• sözcü haberine göre tbmm, uyuşturucu ve madde bağımlılığı araştırma komisyonunda, din adamlarının meyhanelere gidip alkol bağımlıları ile görüşerek, içkinin zararlarını anlatması istenmiş.

    haber linki

    bakıldığı zaman basit bir haber gibi duruyor fakat bu haberi sözlüğe taşımamın nedeni şu;

    hayal edelim... güzel bir meyhane de arkadaşlarımızla içiyoruz. içeriye bir imam giriyor. selam veriyor masanıza ve oturuyor. başlıyor anlatmaya, içki şöyle günah, böyle zararlı içmeyin diye. sizin masanız gibi diğer masaları da geziyor ve çıkıyor.

    habere göre ''samimi'' gibi görünen bir şey olsa da bu aslında bir misyonerlik. iki kadeh zevki var insanların onu da ellerinden almaya, orada bile rahatsız etmeye çalışıyorlar.

    garip ülkeyiz gerçekten.

    edit: imla.
  • bunun ne olduğunu anlamak için bir de şu açıdan bakalım: bir yetmişliği kapıyoruz, camiye gidiyoruz, imamla ve hatta cemaatle oturuyoruz. namazın bitmesini müteakip, yahut madem imamlar muhabbeti sallamadan lök diye içeri dalsın isteniyor o halde namazın edasını falan beklemeden dalıyoruz ve hem içiyoruz hem de içmenin güzelliklerini anlatıyoruz.

    abartmamak kaydıyla, yani ölçülü tüketildiğinde, içkinin insanı nasıl güzelleştirdiğini, gerginliği aldığını, neşe verdiğini, yeri geldiğinde insanları kaynaştırdığını, günlük dertleri hafiflettiğini, hatta ve hatta akdeniz havzasında görüldüğü üzere hayat tarzı haline getirildiğinde ömrü uzattığını falan anlatıyoruz. oldu mu? bence az bile oldu.

    haberi okudum. adamın kafasında içki içmek demek ayyaş, sarhoş, günah demek. kimseye zararı olmayan, içki uğruna kafa kesmeyen, insan öldürmeyen, ona buna tebelleş olmayan, içkinin etiketinde yazmıyor nasılsa diye kendini koyverip çoluğa çocuğa hallenmeyen, içkiye karşı hükümetin giriştiği topyekün bir harekat var demek ki yasadışı masadışı her istediğimi yapabilirim (darü'l-harb) diye insanlığından çıkmayan, çalmadan çırpmadan kazandığından ayırdığı üç beş kuruşu felekten bir gece için ayıran insanların hayatına burnumu sokuyorum, ben nasıl bir belayım demiyor.

    sapına kadar hegemonik, sapına kadar ayrımcı, sapına kadar ötekileştiren, sapına kadar baskıcı, sapına kadar saçma sapan bir fikir. toplumu kendi olmasını istediği gibi şekillendirmek için böyle iyilik yapıyoruz kibri de üstüne dikilmiş bir tüy adeta. bu kafadaki tipleri toplasan bir adet düzgün insan oluşturamazsın ama beyzadeler kendi yarım akıllarının en iyisi olduğuna o kadar emin ki bulutların üstüne çıkmış yeryüzünü seyre dalıyor kendinlerince. oysa uyansalar, görecekleri tek manzara debelendiği çukurun içindeki çamur. fikirlere bak, baştan aşağı leşlik içeriyor. böyle atıp tutanların aslında ne yapmaya çalıştıklarını anlamalarını sağlamanın makul bir yolu yok. anlamıyorlar. anlayamıyorlar. fikirle falan olmuyor. ancak tecrübe ederlerse anlayabiliyorlar. o yüzden bunu yapacak adamın kafana göre evine dalacaksın, bayıltana kadar din, diyanet tartışacaksın. islam uydurma mı, değil mi? kitap tanrısal kelam mı, insan üretimi mi? din var mı, yok mu? ağlasın dursun zulüm de zulüm diye.
  • meyhanecinin ne günahı var şimdi, adamın mekanına gelen müşterisine niye el koymaya çalışıyorsun. illa alkol bağımlısı rehabilite edecem diyosan bu işi başka yerde yaparsın. hem din adamı ne anlatacak aga. alkol günahtır bitti gitti. başka ne diyecek yani. o meyhaneye gelen adam bilmiyor mu zeten içkinin dinen yasak olduğunu. imam artı olarak ne anlatacak yani.
  • "buyursunlar misafirim olsunlar." dediğim önerme. isterlerse benimle birlikte kadeh tokuştursunlar, isterlerse de fanta içsinler. bundan 11 yıl önce itü sözlük'te tanıştığım ilahiyat fakültesi öğrencisi bir arkadaşım vardı. gocunmazdı ve alkol alınan sofraya oturur, alkolsüz içeceğini tüketirdi. kimsenin yaşantısına karışmazdı ve 10 numara sohbeti vardı. zaman zaman beyin fırtınaları yapardık ve kimse kimseyi ikna edemezdi tabi ama birbirimize saygı duyarak o alkol alınan ortamdan uzaklaşırdık.

