quo vadis abd-rte

• soğuk savaş döneminde silahlar sussa da ajanlar susmamış...ajanlararası yüksek gerilim hattında çok yetenekli bireysel ajanlar efsane işlere imza atmış... ama,
  çok azı kamuya mal olmuş..
  çünkü, kamuya mal etmek kural dışı^* sayılmış...
  
  soğuk savaş bitti diye devletler can ciğer kuzu sarması olmadı...
  
  tv anahaberlerinden bakınca uluslarası ilişkiler monşerlerarası al gülüm ver gülüm tiyatrosu gibi görülebilir..
  ama aslında hala ajanlararası (servislerarası) güçler dengesidir.
  tek farkı artık satranç tahtasında çok yetenekli bireysel taşlardan ziyade, fetövari kurumsal taşlar kullanılır olmuştur...
  devir değişmiş olabilir.. ama bu,
  kural değişmiş anlamına gelmez..
  
  mit tırlarını ifşa ederek ilk abd kural dışına çıktı.
  
  metin topuz'u ifşa ederek rte cevap verdi..
  
  arada yaşanan o kadar olaya(17-25aralık,15temmuz, ......,... ) rağmen rte hiç kural dışına çıkmadı. abd, her bardağı taşırdığında taşan suyun matruşka misali rte'nin daha büyük bir bardağına döküldüğünü gördükçe hayret etti.. peygamber olmasa da seyyit sabrı demek böyle bişey deyip sabrın sınırlarını zorladı.. tabii, hep kapalı kapılar ardında, hep maşa kullanarak..
  
  acaba kapalı kapılar ardında en son ne oldu da bardak taştı..?
  
  galiba, quo vadis abd-rte sorusunun cevabı bu en son hamlede gizli...
  
  ___________________________________________
  ^* kurallar çoktur. yazmak gerekir. kural dışını yazmak gerekmez. herkes bilir. basittir. az ve özdür. mesela devlet başkan'ına kast kuraldışıdır. yoksa, dünyada kimse devlet başkan'ı olmak istemezdi, nihayetinde en kralı bir kurşun kadar ucuz olurdu. muhtemelen j.f.k. ilk kurşunu yediğinde hangi kural dışılığın faturası olduğunu hemen anlamıştır.