• arkadaşları arasında torrent ertuğrul olarak bilinir;

    http://www.ntvmsnbc.com/id/25416666
  • "sakız çiğnemek saygısızlık değildir " demiş zat-ı muhterem . bir aklıevvel kendisinin makam odasına ağzında sakızıyla , sakızı "patlatmadan" girse karşısında cakkıdı cukkudu çiğnese vereceği tepkiyi çok merak ediyorum . neden ayırsın ki başbakanın kerimesiyle herhangi bir vatandaşı , , "tiyatroda sakız çiğnenir , önemli olan patlatmamak" falan demese biz cühela takımı nereden bilecektik bunları ? "sen seyirciye bakmayacaksın oyununu oynayacaksın. seyirciyle oynamaya kalkıyorsan sanatı anlamak konusunda bir sorunun vardır" diyor ya bir de , "ucube heykel" polemiğinde söylediklerinden de beter bir açıklama bu .
    gittikçe batıyor .
  • "halk tekbir getirecek, kesin!" diyerek şehit cenazesinde çalan cenaze marşını susturmuş kendisi. bence eksik yapmış, bandoyu susturduktan sonra kalabalığa dönüp "tekbiirrrr!" diye bağırmalıydı, bence öylesi daha çok yakışırdı bu sol kökenli (!) bakanımıza.

    edit: sol kökenli (!) olduğu için halkın dini ritüellerine saygılı olmaması gerekmez tabi, bilakis ne güzeldir saygı, keşke sağ kökenliler de (!) bunun farkına varabilse ama allaha şükür bunun bir saygı gösterisi değil de başka türde bir şeyler olduğunu anlayacak kadar yaşadık bu ülkede. bak birisi ne güzel demiş kraldan çok kralcı diye, en hafif anlatımı bu işte bunun.
  • acıyorum artık bu adama. ortalama bir akp'liye duyduğum nefretten fazlasını duymuyordum bu adama ama artık vazgeçtim, acıyorum.

    akp kabinesinin "sol" simasıydı ve akp için hiçbir zaman vitrinlik olmaktan çıkamamış, kültür bakanlığı gibi etkisiz bir koltuğa oturtulmuştu. o bu koltuktaki heyecanıyla akp'ye "sol"dan takviye yapmaya çalışıyordu ve bir bakan olduğu halde "yetmez ama evet"çilerle aynı kaderi paylaştı. anayasa referandumu'ndan sonra, akp'nin "sol"a daha fazla ses tanıyacağını sananlardan, sürecin kanaat önderi olabileceklerini sananlardan pek bir farkı kalmadı: kullanıldı ve bir kenara itildi.

    akp'nin "farklı seslere" hiç ihtiyacı yok ve artık "ben devletim" diyen bir parti, için "vitrin"e de gerek yok. güç onlarda, güç onlardaysa mazluma yatmaya da ihtiyaçları yok. "sol"dan transferlere de... hele başbakan erdoğan artık tam bir padişah halet-i ruhiyesinde. en ufak eleştirilere bile tahammülü kalmadı. dün onu yağlayıp, pazarlayan göklere çıkaranlara en ufak mırın kırın ettiklerinde feci basıyor ayarı.

    örneğin taraf' da benzer bir akıbete sahip. bir günde işaret verildi ve tirajları dibe vurdu. tsk'ya ve yargıya karşı bayrak olup akp'lilerin ve bilimum cemaatçinin elinde dolaşan, bayraklaştırılan gazete bir günde sus pus oldu. şimdi ahmet altan arada "eleştirel" tavrıyla bir nevi geçmişini aklamaya çalışıyor. çırpınıyor, didiniyor ama olmuyor. en fazla taraf'ın bir misyon gazetesi olmadığını düşünenler arada akp faşizanlığına karşı duranlara sallıyor o yazıları.

    günay'ın hikayesi daha da trajik, başbakan erdoğan resmen ve doğrudan günay'ı hedef aldı ve tabiri caizse ezdi geçti. günay'ın artık değil o koltukta oturacak, insan içine çıkacak mecali kalmadı. şimdi suriye dönüşü fotoğraflarına bakıyorum, açıklamalarını okuyorum. efendim kendileri kamuoyu önünde tartışmayacakmış, başbakan ile şahsen görüşecekmiş... utanıyorum, küçükken de utanırdım kendini rezil edenleri televizyonda izleyemezdim. kim olurlarsa olsunlar onlar adına utanırdım. günay adına da utandım. başbakan'ın "ikna edilebilecek" bir "hata" yaptığını düşünüyor hala, belki öyle düşünmüyor veya inanmak istiyor.

    sosyal demokratlardan çıkıp, sosyal demokratlara karşı müfrezenin lideri olmuştu günay. şimdi yer ile yeksan oldu. koca "ucube" düşe düşe onun üstüne düştü. şu heykelin altında bir o kaldı.

    ve herşeyden önemlisi, o heykeli üstüne bizzat mücahiti olduğu başbakan'ı itti.
  • şeyhülislam. lan adam resmen fetva veriyor:

    "kaldı ki biz niye sahneyi aydınlatıyoruz da seyirciyi karartıyoruz. sen seyirciye bakmayacaksın oyununu oynayacaksın. seyirciyle oynamaya kalkıyorsan sanatı anlamak konusunda bir sorunun vardır. bunlar ilgili komisyon tarafından da soruşturuluyor."
    http://www.haberturk.com/…emek-saygisizlik-degildir

    dördüncü duvarı yıkmak kavramından bihaber, kültürsüz kültür bakanı. sanatın kurallarını o koyar, dışına çıkanların kulağını çeker, sonra "devlet sanatçısı sovyetler'den gelmiştir" diye taşı goministlere atmayı da nedense ihmal etmez.

    'solcu' olduğunu söylemiş miydim? (bkz: ertuğrul günay/@b612)
  • akp'nin milletvekili yapısı entelektüel adam barındırmadığından; 'bu adam eski solcu, kesin kitap falan okumuştur' denilerek kültür bakanı yapıldığını düşündüğüm şahıs.
  • acaba kendisi şehit olan alevi gencin cenazesi devlet töreni (!) için kaçırılır gibi alınıp camiye götürülürken neredeydi? acaba orada da birilerinin koluna yapışıp "durun yahu çocuk alevi, onun inancına saygı gösterin" der miydi?

    demezdi çünkü bu ülkede dine saygı sünniliğe saygıdan ibaret. diğerlerine ne saygısı yahu?
  • eğer doğru ise ;

    ertuğrul günay, afyon müzesi’ni gezerken müze müdürü kendisine bilgi vermiş,bu arada tanrıya eskiden deus denildiğini söylemiş.günay buna çok kızmış "tanrıya deyyus" diyen adam hakkında ben soruşturma açtırırım demiş ve açtırmış
  • tiyatro ile zerre kadar ilgi ve alakası olmadığını göstermiş olan şahsiyet. sen oturduğun koltukta sorumlu olduğun konular ile ilgili bilgi sahibi olmadan tiyatro müdürünü odana çağırıp nasıl azarlarsın? seni bunun için mi seçti halk?

    http://gundem.milliyet.com.tr/…/1377277/default.htm
  • serdar ortaç'ın kucak kucak müzik ödülleri kazandığı bir ülkenin kültür bakanıdır.
hesabın var mı? giriş yap