hazan
-
-
-
söz müzik sezen aksu, düzenlemesi aykut gürel olan adı bende saklı'dan. (bkz: kavaklar).
yoruldum alınmaktan kırılmaktan
yıllar yılı peşinde
kovuldum cennetten cehennemden
öldüm öldüm dirildim içimde
sen her su veren ele açan kolay çiçek
bende hazan, bende hüzün, dert bende
yetimim sensiz, yurtsuz yersiz
dilerim bensiz anlayacaksın
yetimim sensiz, yurtsuz yersiz
dilerim bensiz anlayacaksın
ölürüm yoluna
ölürüm yoluna sonum olacaksın
günâhın* boynuna*
onun koynuna ne zaman doyacaksın
ölürüm yoluna
ölürüm yoluna sonum olacaksın
günâhın boynuna
onun koynuna ne zaman doyacaksın*
(hepsi tekrarlanır.). -
(bkz: hazan mevsiminde ask)
-
dünyanın en güzel soyadı.
-
yoruldum alınmaktan, kırılmaktan yıllar yılı peşinde
kovuldum cennetten, cehennemden
öldüm öldüm dirildim içimde
diye başlar,
sen her su veren ele açan kolay çiçek
derken keskin bir sızıya sebep olur bu son derece zarif cümle, zira bir o kadar da ağır gelir inceden inceye demek istediği
bende hazan
bende hüzün
dert bende
yetimim sensiz, yurtsuz yersiz
dilerim bensiz anlayacaksın
oysa herkes bilir ki anlaşıldığı nadirdir, o umutla teselli eder insan sadece kendi kendini
ölürüm yoluna, sonum olacaksın
günahın boynuna
onun koynuna ne zaman doyacaksın
sezen aksuşarkısıdır. -
farsça sonbahar.
-
bekleyenin şarkısıdır bu.
(bir türlü dinmez içimdeki sızı..
her sabah uyandığımda; gözlerimi yeni doğan güne ilk açtığımda.. neden sen? neden önce, en önce...
ağzımda bir kan tadı her sabah.. gün boyu geçmez bir kekrelik, bir mide sancısı...
rutine bindirdiğim düşlerim.. her gece aynı rüyada, her gece aynı kabus... önce sen, saçların... her gece arkandan bağırışlarım ve her defasında bir kez olsun dönüp ardına bakmadan giden sen.. hep aynı rüya.. bıktım.. seni sevmekten değil ama.. öyle işte, yüreğim ağrıyor, öyle..)
"yoruldum; alınmaktan, kırılmaktan
yıllar yılı peşinde...
kovuldum cennetten cehennemden;
öldüm öldüm dirildim içimde...
sen her su veren ele açan kolay çiçek;
bende hazan, bende hüzün, dert bende....
yetimim sensiz, yurtsuz yersiz..
dilerim bensiz; anlayacaksın...
ölürüm yoluna,
ölürüm yoluna,
sonum olacaksın...
günahın boynuna;
onun koynuna ne zaman doyacaksın........
ölürüm yoluna,
ölürüm yoluna,
sonum olacaksın...
günahın boynuna;
onun koynuna ne zaman doyacaksın.............
(bitmiyor yangın.. içimdeki ateş dinmiyor.. herkesler bilir halbuki.. söyler herkesler.. "beni istemeyeni ben hiç istemem"... bal gibi bilirler aslında o iş hiç de öyle değildir.. neden bende değilsin, benim ve benimle? neden?
her geçen günle, içimden bir umut daha eksiliyor, güneye giden kuşlar gibi eksiliyor göğüm.. yoksun.. gelmiyorsun..
bugün bir çizik daha attım defterime; yine yoksun diye.. sayfalar doluyor, güneş siliyor her yeni günle karanlığı.. ama sen gelmiyorsun.. sessiz, hiçsiz, bilinçsiz bir boşluk gibi; kör gibi; sağır gibi yahut.. beni duymuyorsun.. duymuyorsun..
en sondayım.. hikayenin sonunda; sanki diğer bütün karaterler gitmiş de, bir ben kalmışım ve çıplakmışım gibi.. bir duvarın köşesine sinmiş, karakteri gözyaşlarından silinmiş, okunamaz hale gelmiş bir kadın karakterim..
başrol vermişler bana ama mutlu sonla bitmiyormuş bu hikaye.. boş sokaklarda, yağan yağmurun altında minik çakıl taşlarını tekmeleyip, esen rüzgara söven; gözyaşından kendine bir deniz yapıp o denizde boğulan kadın benim.. bilmiyorsun....
yoksun, gelmiyorsun...) -
sezen aksudan sonra bu sarkıyı* en güzel şekilde yorumlayan,naif ve herseyi hakedebilen ve her dinledigimde tuylerimi diken diken yapabilen zarif kişi.
http://www.youtube.com/watch?v=n5ssf9ubiqa -
dokuzuncu nesil çaylak.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap