• levin bilgeliği, julyet düplikasyonu...keskin bir çığlık, uzaya fırlatılan...

    her şey bir yana; bugün karakterimin tüm zaaflarından, yaşamının kendince tüm zorluğundan, mesleğimden onca nefret ediyor olmamdan, yaşamı kendince ve kendimce sevimsizleştiren herşeyden, tamamını kabulle ve tolstoy üzerinden bulduğum özgürleşme yoludur bu, hayatımın her dakikası anlamla dolu geçecek çığlığı.

    evet, kendimi bundan sonra da pek çok açıdan yetersiz bulacağım, eşsiz saçmalıktaki huylarım yüzünden kendime kızacağım, yaşamımı gün be gün daha da yalnızlaştıracağım ama yine de bundan böyle başıma ne gelirse gelsin; "hayatımın her dakikası anlamla dolu geçecek."
  • ne zaman boş bir işle uğraşmaya başlasam kafama dank eden düşünce. daha gençsin, öğrenmen gereken tonla şey; üzerine düşünmen, yargıya varman gereken onca konu varken sen bu saçma sapan işlerle beynini uyuşturuyorsun. instagram'da dolaşmak, twitter'da gezinmek hatta ekşi sözlük'te dolaşmak bile... kendimi bu şekilde şartladığım günümün her anını değerlendirdiğim dönemlerdeyse sosyal hayattan koştuğum için yakın çevremden tepki alıyorum,. içten içe anlamlı bir hayat yaşadığımı hissetsem de bir süre sonra o da anlamsız gelmeye canımı sıkmaya başlıyor. evet ne boş vaktimde rahatım ne dolu vaktimde. ama yine de anlamlı geçen her saniyenin neticesinde biriktirdiğim kazanımları kullanınca çok büyük mutluluk yaşıyorum. ve gerçekten kendini geliştirmiş olma hissi süreç boyunca yaşadığın tüm zorluklara değiyor.
hesabın var mı? giriş yap