5 entry daha
  • kadının erkeğe (hemde ayan beyan, gündüz vakti, millettin içinde) vurma hakkının olması, erkeğin belirleyici konumunu sarsan değil, tam tersine pekiştiren bir ayrıcalıktır.

    kadının erkeğin omzuna, midesine yerleştirdiği 'sözde' yumruk, bir 'magnitude' meselesi değildir. kadının gücü, erkeğinkinden daha zararsız olduğundan makul gözükmez bu tepişme.

    bu yumruk, türk filmlerinde de sıklıkla gördüğümüz gibi köylü kadının "ay hayvan" diyerek, utandığında attığı yumruktur. bu yumruk, şehirli kadının masada erkek başka bir kadına gırgır olsun diye laf attığında attığı yumruktur.

    şudur: kadınla erkek arasında bir akid vardır bu hâlde. kadın erkeğe yumruk atma hakkını kabul ettiğinde, karşılıklı bir hak sorumluluk kümesini kabul ediyor demektir. erkek, "erkek gibi" olacak ancak bu akdin dışına çıktığında yumruk yiyecektir: başka bir kadını övdüğünde, kadınla gırgır geçtiğinde vesaire...

    erkek ise savunma mekanizmasından yoksundur demek değil bu. evet, erkek, çoğu zaman, yumruk atmaz, ama ilişki bu minvâlde kurulduğunda onun da "otur oturduğun yerde", "bunu yapmayacaksın" deme hakkı olur.

    nasıl kadın mazur görülebilecek bir durumda yumruk atabiliyorsa erkekte kural koyma hakkını elde eder bu akidde.
    aklı başında kadın, espiri yüklü kolpa yumruk hakkını talep etmemeli kullanmamalıdır.

    kabul eder ve kullanırsa, aslında adam akıllı terbiyesizlik olan başka kadına laf atma ya da insan içinde alaya alma mevzuularında "şakayla karışık" tepki vermiş olur. gülünür, geçilir. "erkek işte" denilir.

    ilişkide kendisine karşı sorumlulukları bulunan erkek, bir kusur işlediğinde yumruğun cazibesine kapılmamalı, tepki koyulacak bir durum varsa ciddi ciddi koymalıdır.

    kısacası, kadının yumruk atma hakkı stockholm sendromudur. yanılsamadır. *

    not 1: yumruk, cimcimlemeyi de kapsamaktadır bu makalede.
    not 2: yatakta atılan yumruklar sayılmaz. herkes free style takılabilir.

    ****
11 entry daha
hesabın var mı? giriş yap