• "elhamdüllahirabbilalemin" (alemlerin rabbine hamd olsun")

    islam dini, hristiyanlık gibi sadece öbür dünya ile ilgilenmez. ceza hukuku, aile hukuku, iş hukuku gibi farz, sünnet ve yasaklarıyla bu dünyayı da tasarlar. bu yüzden islamiyet'te ruhban sınıf yoktur, olamaz. tarikatlar ise tamamen ruhban sınıf üzerine kuruludur. islam'daki şükür anlayışı ile alakası olmayan, allah'ın istemediği tembelliği öven, ibadet dışında bir şey bilmeyen insanlar ortaya çıkarmaktadır. islam fıkhının en temel kuralı olan "şüphe ile haram(suç) sabit olmaz." (modern hukuktaki; "kanunda açıkça suç olduğu yazılı olmayan bir fiil için ceza verilemez." ilkesi) ilkesini hiçe sayıp, olmayan haramlar(suçlar) veya olmayan farzlar (sorumluluklar) ortaya atmaktadırlar. kendilerini allah'tan ve peygamberinden üstün görmektedirler ki; onların söylemediği şeyleri söyleyip, dine ekliyorlar.

    "insanlar cahilliklerinden ötürü şirke girerlerse, cehaletinden ötürü mazur görülürler." gibi cehaleti öven, bilgeliği olumsuzlayan saçma sapan şeyleri savunurlar(ibn-i arabî). insanları, şeyh istediğinde "lat ve uzza" putlarına tapmaya ikna ederler. (menzilcilerin kutsal kitabı minah). şeyhlerinin morali bozulduğundan allah'ın kadın kılığından şeyh'in yanına geldiğini söylerler(mesnevî'de geçen şems ve kimya hatun'un tartışması olayı).

    bunlar işin sadece dini boyutu. tarikatlar dini yönden sadece ve sadece insanları cehenneme sürüklerler. islamda yeri olmayan babadan oğula veya hocadan, seçtiği özel öğrencisine geçen makam anlayışı ile de bu dünyayı berbat ederler. sırf hocası sevdi diye, adamın biri kutsal kabul edilip, bir dediği iki edilmiyor. dört halife dönemindeki seçim şuraları yok sayılıyor, istişare ve içtihad anlayışı yerine "istihare" ve "rabıta" gibi şirk ve yalan dolu ibadeti koyuluyor. gavs diye dinde ve toplumda olmayan bir makam uydurup onun ipiyle tevbe alıyorlar. allah benim ipime sarılın derken, onlar yetkinliği belli olmayan birinin ipine sarılıyorlar.

    toplum, karar verme hakkına sahip insanlardan oluşur. allah'ın insana en büyük nimeti ve onu hayvanlardan ayıran özelliği akıldır. bu akıl sayesinde insan toplumda yer bulur kendine. doğru gördüğünü söyler ve toplum ortak akılla birlik olur. oysa tarikatlar, insanın aklını dışlayıp, herkesin şeyhe inanmasını, o namaz kılmayın dese bile seve seve kılınmamasını tavsiye eder. tavsiye eder ki, şeyh ve avanesi rahat rahat yaşasın. müritler üretsin, çalışsın, kazansın, sorgusuz sualsiz şeyhe götürsün; şeyh veya gavs (neyse artık) kendini beslesin. mürit, hint reankarne inançlarındaki gibi bir tas çorba için şeyhe dua etsin, şeyh de gavurun icadı mercedes ile rahat rahat gezsin.

    tarikatlar hem toplum düzenini bozup, üst sınıf yarattıkları hem de altına sığındığı din olan islam'ı yozlaştırıp bozdukları için yok edilmelidirler. insanlara okuduğunuzu anlayamazsınız, biz anlayıp size anlatırız diyen, yanmaz kefen satan hocalar toplum yapısını bozdukları ve dini duyguları istismar ettikleri için tutuklanmalıdır.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap