomik krizin önemli sebeplerinden birisi "siyasi gerginliktir". sen aldığın, söylediğin bir karar ile yapabilirsin bunu. mesela sayın cumhurbaşkanımız şuan tam olarak bunu yapıyor. üstelik o anayasayı fırlatmıyor, yakıyor.
  
  şimdi elimizde bir siyasi kriz var. döviz yükseliyor. bu yatırımcıyı kaçıracak bir diğer etken. bir diğer etken, fona aktarılan kurumlar. basitçe anlatayım mı sana? hem de örnek ile türkiye'nin durumunu anlamış olursun.
  
  işlerin çok iyi gidiyor. normalde dükkan 5000 tl kar bırakırken, artık 9000 tl bırakıyor her ay. düğünde takılan altınlar, biraz da birikmiş paran var. hanımla konuşup, ev almaya karar veriyorsun. şimdi para kazanıyorsun ya, x muhitten y muhite geçip, orada ev bakıyorsun. 600.000 tl bir daire. sağdan soldan borç alıp, 250.000 tl peşinat verip, banka kredisi ile evi alıyorsun. evin sana maliyeti geliyor 675000 tl'ye. işler iyi gidiyordu ya, ödedin ilk 5 sene krediyi. sonra duruldu işler. senin o 9000 tl düştü mü tekrar 5000 tl'ye? ödüyorsun kredi taksitlerini ama, çocukların kırtasiye masrafları var, eve alışveriş yapacaksın, faturalar falan ödenemiyor, ne yapacaksın? kredi çektiğin bankaya gidip, kredi kartı alıyorsun 2000tl limitli. oradan çektiriyorsun. 1. ay tamam, 2. ay tamam, 3. ay tamam, 4. ay tamam, 5. aya geldiğinde kredi kartını ödeyemiyorsun. ama masraflar var. gidip borç alacaksın mecbur. eee o borcu da ödemek lazım? diyorsun ki, ben gidip başka bir kredi kartı daha alayım, oradan nakit çekip o kartı kapatırım, işler de açılır bu arada. bu şekilde 5 ay daha devam ediyorsun, sonunda geliyor icra kağıdı.
  
  bakıyorsun yapacak birşey yok, gidip babadan kalma arsaları satıyorsun. borçları kapatıyorsun. geldi mi sana evin fiyatı 725.000 tl'ye? daha da devam ediyor kredi. çocuk üniversiteye başlıyor. ona da para göndermek lazım. yine kesiyorsun boğazdan, kemeri sıkıyorsun, 2 yıl daha idare ediyorsun. ama işler istediğin gibi gitmiyor. hatta daha da düşüş oluyor. tek çaren kaldı. evi satacaksın.
  
  eee nasıl satacaksın? 600.000 tl'ye aldığın evin sana maliyeti 725.000 tl. zarar edemezsin ki? satılığa çıkartıyorsun evini 725 binden, ama ne arayan var ne soran. 700 diyorsun, ı-ıh, yok. ulan lanet olsun diyorsun, 650 diyorsun, bir kişi arayıp, "600 veririm en fazla" diyor. tamam lan deyip satıyorsun. mecbursun çünkü. 70.000 tl kredi borcun kaldı. onu ödüyorsun önce. kaldı eline 530.000 tl. bir de vergi ödedin devlete evi sattığın için. artık o semtten ev alamazsın. kalkıp eski semte gidiyorsun. oradan da aldın mı evi 500.000 tl'ye. ne kaldı elinde, sadece 1 evin oldu.
  
  7 sene sıkıntı çektin. babadan kalma arsalar gitti. aldığın evi zarar ederek sattın. bütün birikmişin, düğünden kalan altınlar gitti. 725.000 tl ödediğin ev için, 250.000 tl zarar ettin. yaşadığın stres, dert tasa bunlar hariç tabi. ama şimdi, elde avuçta bir tek ev kaldı. ee çocuk 2-3 sene sonra gelecek "ben evleniyorum" diye. yine kredi çekeceksin, zaten diğer çocuk okumaya başlayacak o sırada, onun masrafı, dükkanda işler daha kötü. ne geçti eline? bu şekilde devam ederek, o ev de satılacak bir müddet sonra.
  
  ama sen, işler iyi giderken, o eline geçen parayı betona yatırmak yerine, dükkanı büyütseydin, 2. bir dükkan açsaydın, işini geliştirseydin, kalan parayı yatırım amaçlı altına yatırsaydın, çocuğunu daha iyi bir okula gönderseydin, belki o sırada alamazdın evini ama, şimdi rahat rahat, dertsiz tasasız ev sahibi olmuştun.
  
  al, aynı türkiye işte. ne var elimizde? köprü var, duble yol var, havalimanları var.
  
  köprü eskiyecek, yollar eskiyecek. 2008 senesinin altında kalmış turizm yüzünden, havalimanları zarar edecek. ee bunların yatırım maliyetleri, onarım maliyetleri var. bunlara para ayırmak lazım, çünkü ülke için yaptığım en önemli iş, yol. bir de hastaneler var. onu unutmamak lazım. gerçekten mükemmel hastaneler yaptık. çok samimi söylüyorum bunu. ama onun parasını da ödüyoruz nasıl olsa. yok ya, free bizim hastaneler?1?
  
  biz babadan kalma arsayı ve dükkanı fona devrederek "şimdilik" doları baskı altına alıyoruz ama, yarın icra kağıdı geldiğinde satabileceğimiz bir evi bırak, para kazandıracak bir dükkanımız bile olmayacak.