• hiç bir rakı balık burcu erkeği'nin es geçmemesi gereken ezginin günlüğü albümü.
    dinleyin, için, ağlayın, yine dinleyin, yine için, gülün...
    dinlemeye devam edin...
    içmeye devam edin...
    hüznün ruhuna da en güzel hatıraların şerefine de kadeh kaldırın...

    sevdayla ilgili, kadıköy'le ilgili ve dostlukla ilgili bu şarkılara iyi davranın:
    ''eski arkadaş eski araba gibi
    arıza yapar ama yolda bırakmaz''
  • kendisine karşı hala iyi duygular hissedilen lakin konuşacak bi şey kalmamasından aranıp sorulmayan, zamanın birinde-şimdiki zaman hariç- arkadaşlık yapılmış herkes. dün eski bir arkadaşım arayınca farkettim ben de bunu eee üüü den başka bi şey diyemedik.
  • hüsnü arkan'ın o eşsiz sesiyle bizi karşılayan, yüzde geniş bir gülümseme bırakan, üstüne düşüncelere daldıran ezginin günlüğü şarkısı.

    "eski arkadaş eski araba gibi
    arıza yapar ama yolda bırakmaz
    teker patlatır su kaynatır
    yoldan çıkar ama yolda bırakmaz"
  • uzun süre görüşemeyip (belki yıllar) sonra görüştüğünde eski samimiyeti yakalayabildiğin cinsi tadından yenmez. hem götündeki kıl sayısına kadar biliyorsundur hem konuşacak çook şeyiniz vardır.
  • eski arkadaş eski araba gibi
    arıza yapar ama yolda bırakmaz
    teker patlatır su kaynatır
    yoldan çıkar ama yolda bırakmaz

    bittimiydi güzel günlerin
    salya sümük koşacak bir kucak
    gözyaşlarını dökecek bir yatak
    seni eski günlere uçaran bir salıncak
    istersen...

    eğer bir gün koparsa film
    kadere küskün kaçacak biryer
    hayattan yorgun yumuşak bir minder
    yeni sevdalara açılan bir defter
    istersen...

    söz-müzik: nadir göktürk

    yine yeniden ezginin günlüğü' nden mükemmel bir parça.
  • bi zamanlar çok yakın olduğunuz biriyse bu*, başlarda baya bi koyar. ikiniz de neden görüşmediğinizi bilirsiniz. ama yüzleşmezsiniz. o suçunu kabul edip bi köşeye çekilir sessizce, siz de içinizde kalanları kusmak istemenize rağmen yüzleştiğiniz anda onu kıracağınızı bildiğiniz için susar, içinizden bağırıp çağırmakla yetinirsiniz. yılların hatrı kalıbı ağır basar. aynı dönemden başka arkadaşlarınızla karşılaştığınızda onu sorarlar size. "bilmiyorum" cevabınıza karşı şaşırırlar. "ama siz çok yakındınız.." cevabından bıkmışsınızdır. aklınıza gerçekten kaybettiğiniz, bi daha asla dönmeyecek- belki de dönemeyecek olan arkadaşlarınız / yakınlarınız geldiği zaman "keşke böyle olmasaydı" diye düşünürsünüz ister istemez. ama böyle olmasının daha doğru olduğunu bilirsiniz. biyerlerde nefes alıyodur ve mutludur eski arkadaş, önemli olan da budur. siz yanında olun ya da olmayın farketmez.*
  • ezginin günlüğü'nün eski gazete-dergi küpürleri ve bir plakla süslü kapaklı son albümü. yine bildik güzellikte, eski tadında, tam kıvamında!

    1-kadıköy
    2-kopan bağ
    3-eski arkadaş
    4-eski günlerimiz
    5-gözüm senden başka
    6-aşk güzel
    7-gün usulca
    8-siyah gözler
    9-aşk iki kişiliktir
    10-ver elini
    11-yetmez mi
    12-yağma yağmur
    13-konuştuk bütün gece
  • adi ustunde eski. hersey zamaninda iyi hostu ve guzeldi. ama simdi degisti. degisen ne ? iyisin , hossun , guzelsin ama o kadar da kafa dengi degilsin. insan degisiyor , dusunceler , fikirler , yasayislar , hele bir de yedigin ictigin ayri dustugu zaman hersey degisiyor. unut gitsin en iyisi. mazi eskide kaldi , yasasin yeni kral. unuttum gitti.
  • belki de en özel arkadaştır. şimdiki en yakın arkadaşınızdan yakındır, en uzak olandan daha uzak. değişirsiniz, o da değişmiştir. zaman bu, değiştirir herkesi. oysa değişmeyen şeyler vardır insanın kimliğinde, ne kadar zaman geçse, ne kadar çok şey değişse de hayatınızda o duygularınız, düşünceleriniz, özellikleriniz değişmez asla. işte eski arkadaş bunları en iyi bilen, tüm değişiminize rağmen sizi en iyi anlayandır. çok haberiniz olmaz birbirinizden, neler yaşadı, nelere sevindi, nelere üzüldü bilmezsiniz. onun da bilmediği aşikardır, bu yaralar sizi. yine de bilirsiniz o vardır bir yerlerde, içinizde bir yerlerde, sizin de onda var olduğunuz gibi. aylar sonra bir gün bir telefon gelir, "seni özledim." der "çok mutsuzum", sesinde bir kırıklık vardır. katlanamazsınız buna, ilk otobüse atlar ve hiç bir şeyi düşünmeden kilometrelerce yol alıp yanına gidersiniz. onun da bunu yapacağını çok iyi bilirsiniz. gittiğinizde sizi karşılar, omzunuzda ağlar belki, her zamanki yaramaz halinizi takınırsınız mutlu olsun diye, halbu ki o yokken eser kalmamıştır bu yaramaz hallerinizden. görmek canlandırır yeniden herşeyi. bu görüşme ona iyi geldiği kadar size de gelir. daha sonra yine ayrılık, farketmez. o hep sizinle. yani verilmiş bir sözdür eski arkadaşlık, "git dersen giderim, kalırım kal dersen.".
  • sosyal medya yüzünden kurtulamadığımız arkadaş. ulan bi yerden siliyorsun bi yerden çıkıyor. samimi değilsin eksiden samimiydin aradan yıllar geçmiş di mi. nedir durup durup hesap sormaya çalışmalar. yakın değiliz artık. beni sosyal medyada görüyor olman bizi yakın yapmıyor değil mi canım benim. sıkıldım. kezoluk değil bu. bu tam olarak; yakın arkadaş kotamı doldurdum yavrum artık sana ihtiyacım kalmadı anla beni deme şekli.
hesabın var mı? giriş yap