• evli ve mutlu lobisinin entry girmesini istediğim başlık.
    zira bu boklama öyle büyütülmüş durumdaki ilişki bile yok olmak üzere sevgililik kurumu çöküşte...

    aşk diye bir şey yok denildi...
    haaaa varsa oldu da azıcık aşk denk geldiyse...
    evlilik zaten aşkı öldürüyor denildi...
    yetmedi... yetmedi...
    evlenmeyeceksek niye ilişki yaşayalım sorumluluğa ne gerek var denildi...
    sorumluluktan kasıt ne, napıyorsunuz ilişkilerde allasen organlarınızı mı veriyorsunuz?
  • 1- evlenince özgürlüğünüz kısıtlanmıyor.
    eğer anlayışlı bir eşiniz varsa asla kısıtlanmazsınız. anlayışlı bir eş seçmek de elinizdedir.
    2- evlenince eve kapanmıyorsunuz.
    eşimle 2-3 yılda 20 ülke gezdik. yaza nerelere gitsek demenin planlarını yapıyoruz şimdiden.
    3- evlilik kötü değildir.

    hayatımda anlamadığım en tırt şey şu evlilik kötülemesi.
    bilhassa bekarlar lobisi tarafından empoze edilen; algısı oluşturulan bir duygu...
    evlilik kötüdür. evlilik şöyledir böyledir.
    her yerde çizilen bu.
    değil arkadaşlar.
    evlilik kötü bir şey değil.
    aksine muhteşem bir şey.
    baba olmak çok daha güzel bir duygu.
    bu korkular yüzünden 25 yaşında evlendim. şimdiki aklım olsa 23'ümde evlenirdim. 21'imde evlenirdim.
    insanlar evliliği kötü bir şey zannettiği için evlenmiyor.
    evliliğin olmadığı bir hayat düşünemiyorum. sadece iş sebebiyle bir hafta yalnız yaşadım. kabus gibiydi. kızımı özledim, eşimi özledim. sıkıldım.
    bekarlığımı hiç özlemiyorum.
    sadece ben değilim böyle düşünen.
    çevremde birçok insan var bu duyguyu taşıyan.
    birileri evliliği kötüleyince sadece bakıyorum tuhaf tuhaf. anlayamıyorum.

    bu şu demek değil; olumsuzluklar hiç olmuyor. hiç tartışmıyoruz. her şey güllük gülistanlık. elbette sorunlar oluyor, hayatın yükünü taşıyoruz sonuçta; birlikte sırtlanmayı sevince sorun yaşanmıyor. şu aralar eşim çocuğa bakmak için çalışmıyor misal. tek maaşla yaşamanın zorluğunu yaşıyoruz. bunu kendimiz için güzel hale getirmeye çalışıyoruz. masrafları kısıyoruz. alışveriş yapmıyoruz. tüketmiyoruz. zorluklardan kaçmıyoruz. korkmuyoruz. omuz omuza olmaktır evlilik.
  • evliliği kötüleyenlerin hepsi hangover hayatı var gibi yazmaları gerçekten komik. insanın varoluşundan beri devam eden bir kavramı, sekizinci sınıf amerikan filmleri doneleriyle kötülemek ayrı bir ergenliktir.

    evlilikte tek bir duygu yoktur. bu olayı salt aşk, salt ilgi ya da başka kavramlara indirgeyerek yaşamazsınız. kompleks yapısı sebebiyle insanların doğum ölüm ve arasında bir kırılma noktası kabul edilir.

    iyi bir eş ve iyi bir iş seçimi, insanı bu hayatta mutlu yapmak için önemli dönüm noktalarıdır.

    düzeltme: imla
  • hee herkes eşiyle 2-3 yılda 20 ülke geziyor ve yaz için plan yapıyor.
    standartlar üstü bir maddi gelire sahip olup her evli çiftin aynı durumda olduğunu varsayan yazar sıçmığı.
  • evlilik kötü bir şey değil zaten. aşık olduğun insanla bir hayatı paylaşmak, hayaller kurmak, kokusuyla uyuyup kokusuyla uyanmak, aile olmak, bir olmak neden kötü olsun amk? deli gibi sevdiğin insan ve senden bi parça taşıyan eniklerinin olması hayali bile güzel. "bunlar için evliliğe gerek yok yhaa hangi devirde yaşıyoruzcular" siktirsin gitsin kalbini kırarım. burası norveç mi it, evlenmeden adamın evine taşınıp çocuk yapıcam desem anam beni sapanla döver. evliliği kötüleyince cool falan da gözükmüyorsunuz bu arada. bilin istedim.
  • kötü değil de zor diye eleştirilir. bu katlanılan zorluk karşılığında da, mutlu değilsen sana kayda değer bir karşılık veremeyecek kurumdur evlilik.

