• olması gerekendir. inanmayanların da muaf olması gerekir.

    hayali varlıklara adanmış organizasyonlara para akıtmayı istesem gider marvel ya da dc comics ürünleri filan alırım, star trek*, warhammer 40k gibi hikayelere inanırım.
  • yakında gelmesini beklediğim vergi çeşididir. yarın bir gün "biz inananlar için dini adamlar, dini mekanlar tahsis ediyoruz; bunun da bir karşılığı, vergisi, olmalı." derlerse hiç şaşırmam.
  • kesinlikle olması gerekendir. devlet vergilerimizle diyanet işlerine, camilere, imamlara bütçe ayırıyor ama benim gibi camiye gitmeyen insanların cebinden parası boşuna alınmış oluyor. sonuçta ortada bizim gibilere sağlanan bir hizmet yok, neden vergilerimiz camilere gidiyor? ateistten, aleviden vergi alıp imam doyurmak ne kadar mantıklı bir hareket?
  • ülkemizde henüz varolmayan vergi. olmaması tuhaftır çünkü devlet on binlerce caminin yapımı, onarımı ve bakımı için harcanan parayı ağaçtan toplamıyor. senden benden alıyor. üstü örtülü bir şekilde zaten ödüyoruz yani.

    portekiz ve ispanya'da gönüllülük modeli işliyor mesela. varsa gönlün, ödüyorsun. bazı avrupa ülkelerinde zorunlu ama bir dine mensup olduğunuzu beyan etmeniz gerekiyor. italya gibi, vergiyi her türlü alan da var.

    mesela diyanete her yıl nasa'ya verilen bütçeyi vereceğimize, bu gönüllü usulü vergiyi yürürlülüğe koyalım ve bütçeyi toplanan vergi ile kısıtlayalım. vergiyi daha çok veren bölgeler hizmet dağılımında öncelikli olsun.

    diyanetin 2022 bütçesi 7 tane bakanlıktan daha yüksek. 16 milyar tl diyanete veriyoruz, 4 milyar tl turizm bakanlığına. fıkra bu kadar.
  • avrupa'da yaygın olan bir vergi türü.

    diyanet ile ilgili tartışmalar sürerken, türkiye'de "inanç vergisi getirilmesi" teklifi sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. kimileri teklifi desteklerken, kimileri de karşı çıktı. peki inanç vergisi başka hangi ülkelerde, hangi şartlarda uygulanıyor?

    yıllık gelir üzerinden hesaplanan inanç vergisi, özellikle avrupa'da oldukça yaygın. "kilise vergisi" olarak da adlandırılan vergi, ülkelerdeki dini kurumları finanse etmek için kullanıyor.

    bu ülkelerle sınırlı olmamak üzere almanya, avusturya, danimarka, finlandiya, isveç, italya, izlanda ve isviçre'nin bazı kantonlarında halktan zorunlu kilise vergisi alınıyor. ispanya ve portekiz gibi ülkelerde ise isteğe bağlı kilise vergisi ödenebiliyor.

    herkes mi ödemek zorunda?

    vergi uygulamasının şartları ülkeden ülkeye değişiklik gösteriyor ama inanç vergisinin bulunduğu çoğu ülkede resmi bir dini kuruma mensup olduğunu beyan edenlerin vergiyi ödemesi zorunlu.

    örneğin almanya'da devlet tarafından tanınan dini kurumlardan birisine üye olduğunuzu açıklarsanız, gelirinizden o kuruma aktarılmak üzere vergi alınıyor. ülkedeki müslümanlardan henüz vergi alınmıyor ama "camilerin bağımsız olması" için kilise vergisi benzeri bir uygulamanın getirilmesi tartışılıyor.

    avusturya, danimarka, finlandiya gibi ülkelerde de almanya gibi sadece bazı dini kurumlara üye olduğunuzu açıkladığınız durumda gelirinizden zorunlu kilise vergisi alınıyor.

    italya'da "binde sekiz" uygulaması
    diğer yandan italya'da "binde sekiz" (otto per mille) ismindeki vergi ise herhangi bir kiliseye üye olsun veya olmasın, italya'da gelir elde eden herkesten toplanıyor. bu vergi, ismindeki gibi gelirin binde sekizini oluşturuyor. ancak italyanlar verginin nereye gideceğine karar verebiliyor.

    yasalar tarafından belirlenen dini kurumlardan birini seçmeyenler ise, bu vergiyi yine devlet destekli sosyal sorumluluk projelerine aktarabiliyor.

