• hiçlik'te bulaşalım sevgilim, oturup konuşalım
    dört yanımız dizboyu insan
    yağmurdan bile usanalım
    yağmurla sevişirken

    bende inanmaların çağı geçti
    sende sanki ilkbahar
    bizimkisi karşıtların birliği
    böyle sevgili olunur herhal

    nihilist bir otobiyografi
    buldum iç cebime astım
    ben de bir kelimeyim ölümün dağarcığında
    türkiye benim yurdum

    hiçlik'te buluşalım, öpüşürken göz kırpalım
    başağrısı çekelim üç gün üç gece
    yalnızlığın sularını bulandıralım
    görünmesin bir şey geride

    ben ki boynumda süpürgeler taşırım
    ardımdan gelenler ırgalamaz
    hiçlik'te buluşalım ve konuşmayalım
    dünyaya çarpan yürek onmaz

    hızla yaşadım genç ölmedim
    bir koşuymuş yaşam geç anladım
    otuzu geçiyorken saate baktım
    ben yanlız bir adamım tırnaklarım uzamaz

    beni kimseler sevmez...*
  • oğlum öyle yorulduysan dinlenmekle geçmez
    ulan böyle iyi değil yine de fark etmez
    kahve içip sohbet etmek işime gelmez
    senin bütün sikik güzelliğin hiç aklımı çelmez
  • hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların
    bir dakika bile çıkmıyorsun aklımdan
    koşar gibi yürüyüşün
    karanlıkta bir ışık gibi aydınlık gülüşün

    hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların
    uzak uzak yıldızlarla çevrilmiş kainatin
    karanlık boşluklarında akıp giderken zaman

    adımla nasıl berabersem öylece beraberiz
    seninle her saat seninle her dakika seninle her saniye
    gönlümüz mutluluğa inanmış olmanın gururuyla rahat
    koltuğumuzun altında birer dinamit gibi kellemiz
    ve sonra her zaman her ölümlüye
    aynı şartlar altında kısmet olmayan
    gerçekleri görmenin aydınlığı alınlarımızda

    hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların
    sen bana kalbim kadar elim kadar yakınsın
    (bkz: atilla ilhan)
  • "bir gece sabaha karşı en kilitli kapılarım açılacak,
    yalnızlığımdan çıkıp gideceğim.
    ne sensiz kalırsam korkusu ne kitaplarda altını çizdiklerim...
    ne alkol tutabilecek beni ne de ölüm telaşı.
    bir gece sabaha karşı..."

    (bkz: attila ilhan)
  • ...

    anılarda görünür, düşlerde görünmez insan
    düşlerde görünen anlamlardır
    özelliklerdir bir de belli belirsiz.
    ve
    insansız anı yoktur. var mıdır?
  • beklenen
    ne hasta bekler sabahı,
    ne taze ölüyü mezar.
    ne de şeytan, bir günahı,
    seni beklediğim kadar.

    geçti istemem gelmeni,
    yokluğunda buldum seni;
    bırak vehmimde gölgeni
    gelme, artık neye yarar?

    necip fazıl kısakürek
    ...
  • tanıdım seni

    seni yalnızlığından tanıdım
    kirpikleri kırık çocuk
    çiğneyip durduğun dudaklarından.
    gözlerin küllenmiş yangın yeriydi
    bir eylül göğünün bulut kümeleri
    donuk bakışlarında;
    hüznün nasıl da benziyordu
    benim ilk gençliğime

    ellerinden tanıdım seni
    yüreğinin yansısı tedirgin ellerinden.
    bir uzak boşluğa yağmur yağıyordu
    -anılardan anılara ince çizikler…-
    yüzün bir türkü sonrasının
    kederli dalgınlığında;
    güldün mü, ben mi yanıldım, bilemiyorum
    ağıt gibi bir alay dudak uçlarında
    gücenik duruşundan tanıdım seni.

    seni kendimden tanıdım çocuk;
    yüreği sürekli çiğnenen bir yol
    gövdesi acılardan acılara köprü…
    biraz öfke, biraz umut, çokça onur
    olan kendimden.
    eğildim öptüm yıkık alnından
    uzaktın, kıyamadım sessizliğine
    biraz daha dedim içimden, biraz daha;
    gün olur, onuru güzel çocuk
    acı da yakışır insanın yüreğine.

    (bkz: şükrü erbaş)
  • kendi olarak, sana gelen
    sana gereksinimi olmadan, seni isteyen
    sensiz de olabilecekken, senin ile olmayı seçen
    kendi olmasını, senin ile olmaya bağlayan
    o, işte...

    oruç aruoba
  • körse eğer gözün,
    aydınlığı gündüzün,
    karanlığı gecenin,
    senin için fark eder mi.
    kambur ise sırtın,
    kuş tüyünden olsa yatağın,
    sana rahat gelir mi.
    tıkır tıkır çarpsa kalbin,
    sevgi nedir bilmemişsin.
    hiçbir gönüle girmemişsin.
    sana canlı denir mi.
    sana insan denir mi.

    . . . ismail oral . . .
  • bir gece habersiz bize gel
    merdivenler gıcırdamasın.
    öyle yorgunum ki hiç sorma
    sen halimden anlarsın.
    sabahlara kadar oturup konuşalım
    kimse duymasın,
    mavi bir gökyüzümüz olsun, kanatlarımız
    dokunarak uçalım.
hesabın var mı? giriş yap