    başlığı açan arkadaş 25 yaşında evlenmiş zaten hadi öncesinde de 2 sene ilişkisi olmuş olsa, zaten vazgeçilmeyecek bir hayat yaşamamış. dolayısıyla bekarlığını özlememesi gayet normal. ben evlensem eminim ki bekarlığımı çok özleyeceğim. sorumlulukla ilgili bi sıkıntım yok ama 33 yaşındayım ve kız arkadaşım olduğunda dahi hep canımın istediğini yapan biri oldum. tatillerim, aktivitelerim, gece hayatım, arabam, param, pulum. hep canımın istediği, daha doğrusu bana doğru gelen şekilde değerlendirdim. ama evlenince böyle bi lüksün yok, herşeyi eşinle paylaşmak zorundasın, en azından etik olarak. kararlarında danışmak zorundasın v.s.

    30 larına kadar bekar yaşadıktan sonra, yani paran pulun ve rahatlığın olduğu dönemde bekar yaşadıktan sonra, göz korkutan bişey olması doğal bişeydir evliliktir.
  • evet cünkü daha da kötüdür. sonun başlangıcıdır.
  • katıldığım önermedir.. oldukça uzun zamandır (10 yıl) birlikte olduğum sevdiceğimle kısa bir zaman önce (6 ay) evlendik, hayatımızda neredeyse hiç bir şey değişmedi. tek değişen ailelerimiz evimize geldiklerinde aman şurada çorabı kaldı saklayayım derdimiz yok.

    evlilikten, kendinden, karşındakinden ve hayattan ne beklediğine göre değişiyordur belki.

    işin püf noktası benzer hayatlar yaşamaktan keyif almak, orta noktada buluşabilmek. mesela biriniz her gece ortamlara akmaktan keyif alıyorken eşiniz evde mısır patlatmaktan mutlu oluyorsa o iş yaş. biriniz çoluk çocuk aşıgı diğeri çocuk sesinden tiksiniyorsa o iş yine yaş.

    biz genelde uyuşuk bir çiftiz mesela bir gün evde köşelerimize çekilip kitap okuyoruz, ertesi gün sinemaya gidiyoruz ya da ne bileyim beraber kek yapmaktan keyif alıyoruz. gün oluyor birimiz maça ötekimiz kankilerle dedikoduya gidiyoruz, evli ya da değil arkadaşlarımız bize geliyor grup olarak eğleniyoruz. benim arkadaşım gelecek olursa eşim bize evde alan ayırıyor, onun arkadaşı gelecekse ben onlara. ikimiz de farklı kültürlere meraklıyız, gezmeyi görmeyi seviyoruz. kısa vadede çocuk düşünmüyoruz öyle ki erteleme sebeplerimiz bile aynı; çocuk sabır ister, bizde o pek yok..

    ikiz miyiz, bildiğim kadarıyla hayır. farklılıklarımız da var tabi ki hem de çok fazla. mesela eşim çok düşünmeden hareket eder, ben plan program yapmayı tercih ederim ama ortayı buluyoruz bir şekilde.

    hiç mi tartışma olmuyor tabi ki oluyor, ama evlenmeden önce de oluyordu. bizde tartıştığımız konular bile değişmedi. evlenmeden önce eşinizi iyi tanıyın, bol bol zaman geçirin.

    ***bu senaryoda çiftin aklı başında oldugu varsayılmıştır yoksa zaten evlenmeyin.
  • 50 yaşında hangi karı yatacak senle ? ütünü sen mi yapacaksın 55 60 yaşında?
    daha çok sayarım da değmezsin
  • evli insanların genelde silik tip olmaya yatkın olmasından kaynaklanan evliliği abartma eğilimi gösteren olgudur.

    aklım olsa 21'inde evlenirim ama aklım yoktu 25'inde geldi şimdi çay demleyip, hanımla örgü örüyoruz. geçimimi babamın daireleri var bir tanesini bana verdi, diğerinin ortaklaşa kirasını yiyerek sağlıyoruz. elhamdüllilah, şükür... hayırlı cumalar.

    hanım 2. çocuğa hamile, evdeyiz çaya da bekleriz.

    hüloooooğ.
hesabın var mı? giriş yap