    ülkede çok sayıda hristiyan, yahudi, budist ve hindu kurum bu vergiden faydalanabilse de müslümanlar için bir seçenek bulunmuyor.

    izlanda'da herkesten toplanan kilise vergisi, kişilerin beyan ettiği dinlere göre kurumlara dağıtılıyor. din beyan etmeyen kişilerden alınan vergiler ise hazineye aktarılıyor.

    portekiz ve ispanya'daki gönüllülük sistemi
    yukarıdaki örneklerin aksine ispanya ve portekiz'de bir dini kuruma bağlı olduğunu açıklayanların inanç vergisi ödeme zorunluluğu bulunmuyor.

    bu ülkelerde vergi beyannamesi sırasında gelirin belli bir oranı, dini kurumlara veya sosyal sorumluluk projelerine bağışlanabiliyor. ancak vergiyi ödemeyenler herhangi bir haktan mahrum olmuyor.

    ne kadar ödeniyor?
    ödenen inanç vergisi miktarı ülkeden ülkeye değişiklik gösteriyor. bazı ülkelerdeki toplam vergiye tabi gelir üzerinden hesaplananlar oranlar şöyle:

    avusturya: yaklaşık yüzde 1
    danimarka: yaklaşık yüzde 0,87
    finlandiya: yüzde 1 ila 2
    isveç: yüzde 0,8 ila 1,5
    italya: yüzde 0,8
    bazı ülkelerde ise inanç vergisi, verilen toplam vergi üzerinden hesaplanıyor. bunlar:

    almanya: yüzde 8 veya 9
    isviçre: kantona ve kuruma göre değişken, yüzde 20'ye kadar çıkabiliyor
    ispanya: yüzde 0,7 (isteğe bağlı)
    portekiz: yüzde 0,5 (isteğe bağlı)
    izlanda'da ise herkesten sabit bir meblağ toplanıyor. 2018'deki vergi miktarı 931 krondu (yaklaşık 44 tl).

    vergi ödemeyenler neden mahrum kalıyor?
    herhangi bir dini kuruma bağlı olmadığını açıklayıp inanç vergisini ödemeyen kişiler, yine de ibadet yerlerinden faydalanabiliyor. örneğin almanya'da vergi vermeyen birisinin kilisedeki ayine katılmasında bir engel bulunmuyor.

    ancak ülkelere göre kilise vergisi ödemeyenler bazı dini seremonilerden faydalanamayabiliyor. örneğin kilisede düğün yapamıyor veya çocuğunu vaftiz ettiremiyor.

    inanç vergisinin olduğu ülkeler daha mı dindar?
    pew research araştırma şirketinin avrupa'da inanç vergisi olan ve olmayan toplam 15 ülkede yaptığı bir anket, vergi uygulaması ile halkın dindarlığı arasında bir ilişki olmadığını ortaya koyuyor.

    verginin olmadığı irlanda'da ve verginin olduğu avusturya'da halkın yüzde 80'ini hristiyan olduğunu beyan ederken, irlanda'da kiliseye gidenlerin oranı yüzde 37, avusturya'da ise yüzde 30 olarak çıkıyor.

    diğer ülkelerdeki sonuçlarla da benzer karşılaştırmalar yapılabiliyor.

    kaynak euronews
  • almanya'da ne güzel sadece isteyen kilise vergisi ödüyor. kağıt üstünde mükemmel değil mi? benim vergilerimle diyanet işleri başkanı zırhlı mercedes'e binmemiş olacak vs. ama kazın ayağı türkiye gibi ülkelerde böyle değil.

    halkta bilinç olmadan diyanet işlerine bağımsız bir gelir kaynağı ve bütçe sunarsan hemen boyundan büyük işlere girişir. öncelikle klasik bir anadolu insanina vergiye alternatif, %100'ü camiye dine gidecek bir model sunarsanız diyanet para basar. daha önemlisi bu paranın nasıl harcadığına da seküler kesim olarak müdahale edemezsin. isteyen veriyor kardeşim. sana giren çıkan ne hoop derler.

    önce "camilerden ayakkabı vs. çalmasınlar" diye "güvenlik görevlisi" çalıştırmaya başlar. sonra bu güvenlik görevlileri "mahallenin de güvenlik ve huzurunu sağlasın" denir. bir bakmışsınız adamların elinde önce cop, sonra silah olmuş. parkta öpüşen çiftleri ayırıp zorla alıkoyup camiye götürüp orada 5 saat zina haramdır vs. vs. diye vaaz da dinletir. sonra bir bakmışsınız hoop iran olmuşuz.

    böyle iyi. en azından zırhlı sadece makam arabası, arada kılıçlı şov, falan filan vs. vs.
  • camileri kullananlardan alınması gereken vergidir.
    nasıl ki kilise vergisi varsa öyle olmalıdır ;
    kilise vergisi, din işleri için kilise üyelerinden toplanan vergilere denir. bu uygulama almanya, danimarka ve italya gibi ülkelerde görülmektedir. bu verginin amacı kilise için yapılan harcamanın adil olmasını sağlamak ve kiliseden yararlanmayan kişilerden vergi almamaktır.
  • inanmayanların naif duygularla muaf tutulacağını sandığı vergi türü. öyle bir durumda en az vergi müslümanlardan alınır. müslüman olmayan ama tanrıya inanan dinlere inananlardan bir tık daha fazla alınır. tanrıya inanmayanlardansa en yüksek düzeyde alınır.

    inanç vergisi tablosu (6 aylık):
    müslüman: 118 tl
    hıristiyan: 193 tl
    musevi: 203 tl
    budist: 312 tl
    taocu: 388 tl
    ateist: 485 tl

    ha sonra vergi affı gelir, ödeyen düzgün vatandaş cezasını çeker.
  • zaten hali hazırda alınandır.vergilerden diyanet’e para gidiyor mu, gidiyor. o zaman biz zaten veriyoruz bu vergiyi. asıl korkman gereken inanmama vergisi. henüz bunu akıllarına getirmediler.
hesabın var mı? giriş yap