• gerçek kesit'in flagship konumundaki muhh-te-sem bolumu..

    once annesi, sonra da babasinin olumunun ardindan fidan ve yeni evlenen abisi buyuk sehre tasinir.. ama yengesi sirret bi kadindir, bu fidan niye calismiyor diye kocasinin beyninin etini yer. cikan bir tartisma sonunda fidan evden kacar (yaninda *en ufak* birsey olmadan) ve yurumeye baslar. iste tam o anda* arkadan icinde 2 yaratik olan murat 131 gelip fidanin yaninda durur.

    -iyi gunler
    fidan: merhaba.
    -gideceginiz yere goturebiliriz.
    fidan: bilmem ki ?
    -merak etmeyin canim, biz de sizin gideceginiz yone dogru gidiyoruz. *
    fidan: ha tamam o zaman.

    <5 dk gecer, araba ormanlik ara yollara dalmistir bile>

    fidan: ne oldu abicim niye ciktik yoldan ?
    yaratik1: arkadas ilerdeki koyde oturuyor, birazdan doneriz.
    fidan: gec kalmadan doneriz diil mi abicim ?
    yaratik1: doneriz doneriz "abicim"

    <tam anlamiyla bi ormana gelinir, araba durur>

    fidan: ne oldu niye durduk ?
    yaratik2: (ilk defa konusarak) bizbirazormanhavasialmakistediksenistemezmisin ?
    fidan: ayyyh!

    fidan manyak rol yetenegi ile kacmaya calisir ancak durum umitsizdir netekim iki yaratik da hevesle bu "parcayi" degerlendirmeye niyetlidir. netekim degerlendirirler de. seyirciler bu arada ormanlar hakkinda uzun bir belgesel izlerler.

    fidan tecavuzun ardindan karakola gider, abisi cagrilir. her iki taraf da birbirini istemez, komiser de fidani yetistirme yurduna gonderir. fidanin orda hem yeni arkadaslari olacak, hem de karni doyacaktir.

    fidan yetistirme yurduna girer, odasina yerlesir. "sicakkanli" arkadaslari hemen yanina gelip muabbet baslatirlar.

    -ee anlat bakalim, nasil dustun buraya ? (nasi bi yetistirme yurduysa ?)
    -durun yarami desmeyin benim
    -aman canim, surda yarasi olmayan mi var..? anlat anlat..
    -bu kimsenin basina gelmesini istemedigim bir olay.. iki zorba tarafindan tecavuze ugradim.. gerisini tahmin edersiniz zaten.
    -nasil oluyormus bu ? anlat da ogrenelim.
    -siz benimle dalga mi geciyorsunuz ? tecavuze ugradim diyorum.
    -biz bu masallari cok duyduk kizim.. kendi isteginle yap yap sonra da tecavuz de !
    -beni anlayacaginizi sandim.. defolun !

    fidani kimse anlamamistir.. ama o ana kadar gorunmeyen bir "dost eli" o an uzanacak, yeni bir kiz, yeni bir anne hemen fidan'in yaninda bitiverecektir.

    -merhaba.. sen onlara bakma.. onlar her gelene ayni seyi yaparlar, burasi hapishane gibi bir yer. aslinda yapilanlar onlarin hayrina..
    -sagol
    -sana bir sir vereyim mi ? (ulan daha tanisali tam 18 saniye oldu.. bi dur?)
    -ver?
    -ben haftasonlari kacip disco ya gidiyorum.. sen de gelmek ister misin ?
    -olur.. seni kirmak istemem (tam bu noktada fidanin onunde beliren kariyer basamaklarini canlandirabilmeniz lazim)

    fidanla arkadasi cok iyi anlasmaktadir ama fidanin arkadasi, erkek arkadasiyla eve cikinca fidan yine yalniz kalir.. arkadasi fidana istedigi zaman gelebilecegini falan soyler, gazi verip birakir.

    fidan bir sure sonra anlayamadigimiz bir sebepten dolayi yurttan atilir(siyasi bazi olaylar olsa gerek) ve arkadasinin evine giden yolda okan adinda yeni bi adamla tanisir.. nasil tanisir diye soracaksiniz, tabii ki gene yoldan gecen bir araba yontemiyle :

    <dut dut>
    <araba yanasir>

    okan : merhaba, sizi goturebilir miyim ? ( nasiiil ?)
    fidan : bilmem ki.. (burda uzuuuun bir flashback gelir. izleyenler aha kesin bu sefer binmeyecek der ama salak fidan gene biner arabaya)
    okan gidecegi yere birakir fidani, arkasindan da sorar:

    -bi daha gorusecek miyiz ?
    fidan: bilmem?
    -ben sana telefonumu vereyim ararsin.
    fidan: olur *mutlaka* ararim.

    fidan arkadasinin evine gelir, uzuun bir sure boyunca kadercilik ve arkadasinin gelisen kariyeri hakkinda konusurlar. o sirada zil calar.
    gelen fidanin abisidir.

    <zirrn>
    -buyrun?
    -ben fidanin abisiyim.

    -fidaaaan burda abin oldugunu iddia eden bir adam var.
    -abi senin ne isin var burda ?
    -fidan! seni cok aradim.. bir hatadir yaptim sen bana annemden babamdan kalan tek yadigarsin, hadi eve gidelim
    -hayir! karakolda soylediklerini simdi ben sana soyluyorum ! seni ta-ni-mi-yo-rum!
    -fidan cok pismanim, karimin sozune uydum geri don
    -hayirrr

    fidan burda onemli bir karar vererek kariyeri icin ailesinden feragat etmis, bu yuzden arkadasinin tepkisini cekmistir. kader uzerine yine uzun bir muhabbet gecer.. sonunda fidan orda kalip arkadasiyla beraber calismaya karar verir.

    bu arada fidan okanla bulusur, okan hemen anahtar sorular sorar.

    -ailen var mi ?
    -bana hayatini anlatsana?

    bu ikinci sorunun cevabini duyan okan, arkadaslarini da cagirarak fidana defalarca tecavuz eder. fidan yikilmistir. bu fidanin salakligi degil, kaderin, dogustan gelen kaderinin fidana oynadigi oyunun sadece bir parcasidir..

    fidan bu noktada felsefik moda gecerek konusmaya baslar. bu laf, sonradan sektor calisanlari arasinda unlu bir yasam bicimi olarak benimsenecektir:

    "madem ki 16 yasimda bu kadar tecavuze ugradim, bundan sonra ben de erkeklerden faydalanacagim. onlardan intikam alacagim"

    fidan calismaya devam eder, islerin yogunlugundan dem vuran fidan arada sirada mesaji vurgulamak amaciyla konusurken goruntulenir:

    "bugun yalniz 2-3 kisi vardi, jandarma gelecek diye korktum"
    "biraz para biriktirip bu isi birakacagim .. bu isi hangimiz para icin yapiyoruz ki ? " (efendim ?)

    bir sure daha gecer, fidanin arkadasi fidana bir muhabirden bahseder. muhabir fidan'la roportaj yapip genclere ibret alma imkani saglamak amaciyla fidanlara gelir. fidan "istememesine ragmen" fidanin fotograflarini ceker, hayat hikayesini dinler. fidanin hikayesi cok aciklidir hakikaten. burda cesitli flashback lerle hikaye tekrar edilir.

    haber gazetede yayinlanir, fidan gazeteyi okuyup "aman ne guzel cikmisiz" dedikten hemen sonra zil calar, gene abisi gelmistir.
    roportajin ciktigi gazete abisinin mahallesinde ve de kahvesinde de okundugundan olsa gerek, dellenmis de gelmistir abi. fidani ve arkadasini olumle tehdit eder, fidan ise bombayi patlatir:

    -siz fidani kirarken dusunecektiniz, kirdiktan sonra degil.

    fidan hicbir sey olmamis gibi hayatina ve isine devam eder, ertesi gun yolun basinda beklemektedir.

    -bugun de isler cok kesat.. hava da cok sicak... ben en iyisi karsiya geceyim

    demesiyle beraber minibus altinda kalir.

    (cikarilacak dersin kotu yola dusmek, kader, aile, ilgisizlik vs vs oldugunu sandiniz di mi ? usual suspects neymis sorarim size)
  • 1984 yapımı erdoğan tokatlı filmidir.

    sinematürk yazarı eylül fırtınası tarafından filme dair kaleme alınmış bir inceleme yazısı aşağıda görülebilir.