    bir başka örnek de bizim bir tanıdığın köyündeki imam. adam inançlı müslüman olmakla birlikte imamlığı sadece meslek olarak icra edip maaşını alıyordu. ibadetle falan arası da yoktu. hatta izin günleri cuma'ya denk geldiğinde cuma namazı bile kılmazdı. 2-3 haftada bir de şehre gelip en klas meyhanede zurna olmadan da köyüne dönmezdi.

    bir de annemin dayısı var. kendisi şu anda 80 küsür yaşında ve avusturya'da yaşıyor. annemin rahmetli babası ise alkolü severdi. bu annemin dayısı aynı zamanda hacı ve hafız. ağzına zinhar alkol koymaz. ama annemin babası yani eniştesi seviyor diye avusturya'dan her gelişinde ona likörlü çikolata ve viski getirirdi. yılbaşında alkol tüketilen masaya oturur ve yeni yılın herkese mutluluk getirmesi için dua ederdi.

    son örnek de babamın arkadaşı. o da hacıdır ve asla alkol almaz. ama alkol alan oğluna bira alması için harçlık verir. eğer onun masasına oturduysanız ne istiyorsanız içersiniz ve parasını da öder.

    işte bu klasmanda olan imamlar varsa buyursun gelsin masama otursun. ne istiyorsa onu içsin, yeter ki sohbet ehli olsun. sabaha kadar tartışalım hatta. saygılı olsun, canımı yesin.
  • peki din ve dindarlığın zararlarını anlatabilecek bir meslek var mı? ya da bu meslek varsa camilere gidip anlatabilecek mi aynı şekilde?

    mesela ben örnekleri vereyim;

    beyin yıkama
    allah dışında ki allah'ın yarattığı canlılara tapma
    cuma namazı 1. haktır gibi yanlış bir düşünceye kapılıp garaj girişlerini kapatmak veya her türlü kul hakkı yiyebileceğini sanmak
    namaz kılınca her türlü günahı işleyebileceğini sanmak vs... vs...
  • haftada 1 beraber rakı içmemizi kabul ederse ben de onun cemaatine katılır on numara namaz kılarım. son teklifim bu. anca bu şekilde onaylayacağım tekliftir.
  • altında yatan sebep şudur. imamların görev tanımı içerisine "meyhanelere giderek ve insanlara telkinde bulunmak" işi de eklenerek bunu bir kamu görevi haline getiriyorlar. böylece o döverim, kovarım diyen arkadaşların eli kolu bağlanıyor. zira müdahale ettiğiniz anda "kamu görevini engellemek" diye bir suçla karşı karşıya kalıyorsunuz. bu şekilde yaşam biçimine etki etmenin alt yapısı hazırlanıyor.
  • islama göre o ortamda bulunmak bile günah. ama islam2.0'a göre sıkıntı yok.
hesabın var mı? giriş yap