• eger dogruysa, yani bu kolun cekilmesi kazaya sebep olmussa o kendini yoket butonunun orada ne isi var sormak isterim.
  • (bkz: olmayana ergi)
  • dikkatleri imdat freni üzerine çekmek isteyen yolcudur. kendisi amacına ulaşmış, bir kısım devlet büyüğünün töhmet altında kalmasını bu şekilde önlemiştir nitekim. ben fazla şüpheci biri olarak -ortalıkta hiç neden yokken (!)- kendisinin bir halk kahramanı olarak ortaya çıkış sebebini, bugünlerde tamer karadağlı'dan halkımıza bulaşan dürüstlük savaşı olarak nitelendirmek istiyorum aslında. hadi öyle nitelendirelim biz...

    şimdi ne olacağı sorusuna gelince: olay mahallinde yapılacak keşifle el freninin gerçekten çekilmiş olup olmadığı araştırılacak, düzenlenecek bilirkişi raporu ile yapılacak bu yöndeki tespit sonucunda, bir kısım devlet adamımız aklanacaktır. kabak bu yolcunun başında patlayacaktır. ama zaten patlatılmak istenen bir kabak olmasaydı, öne çıkan söz konusu yolcu kardeşimiz de şu an ortalıkta olmayacaktı. danışıklı dövüşen* bir kısım güruhun içinde yaşamanın sonucudur böyle yolculara sahip olmak velhasıl kelâm. birilerinin temize çıkması gerekiyorsa, bir kısım kabaklar birilerinin başında patlatılıverir, ne olacak ki? hem biz buna alışığız. nice töre cinayetinin sonunda cinayeti işlemediği halde suçu üstlenen bir yığın insan da bizim insanımız. ezcümle, bu yolcunun duyduğu vicdan azabı, bizlerin bildiği türden bir vicdan azabı. günah keçisi olmak için vicdan azabı çekmek gerek. hiç günahı olmayan bir keçi olunmasına rağmen günah keçisi ilân edilmek; hatta kendiliğinden ve gönüllü olarak "ben günahkar bir keçiyim" demek için ise türkiye'de yaşamak yeterli.
  • (bkz: tabi canım tabi bebeğim).
  • geçtiğimiz günlerde devrilen yakup kadri karaosmanoğlu adındaki hızlandırılmış trenin 2. vagonunda yolculuk ettiğini ve kazadan önce imdat frenini çektiğini, trenin hapiste olan yardımcı makinisti recep sönmez'in evini arayarak söyleyen kişi. vicdan azabı duyuyormuş...
  • haber ajansları tarafından yalanlanan ve yenisi ile değiştirilen haber..

    evet sayın seyirciler aldığımız son bilgiye göre binali yıldırımın ailesini arayan rocco siffredi kod adlı şahıs.. "üzgünüm ekipmanı raylara salmış dinlendiriyodum trenini geldiğini görmedim.. " beyanıtını verip telefonu kapatmıştır.. konuyla ilgili açıklama yapan binali yıldırım "hızlandırılmış tren projemizi yıllandırılmış rocco kardeşimiz sabote etmiştir.. dava kapanmıştır" açıklamasında bulunmuştur.

    (bkz: oeeh be kardeşim)
  • (bkz: gunah kecisi)
  • tam bilgi sahibi olmadan fikir yürütmek istemesem de, "ulan kim sallamışsa sıkı sallamış" tepkisi vermeme yol açan olaydır kendileri.

    öncelikli olarak imdat freni nedir ne değildir bunu irdeleyelim. malum, aynen kara taşıtları gibi demiryolu taşıtları da durdurulmak için fren denilen araçtan faydalanırlar. araba kullandığınızı düşünün, frenin bir derecelendirmesi vardır. fren pedalına az basarsanız daha az şiddetli bir fren yaparsınız, çok basarsanız ise fren kuvvetini arttırırsınız ve daha büyük bir yavaşlama ivmesi kazandırırsınız otomobile. uygulayabileceğiniz en büyük fren kuvveti ise, fren pedalına sonuna kadar bastığınızda tekerleklere uygulanan fren kuvvetidir. bu kuvveti ise 2 şekilde elde edersiniz: ya pedala yavaş yavaş basarsınız, ve uzun bir sürede sonuna dayarsınız. ya da birdenbire freni sonuna kadar dayarsınız. her iki seçenekte de uygulayacağınız fren kuvveti aynıdır. ama ikinci seçenekte, bu fren kuvvetine çok daha cabuk ulaşırsınız.

    imdat freni, demiryolcuların arasındaki teknik adıyla seri fren, birdenbire fren pedalına sonuna kadar basmakla eşdeğer bir hadisedir. trenlerin hava freni, trenin ana hava borusundaki havayı yavaş yavaş dışarı atmak suretiyle yaratılan bir pnömatik sinyalin bütün tren dizisi boyunca iletilmesiyle çalışır. seri frende ise, ana hava borusundaki hava aniden boşalır. ve bütün dizi maksimum frenlemeye geçer. ama aynı fren kuvvetini isterseniz normal frenle de elde edebilirsiniz. sadece, elde etmeniz daha uzun sürer. seri fren, makinistin önündeki fren kolunu seri fren konumuna getirmesiyle, yolculardan birinin imdat frenini çekmesiyle, lokomotifte bulunan seyir kontrol cihazlarının makinist hatası tespit edip seri fren komutu vermesiyle, ya da vagonlar arası hava bağlantı hortumlarının kopması ya da atmasıyla devreye girer. normal koşullarda, normal frenle de elde edilebilecek bir fren kuvveti sağladığı için treni kaydırmaması beklenir. nitekim, kendim yolcu olduğum trenlerde çeşitli sebeplerden defalarca seri fren uygulamasına tanık oldum. hiç birinde tren kaymadı, üstelik öyle trenin içini savaş alanına çevirecek bir ivme de göstermedi. bunlar filmlerde olan şeyler. tren, sakin sakin durur seri frende de. ama yol kaygansa bilemem tabii. trenin kayması da otomatikman raydan çıkma sebebi midir onu da bilmiyorum. fakat, her koşulda, makinist kendi iradesi dışında uygulanan seri freni, önündeki fren manometrelerinden ve trenin yavaşlamasından derhal farkeder, hemen önündeki fren kolunu seri fren konumuna alır, trenin cer gücünü keser ve trenin durmasını bekler. yani böyle bir şey olsaydı, makinistin bunu farketmemesi ve beyanlarında da bunu dile getirmemesi mümkün olmazdı. yani, bu hikaye çok da akla yakın görünmemekte.
  • durduk yere neden bu eylemi yaptığı bilinmeyen yolcu. (bkz: gereksiz kullanan cezalandırılacaktır)
    her işte bir hayır vardır en azından günah keçisi makinistler kurtulacaktır. hükümet pırıl pırıl olacaktır.**

    ayrıca alakasız olarak.
    (bkz: kara murat benim)
  • eğer doğruysa,
    helal olsun bize imdat freni çekilince devrilen tren de yapmışız.
    eğer sıkışsa,
    ulan çocuk mu kandırıyosunuz ?!?
hesabın var mı? giriş yap