    "ülkemizde 1950'li yıllardan itibaren yaşanan kırsaldan kente göç ve bu göçün meydana getirdiği kültürel ve sosyal yaşamdaki değişimlere sinemamızda da kayıtsız kalmamış,1960'ların ortalarından itibaren göç ve sebepleri,büyük kentlerde önlenemez bir ş ekilde büyüyen çarpık kentleşme ve beraberinde getirdiği konut,istihdam gibi sorunlar,göç edenlerin beraberlerinde getirdiği kırsal kesim değerleri ile kent kültürü arasında sıkışıp kalmaları,tam anlamıyla bir kentli olamamaktan kaynaklanan kimlik arayışları, büyük şehirde tutunma çabaları ve çoğu kez yitip gitmeleri gibi göçe dair herşey birçok filmde başarıyla işlenmiştir.
    erdoğan tokatlı'nın 1984 yapımı fidan filmi de ''gecekondu sineması'' olarak tabir edilen bu filmlerin tipik ve başarılı bir örneğidir.
    filmde daha iyi bir yaşam için yüzbinlercesi gibi yaşadığı topraklardan ve geleneklerinden koparak göç eden bir ailenin büyük kentte tutunma çabası konu edilir
    .ailenin reisi mesleği olmadığı için mecburen marjinal sektör olarak tabir edilen seyyar satıcılıkta karar kılmış,sahip olduğu değer yargıları ile tipik bir anadolu erkeğidir.kent kültürüne ayak uydurmamakta direnmekte,kırsal kesim törelerine olan bağlılılığı devam etmektedir.
    ancak kızı fidan çoktan şehrin cazibesine kapılıp gitmiş,baskıcı ve totaliter bir ortam olarak gördüğü aile ve mahallesinden kurtuluşu disko salonlarında arar hale gelmiştir.bir yandan geçim sıkıntısı ile boğuşan ramazan diğer yandan renki ışıkların albenisine ''kaptırdığı'' kızının peşine düşer ancak kızının gözleri önünde büyük şehir ormanında kaybolup gitmesine engel olamaz.
    bir başka ifadeyle fidan'ı istanbul'a kurban verir.kızın isminin fidan olması şüphesiz simgesel bir anlam taşımaktadır.yeni bir yaşam ve daha iyi bir gelecek için yeşeren umutları simgelemektedir.filmde ramazan'ın köfte arabasının üzerinde de fidan ismi yazılıdır.
    fidan,sinemamızın kalburüstü yönetmenlerinden erdoğan tokatlı'nın en önemli ve başarılı filmlerinden birisi.
    çoğu filmindeki abartılı oyunculuğunun aksine fikret hakan bu filmde gayet ölçülü ve dengeli.sessiz,ezik,kaderine razı,vefakar kadın rolleri için biçilmiş kaftan olan güler ökten'de rolünün hakkını fazlasıyla vermiş.nur sürer ve talat bulut'ta her zamanki standart oyunlarının altına düşmemişler.bir başka erdoğan tokatlı filmi olan boynu bükük küheylan'da küheylan'ın oğlu rolünde izlediğimiz murat güler'de gayet sevimli ve başarılı bir oyun çıkarmış. "

    http://www.sinematurk.com/'dan alıntıdır.
  • bir önceki jenerasyonda ara sıra denk gelinen ama mevcut jenerasyonda hemen hiç rastlanmayan bir kadın ismi.

    ayrıca (bkz: fidan terzioğlu)
  • (bkz: esra dalfidan)
  • iki prensesimin annesi, ev ahalisinin ulu hatunu.
    esi benzeri olmayan, esimin ismi.
    nam-i deger findan !
    13.12 hatirina, minik ama özel, bir armagan olsun sana bu entry.

    (bkz: mükemmel insan)
    (bkz: yozgatli güzel)
    (bkz: örnek türk annesi)
    (bkz: ben raziyim allahda razi olsun)
    (bkz: 17 sene)
    (bkz: bizde hashtag yok bakiniz var)
  • geçenlerde başbakan yıldırım, 1992-2002 yılları arasında yılda ortalama 75 milyon fidan üretildiğini, sadece 2017 yılında üretilen fidan sayısının 322 milyona ulaştığını iddia etti.

    orman genel müdürlüğü ormancılık istatistikleri 1994 öncesi fidan üretimini kümülatif sunduğu için 1992-2002 dönemi için öne sürülen iddiayı 1995-2002 arasını dikkate alarak değerlendirirsek, bu dönemde yıllık ortalama 175 milyon 159 bin fidan üretiliyordu. 1992-2002 yılları arasında ortalama 75 milyon fidan üretiliyor iddiasının doğru olması mümkün değil. eğer ki 1992-1995 yılları arasında tek bir fidan dahi üretilmemiş olsaydı 1992-2002 ortalaması ancak 127 milyona düşecekti. 2000’li yıllarla ise fidan üretimi ciddi oranda arttı ve 2003-16 yıllık üretim ortalaması 355 milyona ulaştı. 2017 verisi henüz resmi kaynaklarca yayınlanmadı, ancak önceki yıllar dikkate alındığında 322 milyon fidan üretilmiş olması çok olası.

    kaynak: fidan üretimi 15 yılda 4 katına mı çıktı?
  • https://gelecegenefes.com/ en güzel hediye :) sevdiğimi daha güzel nasıl gösterebilirim bilmiyorum. destek olalım
  • ağaçların en genç durumda olanı, yeni yetişenine verilen isim.

    fidan dikimi genel olarak sonbaharda yaprak dökümü ile ilkbaharda ağaçlara su yürümesine kadar geçen devrede makbuldür. öncesinde veya sonrasında dikilen fidanların göğermesi pek olası değildir.

    bir fidanı 15, 20 liraya almak mümkün. meyve fidanlarını il veya ilçe tarımlardan da alma imkanınız var. 3, 5 yıla meyvelerini toplarsınız. dikili bir ağacım olsun diyenlere ithafen...
  • bir kız ismi.eski sevgilimin adıydı.kötü ayrıldığımızdan mıdır nedir bazen istemsiz aklıma gelir.
  • ramo’nun halasının adı. bir de fidan dikmek var, büyük sevap. gölgesi* ağaç gibi görünebilir. (bkz: slim) (bkz: slim shady)
hesabın var mı? giriş yap