gone girl

• ilk eleştirilere göre eleştirmenlerden geçer not alan, aynı adlı gillian flynn romanından uyarlanan david fincher filmi. merakla bekliyoruz.
• arıza karakterler, arızalı ilişki tanımını hep filmlerde izlerdik. şimdi yine filmden dolayı gündeme geldi ama hayır, bestseller/mainstream/"hop popüler oldu bir anda filme uyarlandı" gibi bir hikaye olduğu için hafife alamayacağım bir roman.
  
  amerikan edebiyatını oldum olası severim, belki de bu kültüre olan ilgimden dolayı. beyaz türkler gibi biraz, o ruh halini severim aslında, kendilerini sorgulamaları, içinde binbir türlü farklı tür barındırmalarına rağmen, amerikan edebiyatı deyince de bir şekilde beyaz-erkek amerikan, günümüz batı dünyasının izdüşümü çıkar aslında karşımıza.
  
  ama burada kadın bir yazar var, belki yine erkek dünyasına hitap eden klişeler de var - spoiler vermek istemiyorum ama - arıza kadın - sorunlu kadın - zaten suçlu hep kadın - ... ama bir şekilde kitabı okurken, klişelerle başladığınız yolculukta, bambaşka bir bakış açısıyla bambaşka bir dünyaya sürükleniyorsunuz. aslında sorunlu olan kadın değildir, ona yüklenen roller de pek normal değildir ve temelinde ilişkiler problemli olabilir. ego, çocukluktan gelen problemler, aslında temelde kişinin karakter gelişiminde önemli bir role sahiptir. bir kısım insan bununla baş edebilir, bir kısmı baş edemez ve tamamen problemli bir ruh haline büründürür bu süreç insanı. sonunun neye varacağını hiç kimse bilemez çünkü hayat sürekli olarak evrilen, gelişen bir şeydir ve bu süreçte doğrularınız bile yanlışa dönüşebilir. aslında cat on a hot tin roof bir şekil. gillian flynn günümüz tennessee williams'ı olma yolunda adım atıyor bu romanıyla.
  
  nereden başladım nereye gittim bilemiyorum ama kadın-erkek ilişkileri o kadar siyah-beyaz değil ve insanlar da. aslında temelde amerikan ailesinin çöküşü, garip bir şekilde revolutionary road çağrışımı yaptı bende.
  
  seviyorum bu tür evli-mutlu-çocuklu klişesi dışına çıkan evlilik ve aile hikayelerini belki de. çünkü aile dediğin şey bir tek bu değil, ve ilişkilerin çok fazla grisi var sanılanın aksine.
• filmin müziklerini daha öncede olduğu gibi (bkz: trent reznor) ve (bkz: atticus ross) ikilisi hazırlıyor. hatırlayacağımız üzere daha önce (bkz: the social network) isimli filmin müziklerini hazırlamış ve ödül almıştı bu ikili.
  
  gone girl filminin müziklerini içeren soundtrack albümü de malum ortamlarda öncesinden yerini aldı.
• ikibuçuk saat boyunca insanı koltuğuna bağlayan fincher filmidir. türkiye’de 10 ekimde gösterime girecekmis bu yüzden spoiler vermek istemiyorum.kitabını okumadım ama yukarıda veronica marsta’nın yazdığı gibi film “ arıza kadın - sorunlu kadın - zaten suçlu hep kadın ”klişesinde.fincher bunu filmlerinde yapıyor. (örneğin the girl with the dragon tatoo filminde olduğu gibi.oysa orjinal isvec filminde kadın karakter cok farklıydı)
  gise hasılatı kıran tipik aksiyon filmlerinden sonra bu film izleyiciye iyi geliyor cünkü filmin başından sonuna dek nedenleri niçinleri kafanızda sorguluyor anlamaya çalışıyorsunuz bu yönden bakarsak başarılı film çıkarmış.
  minik not:filmin konusuyla ilgisi olmayan spoiler verebilirim
  .--- spoiler ---
  
  tüm oyuncular icinde en başarılı oyuncu sarı renkli sarman cinsi kedidir. film boyunca cool hareketleriylesevgimi kazandı.bence yılın oyuncu oskarına bu kedi aday olmalı.
  
  --- spoiler ---
• dram odaklı premise'e ^*sahip, bir yıldır beklediğim, meraklandırıcı film. david fincher'ın kitabın senaryosu için gillian flynn ile birlikte çalışmış olması, 61 milyon dolar bütçesi, bir haftada 13 milyon doları haklaması, oscar'lı müzik ikilisi, emily ratajkowski, neil patrick harris, tyler perry gibi iddialı bir kadro. beklentiler uzay, bakalım tren gibi çarpacak mı, ben mi trene çarpıcam.
• kitabini okumadigimdan dolayi karsilastirma yapamayacagim, ancak film kesinlikle muhtesem olmus. iki bucuk saatten fazla sure koltugumuza civilendik ve kipirdayamadik. nefes nefese, ara ara eglenceli, neredeyse kusursuz bir yapim.
• zodiac'tan beri garip bir döneme giren david fincher'ın yine o eski fincher olacağı günlerin açılış filmi olmasını beklemekteyim. hakkında hiçbir yorum okumadan, spoilerlardan kaça kaça izleyeceğim günü iple çekiyorum. çok kalmadı böyle yönetmenlerden çünkü.
• uzun zamandir boyle guzel gerilim filmi izlememistim. iyi geldi, sagol david!
  
  --- spoiler ---
  
  kanlar icinde neil patrick harris'in pipisini de gorduk bu vesileyle. o degil de ne guzel cinayet sahnesiydi o oyle!
  
  --- spoiler ---
• filmi izlerken ben ve yakın arkadaşlarımın aklına nedense ortak tek bir isim gelmiş.
  film çıkışı paylaştık ve bu isim eski sevgiliden başkası değildi.
  direkten dönmüşüz de haberimiz yokmuş be diego.
  
  işin esprisi bir yana izleyin bence.
  efsane bir film değil ama güzel film.
• 2014 senesinin bu dakikaya kadarki en güzel filmi. muhakkak seyredin!
  not: tabii ki bence