erdoğan'ın abd'ye bu nasıl bir hukuk diye sorması

• bayılıyorum ya, "hukuk", "adalet", "insan hakları" gibi kavramlar birden kendilerine lazım olunca hatırlanıyor ve hatta üzerine hesap soruluyor. kendi ülkesinde üzerinde "adalet" yazılı pankartlarla binlerce kişi istanbul'a yürüme eylemi yapmıyor zaten, uganda'da yapıyor.
• --- spoiler ---
  40-50 metre mesafede şahsıma karşı orada gösteri yapıyorlar. amerikan polisi hiçbir şey yapmıyor, dokunmuyor.
  --- spoiler ---
  
  gosteriye dokunulmayan demokratik ulke tuhaf gelmis. abd anayasasi, senin ya da bir baskasinin sahsina karsi yapilan gosteriye izin veriyor. vandallik olmadigi muddetce bu tur gosteriler demokrasinin parcasidir. abd topraginda amerikan yasalari gecerli. dolayisiyla korumalarinin yaptigi suc ve yakalama karari da amerikan hukukuna uygun olarak cikarilmis. neticede amerikan yasalari da vatandasini koruyor.
• devlet bahçeli'nin matematikle alıp veremediği ne ise, şahsın da hukukla ilişkisi odur.
• ilk kez hukuk gören erdoğan'ın durum karşısındaki şaşkınlığını belirtmesidir. çok da abartmamak gerek.
• yanıtı "alışık olmadığımız türden bir hukuk" olan sorudur. biz yusuf yerkel ve benzerlerinin ceza almak bir yana ödüllendirildiği bir hukuka ve yönetime alışığız.
• bkz. amerika'nin "ona hukuk degil, guguk derler" diye cevap vermesi
  ingilizcesi soyledir galiba: one flew over the cuckoo's nest
• ülkesinde bir muhalefet lideri içerde, diğer muhalefet lideri elinde koskocaman "adalet" yazılı pankartla yürüyor, tecavüzcüler aklanıyor, muhalifler cezaevine atılıyor vs.
  ve kendisi bu soruyu soruyor.
  
  valla helal olsun dediğim sorudur.
  (bkz: lanet olası federaller)
• tabi bu nasıl bir hukuk diye sorması gayet normal. bizde bir hukuk var ama hiç işlemiyor. mesela bunun yardımcısı vardı vatandaşı tekmeleyip hiçbir ceza almamıştı. sonuçta hukuk bunu gerektirir.
• laf soyledi balkabagi.
• lafın trajikomikliği merkezden metin gelmeden henüz tek bir paralı akitin çıkıp savunmaya kalkamamış olmasından bellidir.